"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Nezihane, nazikâne, kavl-i leyyin

Yasemin GÜLEÇYÜZ
21 Eylül 2022, Çarşamba
“Risale-i Nur’un mesleği, nezihane ve nazikâne ve kavl-i leyyindir …”

Tabiat Risalesi’ni notlar alarak okumaktayım. 

İlgimi çeken çok yer var da bir noktayı sizlerle paylaşmak isterim. Konunun tamamını okuduğunuzda kullanılan üslub sair risalelerin aksine yer yer sert ifadeler ihtiva ediyor. Bir hikmeti bizi bilgilendirmek için Bediüzzaman Hazretleri daha ilk sayfada haşiye kısmında Risale-i Nur’un mesleğine dair bir prensibi belirterek bu risalede neden sert bir dil kullandığını anlatıyor: “Bu risalenin sebeb-i te’lifi; gayet mütecavizâne ve gayet çirkin bir tarz ile hakaik-i imaniyeyi tezyif edip, bozulmuş aklı yetişmediği şeye hurafe deyip, dinsizliği tabiata bağlayarak, Kur’an’a hücum edilmesidir. O hücum ise, şiddetli bir hiddeti kalbe ve kaleme verdi ki, şiddetli ve galiz tokatları o mülhidlere ve haktan yüz çeviren bâtıl mezheblilere yedirdi. Yoksa Risale-i Nur’un mesleği, nezihane ve nazikâne ve kavl-i leyyindir.”

Bediüzzaman dinin ve dindarların türlü hakaretlere uğradığı, çok çirkin bir tarzda iman hakikatlerinin alaya alındığı, Kur’an’a hücum edilen  bir ortamda yazıldığı, hakkı kabul etmeyen bâtıl mezheplilere hitap olduğu için  üslubun farklı olduğunu belirtiyor.

GÖNÜLLERİ FETHETMEK

Peygamberimiz (asm) Kur’an’ın belagat mucizesini hayatında yaşayarak model oluşturarak Sahabelere örnek olmuştur. Yerinde, muhatabına ve durumun özelliğine göre hakikatleri dile getirerek önce kalpler fethedilmiştir. Bu güzel söz söyleme sanatına güç yetiremeyen müşrikler sözle başa çıkamayınca savaş yolunu tercih etmişlerdir.  “Söz ola kese savaşı, söz ola kestire başı” gibi halk arasında kullanılan atasözleri de kullanılan dil ve üslubun iletişimde ne kadar önemli olduğunu ifade eder. 

Gönül kırmadan konuşmak büyük bir meziyet ve kuvvettir. Yumuşak ve gönül kırmadan konuşurken hakikatleri de incitmemek gerekir. Kavl-i leyyin hakaretlere susmak ve katlanmak anlamına gelmez. Yeri ve zamanı geldiğinde hakkı müdafaa etmek gerekir. 

NEZİH VE NAZİK

Risale-i Nur’un genel üslubu (nefsimiz, aklımız, kalbimiz  de şahittir ki) nezihtir. Hakikatler net bir şekilde zihin bulandırmadan, şüpheye yer vermeden anlatılır. Nazikâne, şefkatli bir dil kullanılır. Verilen misaller temsiller kırıcı ve itici değildir. 

HÜLASA 

Tabiat Risalesi’nde ilk sayfalarında yerleştirilen yukarıdaki satırlarda aktardığımız haşiye bile Risale-i Nur’un mesleğinin nezihane, nazikâne, kavl-i leyyin olduğuna şahittir diye düşünmekteyim. Üslubun sebebini en baştan  izah etmek de etkili bir eğitim metodu değil midir?

Okunma Sayısı: 2072
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
    (*)

    Namaz Vakitleri

    • İmsak

    • Güneş

    • Öğle

    • İkindi

    • Akşam

    • Yatsı