"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Mutlu ailenin altın formülü

Yasemin GÜLEÇYÜZ
28 Ekim 2020, Çarşamba
Modern zamanlar hayatın çarkları “hız ve haz eksenli” dönüyor. Çok çalışarak, çok para kazanarak, çok lezzet almak zihinlerde ulaşılması gereken hedef olarak gösteriliyor. Küresel sistem eğlence, kozmetik, gıda, medya, zihinlerde bu tarzı “örnek ideal model olarak” sunuyor. İç dünyamızdaki nefsanî dürtülerimiz de zaten bu “ideal modele” dünden razı!

Çalışma dünyasında hızlı akan hayat seyri, düşünmeye, tefekküre pek fırsat bırakmıyor. İnsan kendi özünden uzaklaşıyor. Bütün dünyada yeni akımlar tarzında kendini gösteren şahsî ruhî gelişim akımları da aslında bu boşluğu doldurma çabası ile ortaya çıkıyor, müşteri de buluyor. Müslümanlar, mü’minler de bu genel havadan hem şahsî, hem de ailevî hayatlarında etkileniyorlar. 

AHİR ZAMANIN MANEVÎ FIRTINALARI

Açıkçası aile içi problemler, eşler arası iletişim, çocuk eğitimi, beslenme alışkanlıkları, giyim-kuşam tarzları küresel döngüden etkilenmiyor değil. Ehl-i dünyada yaşanan bütün sosyal problemler, dindar kimlikle kendini tanıyan ailelerde de görülüyor. Hep birlikte ahirzamanın dehşetli manevî fırtınalarında savrulabiliyoruz. Sözgelimi; başörtülü akademisyenler Müslüman aile yapısını temelinden sarsan ülkemizin kabul ettiği İstanbul Sözleşmesi gibi anlaşmaları kıyasıya savunabiliyorlar. İptal edilmesi veya bazı maddelerinin değişmesi konusundaki hareketleri kadın haklarına vurulacak bir darbe olarak değerlendirebiliyorlar…

Modern çağın “hız ve haz” odakları bize “dengeli bir hayat modeli” sunan “Allah’a ve ahiret gününe iman” hakikatlerini günlük hayatın içinden çıkarıyor, unutturuyor. Kariyer ve gücü merkeze alıyor.

Oysa ki, zaman değişse, teknoloji ilerlese, kültür farklılıkları ortaya çıksa bile insanın iki dehşetli yarası olan acizliği-güçsüzlüğü ve fakirliği–maddî manevî ihtiyaçları değişmiyor, daha da artıyor. Ölüm yok olmuyor. İnsan acz ve fakr yarasına sabır ve şükür ilâçlarını ilk insandan beri maneviyatta buluyor. 

ALTIN FORMÜL

Aslında aşağıdaki âyet sadece toplum değil, ferdî ve ailevî  hayatımızda da karşılaştığımız problemlere çözümler sunan altın bir formül ihtiva ediyor: 

“Ey iman edenler!.. Bir şeyde anlaşmazlığa düşerseniz; onu Allah’a ve Resulüne havale ederek çaresini Kur’ân’da ve Resulullahın sünnetinde arayın. Allah’a ve ahiret gününe gerçekten inanıyorsanız, Bu, daha iyidir ve sonuç bakımından da daha güzeldir.” (Nisa Sûresi, 59)

HÜLÂSA

İlla ki daha çok okumalı ve okuduklarımızı daha çok tefekkür ve dostlarla müzakere etmeliyiz. Günlük hayatımıza Allah’a ve ahirete iman hakikatlerini ancak böyle taşıyabiliriz.

Başka çaremiz var mı?

Okunma Sayısı: 3003
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
  • Oğuz Yiğiter

    28.10.2020 05:32:56

    Tebrikler, dualar...

(*)

Namaz Vakitleri

  • İmsak

  • Güneş

  • Öğle

  • İkindi

  • Akşam

  • Yatsı