"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Bir yolculuktur salâvat

Nurenda Yaşar Coşkun
25 Nisan 2020, Cumartesi

Söylediklerinize dikkat edin; düşüncelerinize dönüşür…

Düşüncelerinize dikkat edin; duygularınıza dönüşür…

Duygularınıza dikkat edin; davranışlarınıza dönüşür…

Davranışlarınıza dikkat edin; alışkanlıklarınıza dönüşür…

Alışkanlıklarınıza dikkat edin; değerlerinize dönüşür…

Değerlerinize dikkat edin; karakterinize dönüşür…

Karakterinize dikkat edin; kaderinize dönüşür…

MAHATMA GANDHİ

İnsan, dilinden her çıkanın, kendisinin ayrılmaz bir parçasına dönüşebileceğinin farkına varsaydı şüphesiz ki kolayca konuşamazdı. Dil karakterin harcıdır. Aslında tam tersi mantıklı gibi gelirken, yani karakterin dile etki etmesi beklenirken, dilin karaktere etki etmesi düşündürücüdür.

Ağızdan çıkan her bir söz bir süre sonra düşüncelere etki etmektedir. Bir cümleyi ya da bir kelimeyi ne kadar çok dışarı vurursak bir süre sonra o cümle ya da kelime, içimizde daha kalıcı bir şekilde yerleşmektedir. İnsan dili vasıtasıyla düşüncelerini, belli noktalara odaklar. Ağızdan çıkan olumsuzsa olumsuz düşüncelere, olumlu ise olumlu düşüncelere ve ruh haline kendini şartlar.

Sürekli olumsuz konuşan bir insan, söyledikleriyle negatif bir kişilik inşa eder aslında. Her ağza gelen olumsuz cümleyi dillendirmek, o söyleneni kalıcı hale getirir. Çünkü âlem-i şahadete çıkan cümle artık sadece bize ait değildir. Söylediğimiz cümleyi kendi kulağımız ile de duymuş olmak ve kulağımızdan kalbe giden yolu kullanmış olmak olumsuz cümleyi içimize iyice yerleştirir. Dahası dış âleme çıkan cümlelere, şeytanlar da şahit olur, kişi kendiyle ilgili şeytanlara bilgi vermiş olur ve şeytanların vesveseleri için zemin hazırlar.

Olumlu konuşmalar için de durum aynıdır. Bundandır ki zikir ve Cenab-ı Hakk’ı tesbih, insanı, huzura erdirir. İç ve dış âlemi temizler. Bakış açısını düzeltir.

Güzel bir karakter inşaası için belki de üzerinde durulması gereken en önemli cümle salâvattır.

Bediüzzaman; “Öyle ise, sen, salâvatı kendine o Rahmeten lil Âlemine ulaşmak için vesile yap ve o zatı da Rahmet-i Rahmana vesile ittihaz et.” 1 cümlesi ile aslında bir kale olarak tarif ettiği, Sünnet-i Seniyye sırrına ermenin belki de en mühim yolunun salâvat olduğunu vurgulamaktadır. Çünkü dildeki salâvat, bir süre sonra, iç âlemi Resulullah’ın (asm)  nuruyla kuşatacak ve insanda Sünnet-i Seniyye şuuruna zemin hazırlayacaktır. Dilden karaktere giden bir yolculuktur salâvat. Âlem-i şehadete çıkan salât ve selâm bizi bu dünyada Sünnet-i Seniyyenin sarsılmaz kalesine, öbür dünyada Resul-ü Ekrem’in (asm) şefaatine ulaştıracaktır.

Dilimiz, karakterimizin şekillenmesi için ilk ve en önemli basamaktır. Bizim için en güzel yaşayış biçimi Sünnet-i Seniyye olduğu için bu hayat tarzına ulaşmanın da ilk basamağı olan salâvatı kendimizde yerleştirmemiz büyük önem arz ediyor.

Ramazan-ı Şerifi, salâvat-ı mübarekeye vesile etme duâsı ile.

Dipnot:

1- 14. Lem’a.

Okunma Sayısı: 2963
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
    (*)

    Namaz Vakitleri

    • İmsak

    • Güneş

    • Öğle

    • İkindi

    • Akşam

    • Yatsı