Demokrat Parti (DP) Genel Başkanı Gültekin Uysal, “Altılı masada bulunan siyasi partilerin herkesin hukukundan emin olduğu, eşit fırsatlara sahip olduğu bir Türkiye’yi kurmak ve işleyen bir hukuk düzeni, işleyen bir demokrasi ile taçlandırmak önceliği var” diye konuştu. Türkiye’nin bir erken seçime ihtiyacı olduğunu belirten Uysal, “AKP’yi kurtaracak bir demokratik formül yok. Ben erken seçim isterim” dedi. Gelinen noktada meselenin sadece iktidar değişimi olmadığını vurgulayan Uysal, Karar Tv’deki programda, “Türkiye kişiselleştirilmiş bir kişinin karar verdiği, kurumsal derinliğin sıfırlandığı bir noktaya geldi. Önümüzde bir siyasal süreç var. Elbette burada aday olacak kişiler siyasetin dışından birtakım isimlerin olabileceğini düşünmüyorum. Siyasi sorumluluğu olan bir profil olmalı. Sayın Erdoğan kuvvetli bir siyasi aktör. Ona alternatif daha kuvvetli biri olmalı. İktidara karşı işbirliği çerçevesinde ön yargılar var. Ben ön yargılarımız konusunda önemli bir mesafe aldığımızı düşünüyorum. Türkiye’de mağdur olmamış hiçbir siyasi kesim yok” şeklinde konuştu. 

DEMOKRASİ “İKTİDARIN KAVGASIZ DÖVÜŞSÜZ EL DEĞİŞTİRMESİ”DİR

Türk demokrasisinin bir büyük sınavla karşı karşıya olduğunu ifade den Gültekin Uysal, “Sayın Erdoğan çok uzun süredir demokrasinin temel tarifi biraz evvel söylediğimiz kavgası, dövüşü, iktidarın el değiştirmesi... Demokratik dönüşümün yapısal olarak önündeki barajı bilinçli bir şekilde yükseltmek adına çok inişli tercihleri var. Demokratik rejimin bu kabiliyetini engelleyebilmek, kendi iktidarını sürdürmek adına ben bu süreç içerisinde her bir figürün toplumsal olgunluğumuza, çünkü çok yaralarımız var kabuk bağlamış yaralarımız var. Biz bu kabuk bağlamış yaraları deşerek değil yeni bir mutabakat zeminini, ben zaman zaman ifade etmeye çalışıyorum yani milli güvenlik şemsiyemiz demokrasi, hukuk ve laikliktir” dedi.

SİYASALLAŞMIŞ HUKUK KARARLARININ HESABINI SORACAĞIZ

Uysal, Türkiye’nin uzun süredir kamu kaynaklarının yağmalandığı hem öncelik sıralamaları ile yarını da ipotek altında olan bir tercihlerle karşı karşıya olduğunu belirterek, “Açık yüreklilikle ifade ediyorum. Adalet ve Kalkınma Partisi bir parti olma hüviyetini çok uzun süredir terk etti. Önce bir kişinin ‘fun clubı’ olmuş sonrasında da yerel ilçesinden, iline, genel merkezine uzanan kamu kaynaklarının sistematik bir şekilde nasıl yağmalarız bir görüntü var. Bunu hiç kimse yadsıyamaz. Bunu ifade ediyorum başta bu süreçler olmak üzere hukukun dışına çıkmış yani geçmişte sistematik olarak 10 yıldır Demokrat Parti olarak biz bu iktidarın siyasallaşmış hukukunun aldığı kararların hesabını sormak istiyoruz. Vurgunumuzun temeli budur. Bu söylemimde suç işlemiş insanların dışında bir kimsenin endişe duymasına gerek yok” diye konuştu.

Geçici, kısa vadeli çözüm

Yeni açıklanan asgari ücretle ilgili, Türkiye’nin arka arkaya yapısal olarak yanlış kararlarla bu noktaya geldiğini söyleyen Uysal, “Bugün yoksulluk sınırının altında açıklanan bir rakam 5 bin 500 TL. Yaşanan yoksullaşmayı telafi etmek noktasında öyle bir karar aldılar. Bunlar geçici, kısa vadeli çözümler. Belki problemin sıcaklığını ayırt edebileceğiniz birtakım iyileştirmeler olabilir ama Türkiye’nin çok daha yapısal, çok derinden bir problemi var o da ekonomi gibi görünse de aslında daha büyük bir demokrasi problemi” diye konuştu.

RECEP GÖREN - ANKARA