"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Evlilik tercihlerinde ahiret inancı

Yasemin GÜLEÇYÜZ
01 Mayıs 2019, Çarşamba

“Bu zaman eski zamana benzemiyor. Terbiye-i İslâmiye yerine terbiye-i medeniye, yarım asra yakın hayat-ı içtimaiyemize yerleştiği için, bir erkek bir kadını ebedî bir refika-i hayat (hayat arkadaşı) ve saadet-i hayat-ı dünyevîyeye medar ve sair günahlardan kendini muhafaza etmek için almak lâzım gelirken; o biçare zaifeyi daim tahakküm altında, yalnız dünyevî, muvakkat gençliğinde sever. Ona verdiği rahatın bazı on misli onu zahmetlere sokar.” (Bediüzzaman Said Nursî, Hanımlar Rehberi) 

1950’li yıllarda yazılan yukarıdaki tesbitler, peşpeşe gelen iki dünya savaşının ardından şekillenen yeni dünya düzeninde değişen evlilik, aile kavramlarının da önemli bir tahlili, analizi hükmündedir.

İSLÂMÎ TERBİYE-MEDENÎ TERBİYE

Uzmanlar eğitimin (terbiye) öğretimden (talim) farklı olarak hayat boyu devam eden bir süreç olduğunu ifade ederler. Son nefese kadar devam eder.

Bediüzzaman Hazretleri’nin İslâmî ve medenî eğitim sistemlerinin evlilik tercihlerindeki ve aile hayatlarındaki yerini sorgularken ‘’terbiye’’ ifadesini kullanması dikkat çekicidir.

Doğrudan erkeklere seslenilen bu satırlarda “terbiye-i medeniye” ile toplum hayatının değişip şekillendiği belirtilir. Hemen ardından da değişimin sebebi olarak ahiret kavramının günlük hayatımızdaki tercihlerimizdeki yeri sorgulanır. 

Erkeklerin yaptıkları hataları ard arda sıralanır:  

1. Erkekler evlilik kurumuna artık ‘’terbiye-i medeniye’’ dürbününden ‘’dünyevî’’ bakış açısı ile bakıyorlar.

2. Erkekler evlendikten sonra da karısını ‘’daimî tahakküm’’ altında geçici gençliği için seviyor, ‘’biçare zaifeye’’ bir rahat veriyorsa, bazen on misli zahmete sokuyorlar! 

3. Oysa ki erkekler eş adaylarını ahiret inancının gerektirdiği üzere günahlardan koruyucu ebedî bir hayat arkadaşı olarak tercih etmelidir.

4. Yukarıdaki tesbitlerde kadınlara da gizli bir uyarı vardır: Evlilik tekliflerini değerlendirirken, erkeklerdeki bu değişime dikkat edin, geçici dünya menfaatleri için ahiretinizi feda etmeyin! 

(Hanımlar Rehberi’nde ‘Mücerret (bekâr) kalmak isteyen hanımlar için yazılan hususî bölümün feminist hanımlara bile ‘İslâm’da kadın’ konusunda farklı bir ufuk açtığını belirtelim)  

İLGİNÇ BİR SIRALAMA

Kur’ân’daki tesettür âyetlerini tahlil eden âlimler “Mü’min erkeklere söyle gözlerini haramdan sakınsınlar” âyetinin “Mü’min kadınlara söyle gözlerini haramdan sakınsınlar” âyetinden önce gelmesinin bir hikmeti olduğunu belirtirler. 

Güzele meftun fıtratta yaratılan erkek terbiye-i İslâmî ile hareket ederse hem kendini, hem de güzelliğini göstermeye meyilli fıtratta yaratılan kadını günahtan korur. Bu açıdan erkeklerin sorumluluğu daha fazladır.

Bediüzzaman Hazretleri yukarıdaki tesbitleriyle âlimlerin görüşlerini onaylar. Nur Sûresi’nin ilgili âyetlerinin detaylı yorumlarını farklı tefsirlerden de okuyabilirsiniz. 

HÜLÂSA

Kavramlarda eksen kaymalarının sıkça yaşandığı ahir zaman fırtınalarının zehirli tesirlerinden ancak ahirete inancımızı inkişaf ettirerek kurtulabiliriz. 

Modern hayatın aile fertlerini bencilleştirip yalnızlığa mahkûm ettiği ve gelişen teknoloji ile hayatımıza getirdiği büyük rahatlık ahireti unutturabiliyor. Tercihlerimizi etkileyebiliyor. 

Çare İslâmî terbiyenin edep dairesine dönmekte!

Okunma Sayısı: 2785
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
    (*)

    Namaz Vakitleri

    • İmsak

    • Güneş

    • Öğle

    • İkindi

    • Akşam

    • Yatsı