Malûmunuz, çok yoğun bir gündemimiz var. Dış politikada dünya kadar mesele bizi meşgul ediyor. Füzeler, uçaklar birbirine girmiş durumda. Bir ülkeden birini alırsın, başka bir ülke darılır konuşmaz. Hayır, ülkeler konuşsa sistemler birbirine küser. Doğalgaz-petrol ararsın, cümle âlem karışır işe. Ambargolar, kınamalar havada uçuşur. Güvenli bölge olacak mı, olmayacak mı, sınır ötesi harekât yapacak mıyız, yapmayacak mıyız...
İç tarafta enflasyon, faiz, işsizlik, döviz ve borsasıyla ekonomi bir taraftan alarm zilleri çalıyor. Birini düşürürsün diğerleri yükselir. Başkasını yükseltirsin hepsi birden düşer, bir türlü ayar tutmazlar. Hapishaneler dolmuş, yargı reform ister. İnşaatçılar, sanayiciler teşvik bekler. Düne kadar muhacir olan Suriyeli kardeşlerimiz bir gecede kaçak göçmenler olmuş...
Velhasıl, dünya kadar dert başımızdayken, arkadaşlar bir vatandaşın sorusu olduğunu söyledi. Vatandaşın sorusu ne biliyor musunuz? “Menemende soğan olur mu, olmaz mı?” Soruyu ciddiyetsiz bulanlar oldu, ama bence çok önemli. O yüzden cevap veriyorum: Bir ülkede soğanlar, soyanlar kadar cesur olmadıkça o ülkede kurtuluş olmaz, yani soğansız menemen olmaz!