Günahlardan korunmanın en önemli yollarından biri de hiç şüphesiz farz olan ibadetleri ihmal etmemektir. Evet, biz mü’minler Cenâb-ı Hakk’ın yapmamızı emrettiği ve üzerimize farz olan ibadetleri asla ihmal etmemeli ve sebatla devam etmeliyiz. Bediüzzaman Hazretleri’nin ifadesiyle “Ferâiz-i İlâhîye ise hafiftir, azdır. Hiç öyle ağırlığı yoktur. Acaba bu misafirhane-i dünyada âciz ve fakir kalbine kut ve gına ve elbette bir menzilin olan kabrinde gıda ve ziya ve her halde mahkemen olan Mahşer’de sened ve berat ve ister istemez üstünden geçilecek Sırat Köprüsü’nde nur ve burak olacak bir namaz, neticesiz midir veyahut ücreti az mıdır?” 

Bu sebeple bu geçici dünya misafirhanesinde âciz ve fakir kalbimize kuvvet ve gideceğimiz menzil olan kabirde gıda ve ziyâ, Mahşer’de sened ve berat ve ister istemez üstünden geçeceğimiz Sırat Köprüsü’nde nur ve burak olacak namaza çok, ama çok önem vermeliyiz. Bütün ibadetlerin fihristesi olan namazı hayatımızın ayrılmaz bir parçası hâline getirmeli, günlük hayatımızı namaza göre planlamalıyız.