"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Misafire ‘hoş geldiniz’ dediniz mi?!

Sebahattin YAŞAR
27 Mart 2019, Çarşamba
Sınıfa girince öğrencilerden seçtiğim birisinin eline bir dosya kâğıdı verdim ve binanın dışına gitmesini istedim. “Hocam, nereye gidiyorum?” dedi. “Dışarıya” dedim. Merakla “Neden?” dedi. İzah ettim.

Dışarıya bazı misafirler gelmiş. Yakında gideceklermiş. Sergiler açmışlar. Onlara, bir ‘hoş geldiniz’ deyin, konuşun. On dakika kadar sonra geri gelin. Dersin sonunda size beş dakika gözlemleriniz için söz hakkı vereceğim.

Anlaşılamadığım anlaşılıyor. Biraz daha izah ediyorum. Bakın elinizde kâğıt, bu kâğıda dışarıdaki gözlemlerinizi yazıp ve sonra geleceksiniz!

Öğrenci, ‘Neyin gözlemi hocam?’ diyor. Bir daha izah ediyorum.

İçinde olduğumuz mevsim bahar. Dışarıda bu mevsimin belirtilerini çok net görebileceksiniz. Gözlemlerinizi yazıp geleceksiniz. Yani rengârenk çiçekler, kelebeklerle konuşacaksınız. “Nereden gelmişler, neden gelmişler, ne zaman gidecekler?” sorun onlara. ‘Hoş geldiniz’ deyin. Sarı, kırmızı, beyaz, mor çiçeklere kulaklarınızı yakınlaştırın bir şeyler fısıldayacaklar size. İyice dinleyin. İşte onları not edin ve gelin.

İlk kez geldikleri dünyayı nasıl buldular? Yeterli ilgi var mı? Kelebekler, arılar, böcekler kendilerini ziyaret ettiler mi? 

Çiçeğin üzerindeki sanatlı elbiseyi, harika desenleri, enfes kokuları, kuşandıkları kendilerini koruma silâhlarını inceleyin. Elbiseleri hangi değerli kumaştan sorun, konuşun onlarla?

Öğrencimiz gitti. On dakika kadar sonra geldi. Dersimiz bitince kendisine söz hakkı verdik. Elindeki kâğıt avucunun içindeydi, ama hiç dokunulmamıştı. 

Öğrencimiz, “Konuşamayacağım hocam, kendimi çok nankör buldum, çok bencil buldum, çok duyarsız, çok habersiz, çok hissiz buldum. Tabiatla, varlıkla, içinde olduğum dünyanın gerçekleriyle hiç mi hiç alâkam yokmuş. İçine geldiğim bu ruh hali ders olarak bana iyi geldi. Arkadaşlarımdan da özür diliyorum. Keşke hayatın daha farkında ve daha uyanık olsaydım.”

Öğrenci konuşurken birden durdu ve sonra gülümseyerek tekrar başladı: “Ama pencerem açıldı. Birazcık görebilmenin tadını aldım. Okumanın kitap satırlarından ibaret olmadığını anladım. Bu dersi sevdim. Teşekkürler.”

Okunma Sayısı: 1548
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
  • Ali

    27.3.2019 18:23:59

    Uygulamalı eğitim ama aykırı görünümlü.Olsun.Tebrikler hocam.

  • Abdullah Tunç

    27.3.2019 10:49:11

    Rabbimizi bize tarif eden üç muarrif ten biri kainat kitabıdır.Bu kainat kita bı arz ile semaden oluşuyor.Arz ve sema birer sahifeleridir.Bu sahifeler her an değişiyor,değiştiriliyor.Sanatkar ,katip, hergün ayrı yazılar yazıyor, na kışlar dokuyor.Hepsi birbirinden güzel birbirinden harika. Hele bahar mevsi minde,arz sahifesindeki nakışlar,süs ler, insanı deli divane ediyor. Kalbdeki ezel, ebed sultanına olan sevdayı a teşlendiriyor.O sultana olan hasreti arttırıyor. Arz ve sema kitabını en mü kemnel okuyan Kur'anı Mucizülbeyan dır.Ve bu asırda onun manevi mücize si olarak bir ihsan ve lütfü ilahi olan Nur Külliyatıdır.Asrımızda onun kadar Cenab-ı Hakkın bu kainat kitabını mü kemmel okuyan,anlatan,izah eden ba şka eser yok.Hakikaten onun satırları arasında insan kendinden geçiyor. Bazen fikir ve düçünceye şimşek gibi çakıla rak çakılarak alevlendiriyor,ba zen kalbe yıldırım gibi düşerek ateş lendiriyor...Rabbin bu emsalsiz tefsir le müşerref olmayı bütün insanlara nasip eylesin.

(*)

Namaz Vakitleri

  • İmsak

  • Güneş

  • Öğle

  • İkindi

  • Akşam

  • Yatsı