CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, “Aşağıdan sayıyorsun Ekrem İmamoğlu, yukardan sayıyorsun Ekrem İmamoğlu, sağdan sayıyorsun Ekrem İmamoğlu, soldan sayıyorsun Ekrem İmamoğlu. Karar? Karar yok. ‘Bakıyoruz.’ Neye bakıyorsun? Adalet talep ediyoruz” dedi.
Seçimlerin üzerinden bir aydan fazla süre geçtiğini anımsatan Kılıçdaroğlu, “Bütün seçimler sonuçlandı, İstanbul seçimleri sonuçlanmıyor, neden?” diye sordu. YSK farklı yerler için yapılan itirazları kısa sürede sonuçlandırırken İstanbul’a gelince bir türlü kararın çıkmadığını belirten Kılıçdaroğlu, şöyle devam etti; “Neden çıkmıyor, hangi gerekçeyle çıkmıyor? YSK’ye seslenmek isterim. Siz dediniz ki ‘Bütün geçersiz oyları sayacağız.’ Eyvallah. 39 ilçede bilmem kaç sandıkta bütün geçersiz oylar sayıldı. Sonuç değişti mi? Değişmedi. Yetmedi 6 ilçede bütün oylar sayıldı günlerce. Sonuç değişti mi? Devletin gücünü arkasına almış sahte delil üretiyorlar, devletin gücünü arkasına almış seçimi iptal ettirmek için her türlü kumpası, tezgâhı hazırlıyorlar.” YSK’nin “Her gelen şikayeti dinleyeceğim” dediğini aktaran Kılıçdaroğlu, “Bu şikayetlerin sonu bitmezse ne olacak? Şu gün sonuçlanacak, bugün sonuçlanacak. İstanbul seçimleri, bir İstanbul seçimi olmaktan çıkmıştır. İstanbul seçimleri bir demokrasi tercihi noktasına gelmiştir. Ya demokrasiden yana ya demokrasi dışı bir uygulama olacak” diye konuştu.
YSK baskıya boyun eğmemeli
YSK üyelerinin “yasaları ben tanımam” demeye hakkı olmadığı belirten Kılıçdaroğlu, şu görüşleri dile getirdi; “YSK, seçimde kaybedenlerin devletin gücünü kullanarak ürettikleri yasa dışı delilleri elinin tersiyle itmek zorundadır. YSK iktidar sahiplerinin YSK üzerinde kurdukları baskılara boyun eğmemek zorundadır. Eğer YSK egemenlerin yaptığı baskıya boyun eğerse orası YSK olmaktan çıkar, güçlülerin talebini yerine getiren bir organa dönüşmüş olur. YSK, ‘demokrasi değil, seçimsiz bir Türkiye istiyoruz’ talebini reddetmek zorundadır. Bu anlayışı elinin tersiyle itmek zorundadır. YSK üyeleri, üstünlerin hukukunu değil, hukukun üstünlüğünü savunmak zorundadır. Haklının, adalet isteyen, hukukun üstünlüğünü talep eden kişilerin ya da kurumların yanında durmak zorundadır. İktidar sahiplerince demokrasiye karşı kurulan kumpası YSK reddetmelidir. Biz bunu bekliyoruz. Yoksa birileri talep edecek, içerden birileri AK Parti ile görüşecek ‘şikâyetlerinizi şöyle yapın’ diye, karşılıklı bir kumpas demokrasiye yapılmış kumpastır.”
AA