"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Eğer hürriyet istiyorsak...

Rifat OKYAY
17 Mayıs 2019, Cuma 01:40
İyi niyetimiz, iyi bakışımız, iyiyi isteyişimiz inşallah daima iyiyi netice verir ve iyilikleri hedefler.

Bazı kavramlar var ki nereye çekersen oraya yapışır, o çektiğin yer ve fikir gibi olur.

İşte bunların en çok yanlışlık ve kast-ı mahsusla kendi manalarından başka manalar için kullanılanları; hürriyet, adalet, haklar, hukukun üstünlüğü, insanlıkla alâkalı umumî haklar…

Cumhuriyet idarelerinde genellikle demokrasi manasında ve ismi altında bu kavramların isimleri geçmekle, tatbik ediliyormuş gibi görünmekle beraber; özellikle de İslâm ülkelerinde sadece ve sadece isim ve resimden ibaret kalmaktadır.

Şeraiatın ruhundaki hürriyeti, hakkı-hukuku, adaleti, insan haklarını tatbik noktasından maalesef atı bizden fersah fersah ileride iken Müslüman memleketleri çok gerilerdedir. Belki de husûsen geri bırakılmışlardır… Haddizatında hürriyet, adalet, hukukun üstünlüğü, insan hakları ve demokrasinin ruhu şeriattadır. Bu konulardaki uygulamadaki yanlışlıklar ve yanlış tarif ve tefsirler demokrasiyi İslâmiyete aykırı zannetmemize sebep olmamalıdır.

Geçmişte nasıl ki ırkçı, kavmiyetçi ve tek adamlılık idarecilerden; İslâmiyet hakikatındaki şer’i hürriyetlerin toplum hayatında uygulanmasıyla vazgeçilmiş ve muvaffakiyetli hür idare ve idarecilerle huzurlu devletlerin milletleri olmuştur. Yine muvaffak olunsa yine huzur, güven hak ve hukukun üstün olduğu idareler ve uygulanan halklar olabilir.

Yaşadığımız dünyada hakkın, hukukun, barışın, adaletin ve insan haklarının hayat bulabilmesi için Asr-ı Saadetteki gibi fertten topluma doğru giden bir yol takip edilebilmelidir. Coğrafî fetihler ve fizikî güç hâkimiyetleri, idareleri ve dönemleri demokrasi adına artık geride kalmıştır.

Kişiler imanın bir şubesi manasında hürriyeti anlayıp hayatlarında tatbik edebilmelidirler. Böyle bir hürriyet ortamındaki adaletin ön şartı suçun ve cezanın kanunîliği ve şahsîliği ilkesidir. Gerçek hukuk devleti ve demokrasi için yargının yürütmeden bağımsız olması şarttır.

Ne zaman, nerede olursa olsun dünyanın her yerinde hürriyetin ihlâli; insanları “Abdullah” olmaktan uzaklaştırıyorsa yanlıştır, yanlış giden birşeyler vardır, yanlışlık üzerinde de gidilmemelidir. Böyle vakitlerde ve uygulamalarda hukuk ihlâllerinin olması kaçınılmaz olur.

Kuvvetli bir imanın bize kazandırdığı şer’î bir hürriyet ile bizler nefsimize, ailemize, akrabalarımıza, yakın dost ve ahbaplarımıza, yaşadığımız yakın ve uzak çevreye ve de topyekûn milletimize karşı; daima Allah’ın bize emrettiği, hürriyet, adalet ve hukukun üstünlüğü noktalarından muamelelerde bulunabilmeliyiz. Yoksa hem nefsimize hem de başkalarına zulüm  ve adaletsizlik kaçınılmaz olur.

Okunma Sayısı: 1180
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
    (*)

    Namaz Vakitleri

    • İmsak

    • Güneş

    • Öğle

    • İkindi

    • Akşam

    • Yatsı