"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Camiler hemen açılmalı...

Şükrü BULUT
24 Nisan 2020, Cuma
Salgının henüz ilk günlerinde de bu hususu seslendirmiştik.

Tedbirler uygulanmalı, fakat mabetler kapanmamalı demiştik. Cemaat olunamıyorsa bile oralarda namaz kılınmalı, Kur’ân okunmalı ve bu global musîbeti üzerimizden kaldırması için Allah’a yalvarış sesleri yükselmeli, cami ve mescitlerimizde. Bu olmadı. Yalnızca ezan okundu, bazı camilerde… Ve kapılar tamamen kilitlendi ibadethanelerin… Araştırma enstitüleri çaresizce uğraşıp duruyorlar, hekimlerimizin kendileri salgına çare ararlarken şehit oluyorlar ve hâlâ bu hastalığın dermanından haber yok. Ama asıl dermanın sahibine, Şafi-i Hakikî’ye yalvaracak yerlere ve her şeyin dizgini elinde olan Allah’a niyazda bulunacağımız mekânların kapılarına kilit vurmakla, hükümet fevkalâde yanlış bir yola girdi. Yetkililerimizin Sağlık Bakanlığı aracılığıyla uyguladığı tedbirlere, cami ve çevrelerinde de riayet edilebilinirdi: Hijyenik kurallar, mesafeler, maskeler ve diğer tedbirler… Camilerde vazifeli hocalarımız ve diğer görevlilerimiz elbette sürece nezaret edecekler. Kendilerine yardımcı olabilecekleri bir-iki zabıta veya güvenlik görevlisi yardımıyla çok güzel bir şekilde, namaz vakitlerinde camilerimizin açık bırakılmasının, insanlığımız için bir şart olduğunu düşünüyoruz.

Hastalığı yaratan, bizi şu hastalıkla imtihan eden, her gün bize yepyeni ikazlarda bulunmasını sağlayan, hayatı ve ölümü veren Allah’ın kapısından başka hangi kapı var ki gidilsin… Diyanetimizin şu süreçte; sosyal tedbirlere riayet ederek dinimizin hastalıklara, hayata, ölüme ve tekrar dirilişe yönelik nasihatlarını mabet merkezli olarak insanlarımıza ders vermesi gerekiyordu. Allah’ın gazabını, felâketleri ve cezalandırmasını hakketmiş mazideki kavimlerin yoluna benzer bir yola girmiş bizlerin gaflet ve dalâletimizden uyanmamız için, virüsü bir fırsat kabul ederek bize seslenmeleri gereken hocalarımıza bu imkân verilmeliydi.

Hükümetin korkusu akıbetini değiştirir mi? Umreden gelenleri bahane ile dine hücum edenlerin çıkardıkları gürültüden, ancak dini siyasete alet edenler korkarlardı. Ne oldu? Hükümet korktukça, onun vehmini kullanıp camilere kilit vurdurdular. Camiler orada tek tük cemaatsiz kılınacak namazlar, okunacak duâ ve Kur’ân’lar bahane edilerek hükümete hücum edeceklerdi. Hükümet, bu tenkit ve hücumlardan çekinmemeli. Lokantalarda topluca yemek kaldırıldı, fakat ferdî olarak herkes yemeğini alabiliyor. Camilerde de ferdî, mesafeli ve tedbirli ibadet edilmeliydi. Bu kapılar lokanta kapıları kadar da mı önemli değildi, bizim için? Evet, yanlış yapıldı.

Ramazan-ı Şerif geldi ve hastalığın birkaç ay daha aramızda kalacağını söylüyorlar, hekimler. Belki de bu virüs gider, yarın bir başka virüs çıkagelir, Çin-i Maçin’den. Artık hesabımızı-kitabımızı buna göre yapacağız. Yeme-içmekten vazgeçemediğimiz gibi, Rabbimize ibadet yapmaktan ve üzerimize farz olan beş vakit namazdan da taviz veremeyiz. Zira; bizi yoktan yaratan, hayatımızı rızkımızla veren ve bir gün bizi tekrar huzuruna alacak Allah’ımızla mescitlerimizde konuşamayacak mıyız? Ona olan sevgi ve yakınlığımızı mabetlerimizde O’na arz edemeyecek miyiz?

Bazı Müslümanlar haklı olarak camilerimizin behemehal kapanmalarını, başımızdakilerin “Siyasal İslâmcı” duruşlarına bağlıyorlar. Olaylara yetkililerimiz, demokrasi ve temel insan hakları zaviyesinde baksalardı, tenkit endişesinden camileri kapatmazlardı. Hatta dine mesafeli olan bir parti başta olsaydı bile halktan çekineceğinden bunu yapamazdı, diyorlar. Söylediğimiz gibi, bütün bu yanlışlara sebep, demokrasinin bizde olmayışı…

Demokrasisi sağlam ülkelerde, halk salgında daha rahat ediyor. Salgının şiddeti de bizdekinden daha hafif. İşte Norveç’te bütün okullar açılıyor. İsveç, işin başından bu yana serbest bıraktı. Finlandiya salgını Avrupa’da en rahat geçiren ülke seçildi. Felâketlerde, salgınlarda, savaşlarda, ekonomik krizlerde ve halkları tehdit eden bütün hadiselerde demokrasinin en önemli unsur olduğu bir daha vurgulandı. Salgına yakalanmışların üzerine kapıları kilitleyip, iki ay sonra ölüleri toplamakta bir başka metottu. Fakat insanî değildi ve o idareye çok yakında bütün insanlığın ateş püsküreceğini söyleyebiliriz. Dünyanın en zengini olarak gösteriliyordu, fakat demokrasi yoktu.

Diyanetimiz hükümetin yanlış politikasından fırsatı değerlendiremedi. Halkımızı aydınlatabilecek güzel fırsatlar doğmuştu. İnsanî fıtratın dışına çıkmışları, hocalarımızın ikaz etmeleri için sayısızca imkânlar kaçırdık. Demokratik olmayan idaremiz, diyanetimizin ellerini kollarını bağlayınca da Amerika’nın ve Avrupa’nın İslâm’a yaptıkları vurgunun gerisinde kaldık. Reklâm panolarını ve ışıklı dev tabelalarını Efendimiz’in (asm) insanlığa tavsiye ve dersiyle süsleyen Avrupalılar, koronada da Türkiye hükümetini geçtiler. Ezanları, toplu duâ ve yakarışları ve metropollerin meydanlarından semaya yükselen Kur’ân seslerini diyanetimiz mutlaka grupça izlemiştir. İşte demokrasi yerine fertlere dayayan idarelerin hal-i pür melâli.

Okunma Sayısı: 5670
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
  • Ali Tam

    25.4.2020 04:42:38

    Ingilizin Lozan sonrasi Gladstone Planini uygulatmak icin Türkiye'de tedricen kurdugu Kemalizm ve sonralari PKK yararina suiistimal edilen CAMILER ve bilhassa Diyanet'in Kemalizme ve bu kavramin icini dolduran zevata matuf HUTBELERI bu sene Ramazan'da hasbel kader SUSTURULMUS oluyor. Sadece bu noktadan bakildiginda def'i serr'in önceligi camilerin sair menfaatine yüz Ramazan'da bir Ramazan üstün gelmis. Bu,sitem degil belki sükranlarla karsilanmali. Ingilizin Kemalizm kadar dessas bir dayatmasini önlemek filhakika büyük bir zaferdir bu zafere hem ingilizi ve sürekasini daha siddetli tokatlayarak bir virüscük vesile olmus! Kamilen böyle mülahaza edersek vicdanen daha rahat olundugu dogruluguna delildir.

  • Niyazi N.

    24.4.2020 23:24:14

    Konu hakkında anlaşılan biraz karışıklık var görünüyor. Camiler açık ancak hocalar cemaatle namaz kıldır(a)mıyor, Diyanetin talimatı gereği. Camide birinin öne geçip imamlık yaparak cemaatle namaz kılmanın önünde bir mani olmadığını söyleyenler de var. Bırakın iktidar ve başındakiler mevcut fiili durumun şerefi (!) ile kalsınlar... samimi olmadıklarını düşünmüyor muydunuz !!!

  • Selman Topram

    24.4.2020 21:12:41

    Normalde Diyanetin aldığı karar ve açıklaması sadece cemaatle namaza kılmanın yasak olduğuna dair.. acaba imamlar insiyatif kullanarak mı münferid ibadete de kapatıyorlar?

  • Osman

    24.4.2020 18:23:49

    Demokrasi halka hizmettir Bizde ise devlete hizmettir Bu düzenden çıkmalıyız yoksa ne diyanet nede başka kurumlar çalışabilir

  • Gazi

    24.4.2020 17:15:23

    Maalesef diyaneti de alet ederek ibadethaneleri corona tedbirleri kapsamında kapatanlar söz konusu tapınaklar olunca en ön safta yer alıyorlar. Yazık hem de çok yazık.

  • Hıdır Yıldırım

    24.4.2020 15:46:34

    Camilerin kapısına kilit vurmak yanlıştır. Bu durumda olan camileri ilgili resmi mercilere bildirmek gerekir. Aradaki mesafeye riayet ederek cemaatle namaz kılma hususunu yetkililer Inşallah tekrar degerlendirirler.

  • Haydar

    24.4.2020 12:54:12

    Bazılarımız diyebilir, marketlerde alış veriş yapanlar kadar önlem alıp camilerde cemaat ile namaz kılınabilir diyebilir. Mevcut Müslümanım diyen bizlerin bunu %100 yapabileceğimiz kanaatinde değilim. Bu önlem alınmadan önce birçok camilerimizde Cuma hariç cemaat ile namaz kılanlarımızın sayısı özellikle yatsı ve sabah namazlarında iki elimizin parmak sayısını bulmuyordu. Biz müslümanların öncelik kendimize gelmemiz, bilinçli olmamız, Kur’an’ı okuyup anlayabilecek duruna gelmemiz veya onun için gayret ediyor olmamız gerekiyor. Başkalarını Eleştirmeden önce kendimize bakmamız gerekiyor. Bediüzzaman hazretleribe ikinci dünya savaşı hk niçin hiç yorum yapmadığı sorulmuş. “Ben büyük savaşı kazanmadım ki onun hakkında yorum yapayım “belirtmiş. Büyük savaşı; nefsimiz ve kendimiz ile. Eksiklik varsa affediniz lütfen

  • Haydar

    24.4.2020 12:50:27

    Camilerimizin açık olması gerekmekte. Diyanet işleri Başkanı bu şekilde açıklamıştı. Sizin yazınızdan sonra bazı cami hocalarımla da bugün görüştüm. Bana hocalarımızdan gelen yazı aşağıda; “Cemaatle namaz kaldirıldı, ferdi olarak kılınmaktadır yasaklı günlerde de açıktır. “ Namaz koşmak için camiye gidip, Kapalı olan cami varsa, bu durumu Diyanet İşleri Başkanlığı veya Cimer ‘e bileği vermek vatandaşlık görevimiz. Salgın hastalıklara karşı önlem alınması açısından alınan önlemin uygun olduğu kanaatindeyim. Mevcut durum müslümanlar ve bütün insanlar için hayırlara vesile olur inşallah

  • Nurullah Toker

    24.4.2020 12:18:51

    Bir öğle vaktinin sonuna doğru Cağaloğlunda namaz kılacak yer ararken beş caminin kapısına gidip kilitli olduklarını gördüm.Yokuştaki heybetli Diyanet Kitabevine koşarak namaz kılmam lazım geçmek üzre, bir yeriniz var mı dediğimde "burda namaz kılacak alan yok beyefendi" cevabını aldım. çaresiz kaldırıma serdiğim örtünün üstünde namaza durduğum günkü hislerimi Coronadan yıllar sonra bille unutmuş olacağımı, o travmayı atlatabileceğimi sanmıyorum. Bunun faturası ağır olacak, bu işi yapanlar, tarafgirlikle böyle olmalı diyenler, ses çıkarmayanlar ve kurunun yanındaki yaşlar için...

  • Bülent

    24.4.2020 12:12:40

    Camilerimizi açık bırakmada da başkalarının insafına kaldık. Yani millet olarak kendimiz hiç bir meselemize karar veremeyecek durumdayız. Fakat her şeyde insiyatif bizde imiş artistliğini de hala devam ettiriyoruz. Pes doğrusu..

  • Hayati

    24.4.2020 11:59:35

    Evet, Anıtkabirde toplananların, bireysel ibadetlere müsaade etmemeleri, onların kemalizmdeki samimiyetlerini mi gösteriyor? Veya korkaklıklarını. Her ikisi de bu ülkeye zararlı.

  • demokrat

    24.4.2020 11:37:05

    bilim ne diyorsa o.cami sadece bir sembol.dünya bize her yanıyla mescid.kapatılması geç bile kaldı.nasıl bir yazı bu.herkes temizlik kurallarına mı uyuyor camiye girerken.lütfen konuyu saptırmayın.ibadet tamam,ama bilime itaat de çok hassas ve önemli...

  • Fatma

    24.4.2020 11:09:31

    Ne yazıkki Allahtan gelen hastalıgıda siyasete alet ederek cok yanlış kararlar aldılar hala da alıyorlar allahın mekanlarına kilt vurmakla care olmayacagini bilmemiz aksine mabedlerde içten ihlasla yakarıslarla Rabbimin rahmetınden ümid ederek tez zamanda kurtulasşa ereriz insalh su illettemn cok istifadeli bir yazi olmus inşalahh değerlendimeye alırlar

  • Zeliha

    24.4.2020 05:46:07

    Maalesef ibadet hanelere gireceklerin marketlere girenlerden daha titiz üstelikte abdetsleriyle hijyen kurallarını fazlasıyla yapacağını da hesap edemeyecek kadar korkaklık hakim .oldu. Bundan sonra manevi başka virüsler baş gostermesinden korkmak daha akıllıca bir korku olmalıydı müslüman bir toplumda.Allah icimizdeki masumlar hürmetine bize acirda inşaallah daha ağır musibetlere imtihan etmez.

  • Hüseyin

    24.4.2020 02:12:08

    Şanlıurfa’daki balıklıgöl’de 1200 yıl sonra ilk kez teravih namazı kılınamadı bugün. 1200 yılda salgınlar yaşandı, savaşlar ve tabii afetler oldu, camiler medreseler hiçbir zaman kapanmadı/kapatılmadı. Süreç böyle devam ederse, bunun maddi ve manevi yansımaları elbette olacaktır. Cemaatler hiçbir zaman, bu kadar uzun süre camilerden uzak tutulmadı. Coranavirüse karşı uyulması gereken kurallar bellidir..Virüs yapısı ve imanı gereği fıtrattan gelen görevini yapıyor ,cami cemaati de görevini yapmalı. Virüs varken, saflar eskisi gibi bitişik/nizami olmaz . Coranavirüs varken, safların arasına şeytanlar giremez.. Maneviyat olmadan, salt maddi tedbirlerle virüslerle mücadele yapılamaz... Maneviyat ; moraldir, Yaradana sığınmadır, virüslere karşı bedeni ve ruhu tahkim etmedir...

  • Demokrat Avrupa

    24.4.2020 01:44:34

    Yıllardır dostane ikazlara kulak vermeyen iktidar bu saatten sonra doğruyu bulması ve uygulaması imkansız gibi. İktidarda kalma uğruna herşeyi feda etmek, dini siyasete alet ederek dünyayı ahiretine tercih etmek, ondan sonra da dindar siyasetçi geçinmek. Yüce dinin sahibi bunun hesabını er veya geç sormaz mi?

  • Naim Kav

    24.4.2020 00:21:58

    Siyasetin İslam'a yaptığına bakınız . Yarab sen akıbetimizi hayreyle. 🤲

  • Sebahattin UNAL

    24.4.2020 00:17:10

    Evet Camileri özledim. Insallah hemen açılışı yapılır. Hem Türkiye 'de hem Avrupa'da

(*)

Namaz Vakitleri

  • İmsak

  • Güneş

  • Öğle

  • İkindi

  • Akşam

  • Yatsı