28 Kasım 2021 Pazar günü İzmir Karşıyaka’da Demokrat Parti’nin 15. İl kongresi yapıldı.
Kongreye katılanlarda yeni bir heyecan ve şevk gözleniyordu. Kongre salonunun önünde Genel Başkan sayın Gültekin Uysal gelinceye kadar bir yandan davullar çalıyor, diğer yandan Yörükler Derneği mensupları Anadolu’nun folklor güzelliğini sergilemeye çalışıyordu. Bir de Yörük çadırı kurulmuş. Eski kongrelerin havası ve heyecanı vardı orada...
Kongrede konuşmalar yapıldı. Bu arada Rahmetli Şehit Adnan Menderes’in seçim öncesinde köyleri kasabaları gezerken halkın kendisinden istediği iki şey aklımıza geldi.
Birisi; fukaralıktan kurtulmak,
Diğeri; Ezanın aslına çevrilmesi.
Rahmetli Menderes 1950’de tek başına iktidara gelince; hemen Ezan-ı Muhammediyeyi (asm) aslına çevirerek halkın gönlünde taht kurmuştu. İkinci arzuları için de kolları sıvamış ve bütün yurtta büyük bir kalkınma hamlesi başlatmıştı. Hatta Meclis tatile çıkarken yaptığı gurup konuşmasında milletvekillerine;
“Arkadaşlar seçim bölgelerinize gidin. Halkı dinleyin, ihtiyaçlarını tesbit edin. Meclis açılınca bu ihtiyaçları önem derecesine göre bir program dahilinde yapmaya çalışalım” mealinde konuşmuştu.
On senede ülkeyi ayağa kaldırmış, fukaralığı unutturmuştu. Ama maalesef 27 Mayıs 1960 ihtilâli ile hizmet treni raydan çıkarılmış ve ülke maddî ve manevî olarak çok şey kaybetmişti.
Rahmetli Adnan Menderes’e Yassıada Mahkeme reisi Salim Başol bir gün “Sen Başvekil iken camilere ve dinî vakıflara onbinlerce lira yardım yapmışsın. Şimdi onlar gelsin de seni buradan kurtarsın bakalım” deyince; rahmetli Menderes; “ Evet reis bey, söylediğiniz yerlere yardım yaptığım doğrudur. Ancak bunu dünya izzet ve ikbali için yapmadım. Sizi ve bizi dehşete düşürecek bir günde elbette yardımcı olacaktır” diye cevap vermiş. Allah rahmet eylesin. Şehit Menderes’i rahmetle anıyoruz.
Daha sonra memlekete hizmetler Adalet Partisi ile kaldığı yerden devam etmiştir. Ülke adeta şantiyeye dönmüş, yapılan barajlar, fabrikalar, rafineriler, yollar, köprülerle, sanayi siteleri ile büyük bir kalkınma hızı yakalanmıştı. Fakat maalesef bu defa da bu kalkınma hamleleri, yapılan 1971 Muhtırası ve 12 Eylül 1980 İhtilâli ile kesintiye uğratılmış yine ülkemiz kalkınma yarışında duraklama devri yaşamıştır.
Burada şunu özellikle belirtmek gerekir ki; Demokrat misyon hiçbir zaman milleti sıkıntıya sokmamış ve millet tarafından görevden uzaklaştırılmamıştır. Her defasında darbe veya ihtilâl ile hizmet treni durdurulmuştur.
Bu günkü Türkiye’de yine fukaralık ve işsizlik artmış, hak hukuk ve adalet zedelenmiş, demokrasimiz büyük yara almış durumdadır. Yine Demokrat kadrolara büyük iş düşmektedir. Kırılanı, döküleni toplamak onların görevi olacaktır. Bu vesileyle Demokrat Parti İzmir İl Başkanlığını yürütecek olan Serdar Faralyalı’ya ve yönetim kuruluna başarılar diliyoruz.