"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Avrupa nurlanırken...

Şükrü BULUT
23 Aralık 2019, Pazartesi
Sonbahardan kışa geçerken, iklimin soğuyarak kararmasına karşı bu küçük kıt’anın, yeni yıla iki ay kalmasıyla sessizce ışımaya başlamasını her sene yaşayanlar; bu değişimin mevsimlerle, tarihle, inançlarla, medeniyet ve insan psikolojisiyle olan alâkasını bütün cihetleriyle anlayabildiler mi, dersiniz?

Avrupa nurlanmasını bütün yönleriyle ihatasının mümkün olmadığını biliyorum. Belki de yer küremizi küçültüp kucağımıza oturtarak; şu kısacık günlere hükmeden, karanlıklı ve soğuk gecelerin ışık bayramının; bu mevsimde Melbourn’da, Johannesburg’ta, Rio’da, Bon Aıres’te ve Havana’da olmadığını müşahede ettiğimizde; serapa aydınlatılmış Kuzeyli şehirlerin nurunu yalnızca Mesih’in doğumuna bağlayamayız. Bir zamanlar Noel öncesini Addelaid, Sydney ve Melbourn gibi İsevi şehirlerde yaşamıştım. O şehirlerin ışıkları hayal ve hafızamda hiçbir iz bırakmamışlar. Ne sokaklardaki ışık gösterileri ve ne de camlardaki bin bir süslemeler… Yaz geceleri, güneşin nuruyla ışıl ışıl ve sıcacık olduklarından, elektriğin nuruna ihtiyaç duymamışlardı, Güney Yarım Küreli’ler…

İnanç, iklim, tarih, mevsim, gelenek ve teknolojinin Kuzey’de bir araya geldikleri şu günlerde, Avrupa şehirlerinin cazibesini uçaktan da izlemek mümkündür. Köln mü daha ışıltılı yoksa Stockholm mu? sorusunun cevabını, dindar Roma’nın Katedrali ile alamıyoruz. Belki de liberal ve hürriyetperver İskandinavya şehirlerinin maddeten ve manen nura olan şiddetli ihtiyaçları daha çok öne çıkıyor. Mevsimin şu ikliminde Celal ile üşüyen şehirlerinin yardımına Rablerinin Cemal ile mukabelesi ne hoş, ne güzel. Hem ısıtıyor, hem aydınlatıyor ve hem de yalnızlığın korku ve vahşetinden kurtarıyor, şehirlerin çocuklarını…

Avrupa Nurlanmasında dinî takvim ile iklim takviminin tenasüp içinde Aralık’ın en uzun ve karanlık  gecelerine doğru nurlarını arttırarak yürümeleri de her kesin dikkatini çekmeyebilir. 

Mesih’in velâdet tarihini, Kuzey’in en uzun gecesine tekabül ettiren Hıristiyan Avrupa’nın nurlanmadaki hedefi, elbette ki onun doğumudur. Semavî dinler karşıtı feylesof ve politikacıların iddia ettikleri gibi aydınlatmaların, hakikatte “yeni yıl kutlamalarıyla” hiçbir alâkası yoktur. İstanbul, Ankara ve İzmir gibi şehirlerimizde; ahmakçasına ve komplekslerle dolu düşüncelerle sağı-solu ışıtmaya kalkışanların, yalnızca Batı’ya maskara olduklarını sevinmeyerek belirtelim.

Kader Peygamberleri Güneşin ülkesinde göndermiş. İster Orient, ister Şark, isterseniz Morgenland diyelim, hakikat değişmiyor ki… Fakat Batı’nın; Oksident, Garp veya Abendland diye isimlendirdiği, karanlıklı uzun gecelerin galebe çaldığı şu coğrafyayı, Allah’ın Kur’ân’da haber verdiği elektrik lambalarıyla donatılmalarından daha makul ne olabilir ki.

Şu “Nurlanma“ yazımızı farklı bir anekdot ile bitirelim. Avrupa bu nurlanmalarda, beş yüz sene önce kaçırdığı fırsatı bu  kez mutlaka yakalamalı, diyoruz.  

Kur’ân’ın Endülüs ve Palermo üzerinden karanlıklarla kuşatılmış kıt’ayı aydınlatmaya başladığı o büyük saadeti değerlendiremediğini, Avrupalı hakperest müdakkik yazarlar eserlerinde belirtiyorlar. Suçu, sekizinci yüzyılda İspanya ve Sicilya’ya ganimet sevdasıyla gelmiş Vikinglere vermek, kolaycılık olur. Kaldı ki, İskandinavya’nın günümüz Avrupası içinde Kur’ân yakın duruşu Vikingleri mahkûm etmemize müsaade etmiyor. İbni Tufeyl’in talebesi Daniel Defoe’den tutun, hürriyetçi ve fıtratın savunucusu J. Jak Rousoo’ya kadar İslâm Aydınlanmasını Avrupa’ya taşımaya erkenden başlayanlar olmuşsa da, kaderin hükmü zamanımıza kalmış.

Avrupa Aydınlanmasında günümüzün şartları, bu güzel kıt’anın lehinde görünüyor. Hürriyet ve demokrasiyi temel felsefe edinmiş şu kıtada, duyduğunuz gibi Semavî dinler, saldırgan dinsizliğin zulmetini insanlıktan temizlemeye başladılar. Barışın savaşa galip gelmeye başladığı şu mevsimde, Avrupa’nın Kur’ân Güneşiyle de nurlanacağından kim şüphe edebilir ki. Zira fıtratı aramaya koyulan Avrupa’daki insaniyet, ister istemez fıtrî olan Kur’ân prensiplerini benimseyerek kucaklayacaktır… 

Okunma Sayısı: 1721
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
  • Abdurrahman KOÇAK

    24.12.2019 22:03:12

    Avrupa Allahın izni ile Nurlanacak İnşaallah.Bediüzzaman Şeyh Bahid Hazretlerine Avrupa bir İslam devletine hamiledir tespitini yaptıktan sonra,yine Amerikadan Mister Carlyle ve Avrupadan Prens Bismarkın tespitleriyle, Hutbei Şamiyede "Ey Cami-i Emevîdeki kardeşlerim ve yarım asır sonraki âlem-i İslâm camiindeki ihvanlarım! Acaba baştan buraya kadar olan mukaddemeler netice vermiyor mu ki, istikbalin kıt’alarında hakikî ve mânevî hâkim olacak ve beşeri dünyevî ve uhrevî saadete sevk edecek yalnız İslâmiyettir ve İslâmiyete inkılâp etmiş ve hurafattan ve tahrifattan sıyrılacak İsevîlerin hakikî dinidir ki Kur’ân’a tâbi olur, ittifak eder."tespitinide yaparak Avrupanın Nurlanacağı müjdesini vermiştir.Bunun yanında Nur talebelerine fevkalade önemli görevler düşmektedir.

  • Rabia

    24.12.2019 12:43:57

    Avrupa Mesih'in bu doğumuyla biraz daha nurlacak gibi. Hafta ortasına gelen veladet-i Mesih, tüm yıllardan farklı kutlanıyor. Hıristiyanların biricik bayramları, ailece toplanabildikleri....

  • Nur

    24.12.2019 09:49:17

    Bu yazınızla hem bizi bir dünya turuna çıkardınız hem de içimizi sıcacık ettiniz. Noel süslemelerine hiç böyle pozitif bakabileceğimi düşünmemiştim, artık Avrupa'nın ışıklarını tefekkür ederken mânalarını anladığım çok daha güzel ve huzurlu bakabileceğim. Hiç bir Avrupalı bu kadar güzel anlatamazdı. Kur'an'ın nuruyla herşey daha net görünüyor.

  • Fatma

    23.12.2019 23:03:47

    Avrupa nurlanmasiyla turkiye nurlanmasi insalhh paralele olacak elinize emeginize saglik

  • Mehmet Tekin

    23.12.2019 18:12:23

    Daniel Defoe , 17 yy. da arapçadan ingilizceye tercüme kervanına katılanlardan. İbni Tufeyl’in Hayy bin yakzan romanını Robinson Cruosoe olarak yazacaktır.J.J.Russo da gecikmeli ortaya çıkıyor. Bu hususla ilgili ingilizce eserler var, ulaşabilirsiniz. Ayrıca İbni Tufeyl’in ilk romancı olduğunu da belirtmek isterim. Selam ve dua ile.

  • Nahit Topaloğlu

    23.12.2019 15:41:19

    S.A. Şükrü bey kardeşim, yazınızda temas ettiğiniz "İbni Tufeyl’in talebesi Daniel Defoe’den tutun, ..." ifadesini anlamakta zorlandım. Daniel Defoe ile İbn-i Tufeyl arasında hangi açıdan bir irtibat kurdunuz, merak ediyorum. Bilebildiğim kadarıyla Defoe'nin İbn-i Tufeyl'i akla getirebilecek bir eseri yok. Zaman açısından 500 yıl var arada, mekân açısından da bir Endülüs diğeri İngiltere sakini. Nahit Tıopaloğlu Bâki selamlar

  • zeliha

    23.12.2019 15:17:47

    İslam aleminde yaşanan bu kadar tahribin karşısında Avrupadan böyle müjdeli haberler almak bizimde şevkimizi artırıyor.Artık öyle inanıyoruz ki Avrupasız bizim yürüyüşümüzü düzeltmemizde mümkün değil gibi.

  • Nadir Ozpamukcu

    23.12.2019 15:12:16

    Keske Islam ulkelerindekiler,bilhassa idareciler,Avrupa'ya bakislarinda bu yazida belirtilen aciyi kullansalar.Aksi halde bizim cografyaya huzur gelmiyor.Allah bu hakikati anlamayi herkese nasip etsin diye dua ediyoruz.

  • Nur

    23.12.2019 11:31:55

    Maddi ve manevi nurların iç içe ve edebice tasviri, tam bir tablo havası vermiş makalenize. Tebrik ediyorum.

  • Hasan Sinan

    23.12.2019 11:21:07

    Elbet bu “en uzun gecelerin” de nuru Kuran ile aydınlanması yakındır. Nur ile bakanlar karanlığı aldırış etmez ve yoluna devam eder. Zira vuslat yakındır bilir. Kendi ulaşamasa da, o uğurda yürüyenlerden biri ulaşsa hissesiz kalmayacağından umutla yürür o yoldan. Kaleminize sağlık hocam

  • Haydar

    23.12.2019 08:11:10

    Şükrü hocam, Allah kaleminize ve yüreğinize güç versin. Çok güzel konuyu işlemişsiniz. Avrupa en yakın zamanda nurlanacak inşallah

  • Ali

    23.12.2019 02:40:04

    Beklenen Avrupa aydınlanması veya Avrupa nurlanmasını Şükrü Bulut hocamız yazısında "BU KITANIN HÜRRİÝETE VE DEMOKRASİYE OLAN BAĞLILIĞIYLA VE TEMEL FELSEFESİ OLARAK BU DEGERLERE KIYMET VERMESİYLE TELİF EDIYOR."Ki,bence bu tesbit Avrupanın yakın gelecekteki beklenen aydınlanmasının anahtar tezâhürleri olacaktır gibi değerlendirilmelidir.Evet Hürriyyet ve Demokrasi kavramları bu çerçevede İslamla da barışık bir aydınlanmanın müjdesi gibi de algılanmayı hak ediyor.

  • Ali Tam

    23.12.2019 02:39:02

    Rüstem Garzanli'nin Seferberlik Zamani adli makalede üc-bes maddede bahsettigi noktalari Yeni Asya'nin Avrupa ayagindaki gerekliligi ile mülahaza ettigimizde Avrupa'da son zamanlarda yogunlasan ötekilestirme, yabanci düsmanligi, dini farkliliktan dogan sorunlarla ayni zaviyeye getirdigimizde Müslümanlarin Birinci Avrupa ile ihlas ile ittihadi zaruri görünüyor ve bu canahin ortak medyasi veya sesi olabilecek potansiyal Yeni Asya Avrupa'da olmali, olusturulmali düsüncesi önem kazaniyor, zira bu öngörülüp seferberlik olmaza gelisen akintiya kapilip gayet menfi ve marazli gelismeleri Müslümanlar ve Birinci Avrupa yasamak zorunda kalabilir.

  • Hayati

    23.12.2019 02:24:48

    Şiir ile düz yazı arası bir şey mi bu? Tarih ile coğrafyanın kucaklaşmasını, inançların ve kültürlerin izdüşümleri taakip etmişler.Mesihi müjdeler de ihtiva ediyor. Tebrikler.

  • Niyazi N.

    23.12.2019 02:19:38

    Evet, Avrupa tam manasıyla nurlanacak inşaAllah.. Aziz Üstadımız bunun müjdesini 111 sene önce vermiş. Değerli yazar da bunu, maddi karanlığı elektriğin aydınlatması gibi manevi zulmetin karanlığından da ancak Nur ile çıkılabileceği şık mukayesesi gayet hoş. Bize düşen ise, emareleri fazlasıyla görünen ve kısmen tahakkuk etmeye başlayan bu doğumu, Nurun oradaki kahramanları başta olmak üzere hep beraber nura yolculuğun önünü iyice açmaya gayretinden bir an olsun geri durmamak.. Bu hizmete on yıllarını kıymetli gayret ve himmetleriyle veren Şükrü Beyi ve Avrupa’nın Aziz Nur Kahramanlarını cân ü gönülden selamlıyorum.

(*)

Namaz Vakitleri

  • İmsak

  • Güneş

  • Öğle

  • İkindi

  • Akşam

  • Yatsı