Lem'alar - page 1125

Lem’aLar | 1125 |
ş
aHıSB
ilgileri
- a -
aBDULLaH ÇaVUŞ:
Asıl ismi Abdullah Yavaşer'dir. İsparta'nın Eğirdir ilçesine bağlı Barla beldesinden
olan bu zat, askerliğini çavuş rütbesi ile yaptığından "Abdullah Çavuş" olarak tanınmaktadır.
Bediüzzaman Hazretlerinin sadık talebelerinden ve hizmetkârlarından olan Abdullah Çavuş, Denizli
Hapishanesinde Üstad Hazretleriyle birlikte bulunmuştu. Bu mahkeme beraatle neticelenmiş ve diğer
arkadaşlarıyla birlikte tahliye olmuşlardı. Abdullah Yavaşer, 1960 senesinde Hakkın rahmetine
kavuşmuştur.
aBDULLaH İBN ömer (613-692):
Kısaca Ebu Abdurrahman olarak bilinmekle beraber künyesi, Ebu
Abdurrahman Abdullah bin Ömer bin Hattab el-Kureşi el-Adevi'dir. Hazreti Ömer'in (
RA
) büyük oğlu ve
Peygamber Efendimizin (
ASM
) hanımı Hz. Hafsa'nın kardeşi olan Abdullah, 613 yılında Mekke'de doğdu.
Babasıyla birlikte Müslüman oldu. Çok küçük olmasına rağmen Bedir ve Uhud savaşlarına katılmak
istedi fakat Peygamberimiz tarafından izin verilmedi. Hendek Savaşına on beş yaşında katıldı. Bilâhare,
Hayber seferi, Mekke'nin fethi, Huneyn seferi, Suriye ve Irak'ın fethi, Yermük Savaşı, Nihavend Savaşı,
Mısır'ın fethi ve Hz. Eyyüb el-Ensari'nin de aralarında bulunduğu İstanbul seferine katıldı. İslâm tarihinde
müstesna bir yeri olan Hz. Abdullah, her hal ve hareketinde Peygamber Efendimizi (
ASM
) örnek almıştır.
Servet bakımından sahabilerin ileri gelenlerinden olup yoksullara daima yardım etmiştir. Yöneticilerin
kendisine gönderdiği armağanları kabul etmekle beraber aynı gününde fakirlere vermiştir. Büyük bir
tevazu sahibi olup israfa asla yönelmediği gibi iktisat konusuna titizlik göstermiştir. Çoğu zaman
sırtındaki kaftanını çıkararak gördüğü fakire vermiştir.
aBDUrraHmaN:
Yirmi altı yaşında vefat eden Abdurrahman, Bediüzzaman Hazretlerinin ağabeyi
Molla Abdullah'ın oğludur. Onun bu kadar genç yaşta vefatı Bediüzzaman'ı çok üzmüştür. O kadar ki,
Bediüzzaman onu unutamadığını risalelerde ifade etmiştir. Sonraki bazı talebelerini (Zübeyir Gündüzalp,
Hulûsi Yahyagil gibi) onun ismi ile de yad ederek anmıştır: ikinci Abdurrahman gibi... Bediüzzaman
Hazretleri onu, "manevî evlât" sıfatı ile yad etmiş, cesaret ve zekâvetini övmüştür. Ayrıca Risale-i
Nur'da ondan, diğer üstün vasıflarını da sayarak bahsetmiştir. Bu bahisler, özellikle Yirmi Altıncı
Lem'a'nın On İkinci Ricasında yer almaktadır. Bediüzzaman Hazretleri ile yeğeni Abdurranman
arasındaki ilişki bu bölümde ayrıntılı bir şekilde anlatılmaktadır. Abdurrahman, Bediüzzaman
Hazretlerinin Eski Said dönemindeki en yakın talebesi olmakla birlikte, şahsî hizmetlerini de yapmıştır.
aBDüLKaDİr GeYLÂNÎ:
Kadiriye tarikatının kurucusu. 470'te (1077) Gilân eyalet merkezine bağlı
Neyf köyünde doğan Geylânî'nin babası, Ebu Salih Mûsa'nın dindar bir kimse olduğu bilinmekle birlikte,
devrin tanınmış sufilerinden Ebu Abdullah Savmai'nin kızı olan annesi Ümmü'l-Hayr Emetü'l-Cebbar
Fatıma'nın da kadın velilerden olduğu kabul edilir. Küçük yaşta annesini kaybeden Abdülkadir, dedesi
Savmaî'nin himayesinde büyür ve tahsiline devrin ilim ve kültür merkezi olan Bağdat'ta devam eder.
Orada, Ebu Galib bin Bakıllânî, Cafer es-Serrâc, Ebu Talib bin Yusuf gibi âlimlerden hadis; Ebu Said
Muharrimi, Ebu Hattab gibi hukukçulardan fıkıh, Zekeriya-i Tebrizî gibi dilcilerden de dil ve edebiyat
öğrenimi görür. Kısa zamanda usul ve fürû ve mezhepler konusunda geniş bilgi sahibi olur ve Ebu'l-Hayr
Muhammed bin Müslim Debbas vasıtasıyla tasavvufa intisap eder. Bağdat'a gittiği zaman mensup
olduğu Şafiî mezhebini bırakarak mizacına daha uygun gelen Hanbeli mezhebine giren Abdülkadir-i
Geylânî, hayatının sonuna kadar her iki mezhebe göre fetva vermiş, ancak yaşadığı dönemde
Hanbelilerin imamı olmuş ve bundan dolayı kendisine "Muhyiddin" (dini ihya eden) ünvanı verilmiştir.
Lem’aLar ŞaHıS BİLGİLerİ
1...,1115,1116,1117,1118,1119,1120,1121,1122,1123,1124 1126,1127,1128,1129,1130,1131,1132,1133,1134,1135,...1406
Powered by FlippingBook