Çocuklar için en önemli konulardan birisi de onlara iş yapabilme, bir çalışmayı başlatabilme, anne, baba veya kendisinin arzuladığı bir fiili-çalışmayı-beceriyi sergileyebilme alışkanlıklarını kazandırabilmektir.
Bu konuda ilk adım annelere düşüyor. Kendilerine olan bağlılıklarını, çocuklarının yararına müsbet bir şekilde değerlendirebilmelidirler. Çocuktaki bu fıtrî bağlılık her zaman anne ve babayı taklit etme noktasından zorlar.
Annesinden ayrılan çocuk ağlar. Ama sonra ağlamamayı öğrenir. Eğer istedikleri oluyorsa… İşte burada eğitim devreye girmelidir.
Biz de onun istedikleriyle beraber kendisi hakkında istediklerimizi öğretme yoluna girmeliyiz.
En küçük, ama en büyük bir örnek verirsek: Çocuk ağlıyor, acıktı. Ama onun yiyeceğini verirken “Bismillah” demeyi, bismillah diyerek gayet rahat bir şekilde ona öğretebilir. Çocuk bilir ki; “Bismillah” en az yemek kadar ve ağlaması kadar önemlidir. Öğrenmesi, yapması, taklit etmesi ve söylemesi de bu konuda dikkatle takip edilebilmelidir.
Esasında çocuklarda çekingenlik ve ilgisizlik de bu tarz eğitimlerle ortaya çıkmadan önlenebilir. Çocukların oyuncak seçimi de bu noktadan değerlendirilmeli ve zekâ geliştirici oyuncaklar tercih edilmelidir. Çocuğa yalnız boş vakit geçirtmek için değil de ona hayatı boyunca lâzım olacak bilgi ve becerilerle hal ve hareketlerin kazandırılmasında da çocukların oyun ve oyuncakları daima vesile kılınmalıdır.
Çocuğun yalnızlığa iletilmesinin yolu da onun sadece kendi izlenimleri ve takibiyle birşeyleri öğrenmesini beklememekte aranmalıdır. Anne-baba, eğitimciler çocuğu müsbete, iyiye, güzele, doğruya doğru yöneltmek ve eğitmek için bir plan, proje ve hazırlık içinde olmalıdırlar.
Güvensiz, huysuz, hareketsiz ve hatta saldırgan birer çocuk istemiyorsak. Eğitimin bütün faktörleri olarak zamanında/vaktinde ve birlikte, beraber çocuğun öğrenmesi lâzım gelen herşeyin eğitim ve öğretimi için çalışabilmeli, katkı sağlayabilmeli ve sahip çıkarak müsbet ve faydalı, iyi, güzel neticeleri alabilmeliyiz.
Çocuğun şunu iyice bilmesi için bu tarz bir eğitim de lâzımdır; çocuklar kendilerinden ne beklendiğini, neyin yapılması, neyin öğrenilmesi gerektiğinin farkına vardırılmalıdırlar.