26 Eylül 2009 ASYA'NIN BAHTININ MİFTAHI , MEŞVERET VE ŞÛRÂDIR İletişim Künye Abonelik Reklam Bugünkü YeniAsya!

Eski tarihli sayılar

Günün Karikatürü
Gün Gün Tarih
Dergilerimiz

Dünya

 

MOSKOVA BELEDİYE BAŞKANI: BEN DE BİR MÜCAHİDİM

Moskova’da Müslümanların rahat şekilde dinî ihtiyaçlarını karşılayabilmesi için kendi adına mücadele ettiğini anlatan Moskova Belediye Başkanı Yuri Lujkov da, kendisini bir mücahid olarak tanımladı. Lujkov, Moskova Merkez Camii arsasını almak için yaptığı mücadeleyi aktarırken alkışlandı. Rusya Parlamentosu alt kanadı Duma Başkan Yardımcısı ve Liberal Demokrasi Partisi Başkanı Vladimir Jirinovski ise konuşmasına Besmele ile başladı.

LUJKOV: BEN DE MÜCAHİDİM

Moskova’da Müslümanların rahat bir şekilde dinî ihtiyaçlarını karşılayabilmesi için kendi adına mücadele ettiğini anlatan Lujkov, “Din cihaddır. Ama bizi cihadla korkutuyorlar. Oysa cihad üretmektir, mücadele etmektir, ortaya alın terini koymaktır. Cihadı insanoğlu ekonomi, sosyal, kültür, ticaret ve iş hayatında ortaya koymalı. Ben de Moskova’da cihad yapıyorum.” dedi. Lujkov’un Rusya Merkez Camii arsası ile ilgili yaptığı çalışmayı cihad olarak tanımlaması katılımcılardan büyük alkış topladı. Lujkov konuşmasında, “Birileri Moskova tarihi caminin yanındaki arsayı askerlik şubesi yapmak istedi. Bu bölgenin camiye verilmesine ön ayak oldum. İnsanların sokakta ibadetlerini yerine getirdiğine şahit oldum. Bu araziyi camiye kazandırdık. Ben de cihad yaptım.” ifadelerini kullandı. Lujkov, Rusya müftülüğü ile birlikte, Moskova’nın on ayrı bölgesine yeni cami yapacakları müjdesini de verdi. Toplantı da ayrıca, davetli olduğu halde iştirak edemeyen M. Fethullah Gülen'in mesajı da okundu.

26.09.2009


 

BİNDEN FAZLA KİŞİ KATILDI, MUSTAFA SUNGUR DA HAZIR BULUNDU

Rusya Dışişleri Bakanlığı, Rusya Müftülüğü, Moskova Belediyesi ve İslâm Konferansı Teşkilâtı ile birlikte “Rusya ile İslâm Dünyası: İstikrar İçin Ortaklık” adlı konferans düzenledi. Moskova’da gerçekleşen ve binden fazla katılımcının yer aldığı uluslararası konferansta Bediüzzaman’ın talebelerinden Mustafa Sungur da hazır bulundu.

RUSYA MÜFTÜSÜ GAYNUDDİN: “İSLÂM

DÜNYASININ AYRILMAZ BİR PARÇASIYIZ”

Rusya Müftüler Konseyi Başkanı Gaynuddin, 23 milyon Müslümanın yaşadığı Rusya ile İslâm dünyasının ilişkilerinin gelişmesinin dünyanın yararına olduğunu belirterek, “Sovyetler Birliği döneminde felç olan Rusya Müslümanları Sovyetlerin dağılmasının ardından rahatlamaya başladı. Rusya, İslâm dünyasının ayrılmaz bir parçasıdır” dedi.

Rusya, İslâm dünyasının ortağı

Rusya Devlet Başkanı Dimitri Medvedev’in Moskova Merkez Camii’ni ziyaret etmesinin ardından Rusya, İslâm dünyasına yönelik açılımlarına devam ediyor. Kremlin, 23 milyon Müslümanın yaşadığı ülkede İslâm dünyası ile kurulacak bağların Rusya’nın uluslar arası alanda gücünü arttıracağının farkında. Rusya Dışişleri Bakanlığı, Rusya Müftülüğü, Moskova Belediyesi ve İslâm Konferansı Örgütü birlikte “Rusya-İslâm Dünyası: İstikrar İçin Ortaklık” adlı konferans düzenledi. Moskova’da gerçekleşen binden fazla katılımcının yer aldığı uluslar arası konferansta Rusya-İslâm dünyası ilişkileri yeni bir boyuta taşındı.

Moskova Belediye Başkanı Yuri Lujkov kendisini ‘mücahid’ olarak tanımlarken, Liberal Demokrat Parti Başkanı Vladimir Jirinovski’nin konuşmasına ‘Besmele’ ile başlaması büyük alkış topladı. Rusya Müftüler Konseyi Başkanı Ravil Gaynuddin, Türkiye Diyanet İşleri Başkanı Ali Bardakoğlu, Moskova Belediye Başkanı Yuri Lujkov, Liberal Demokrat Parti Başkanı Vladimir Jirinovski, İnguşetya Cumhurbaşkanı Yunus-Bek Evkurov, Başkırdistan Cumhurbaşkanı Murtaza Rahimov, çok sayıda ülkeden müftü, din adamı ve siyasetçiler konferansa katıldı. Bediüzzaman Said Nursî Hazretlerinin yaşayan talebelerinden Mustafa Sungur da konferansa Devlet Başkanı Medvedev’in özel dâvetiyle katılanlar arasında yer aldı.

Kur’ân-ı Kerim okunması ile başlayan konferansa Rusya Devlet Başkanı Medvedev de bir tebrik mesajı gönderdi. Medvedev mesajında, katılımcılardan Rusya ve İslâm dünyasının sorunlu konularının ele alınmasını istedi. İslâmî geleneklerin korunması, din eğitiminin geliştirilmesi, diğer Müslüman topluluklarla birlikte etnik düşmanlık, ırkçılık ve diğer tehditlere karşı tedbir alınmasını isteyen Rusya lideri, “Milyonlarca Müslümanın yaşadığı günümüz Rusya’sında İslâm kültür eserlerini restore ediyor, yeni cami ve medreseler açıyoruz. İslâm dünyası ile sıkı ve çok boyutlu ilişkilerimizi artırmak istiyoruz.” temennisinde bulundu.

Rusya Müftüler Konseyi Başkanı Gaynuddin, Rusya ile İslâm dünyasının ilişkilerinin gelişmesinin bütün dünyanın yararına olduğunu kaydederek, “Sovyetler Birliği döneminde Rusya Müslümanları felç durumuna düştü. Rusya Başbakanı Vladimir Putin’in iktidara gelmesinin ardından Rusya Müslümanları rahatlamaya başladı. Rusya İslâm dünyasının ayrılmaz bir parçasıdır.” dedi.

JİRİNOVSKİ ‘BESMELE’ İLE BAŞLADI

Rusya Parlamentosu alt kanadı Duma Başkan Yardımcısı ve Liberal Demokrasi Partisi Başkanı Vladimir Jirinovski ise konuşmasına ‘Besmele’ çekerek başladı. Katılımcıların bu davranışa alkışlarla karşılık vermesi üzerine Jirinovski, “Ben kendim Kazakistan’da doğdum. Şarkiyat uzmanıyım. Konferansı çok güzel ve yararlı buluyorum. Ama başlıkta küçük bir düzeltme yapmak istiyorum. “Rusya-İslâm Dünyası” yerine, “Rusya, İslâm dünyasının bir parçası olsaydı harika olurdu. Bu gerçekten de böyle. Ülkemizin güney sınırı direkt İslâm dünyasına açılan bir pencere gibi.” ifadelerini kullandı. Rusya’nın İslâm dünyası ile hiçbir zaman sorunu olmadığına dikkat çeken Jirinovski tarihî bilgiler verdi: “Sovyetler Birliği ilk kurulduğunda, önce üç Müslüman ülkeyle, Türkiye, İran ve Afganistan’la ilişki kurdu. Batı ile değil. Ama bizim sorunumuz aynı. Rusya ve İslâm dünyasının zengin tabiî kaynakları Batı dünyasını korkutuyor. O yüzden başımıza belâ açıyorlar. Onlar bize demokrasiyi empoze etmeye çalışıyor. Ama kendileri Türk-Kürt, Sünnî-Şiî çatışmalarını körüklüyor, Kafkasya’da ortalığı karıştırıyorlar. Petrolümüz ve doğal gazımız olduğu sürece başımızın üstünde tehdit oluşturacaklar. Irak ve Afganistan’ın durumu ortada. Geriye İran kaldı. İsrail de artık saldırı kararı aldı.” dedi. Jirinovski, bazı Müslüman geleneklerini beğendiğini kaydederk, “İçkiye karşı amansız mücadele çok hoşuma gidiyor. Darısı ülkemizin başına” şeklinde konuştu.

26.09.2009


 

İRLANDA, LİZBON’A BU KEZ EVET DİYECEK

YENİ AB anayasası olarak tanımlanan Lizbon Anlaşmasını geçen yıl düzenlenen ilk referandumunda reddeden İrlanda’da, ikinci referandum öncesi yapılan kamuoyu yoklamaları halkın bu kez anlaşmaya olumlu yaklaştığını gösteriyor.

Irish Times’da yayımlanan kamuoyu yoklamasına göre, 2 Ekimde yapılacak referandumda halkın yüzde 48’inin “evet”, yüzde 33’ünün ise “hayır” deme yanlısı olduğu görüldü. Ankette belirsiz kalan yüzde 19 oranında oy dağıtıldığı zamansa “evet” diyenlerin oranının yüzde 59’a, “hayır” diyenlerin oranınınsa yüzde 41’e çıktığı belirtiliyor. İrlanda, 27 Avrupa Birliği üyesi arasında Lizbon Anlaşmasını halk oylamasına sunan tek ülke. İrlandalılar, Haziran 2008’de düzenlenen ilk referandumda Lizbon anlaşmasına hayır demişlerdi.

26.09.2009


 

Olayların faturası Uygurlara kesildi

Çin’in Sincan Uygur Özerk Bölgesi’nde Temmuz ayında yaklaşık 200 kişinin ölümüyle sonuçlanan olaylarla ilgili olarak 21 kişi hakkında cinayet ve kundakçılık suçlamasında bulunuldu.

Çin’in Şinhua haber ajansının bildirdiğine göre, savcılık Temmuz ayında çıkan olaylarla ilgili açılan 6 davada toplam 21 kişi hakkında suç duyurusunda bulundu. Suçlananlar arasında Han Çinlisi kişilerin de bulunmasına karşın çoğunluğun Uygurlardan oluştuğu belirtiliyor. Haberde, suçlanan kişilerin ne kadar sürelik bir hapis ya da ne tür bir cezayla karşı karşıya oldukları hakkında bilgi verilmedi. Polis, Sincan’ın başşehri Urumçi’de patlak veren olaylardan sonra yüzlerce kişinin gözaltına alındığını, 200 kişinin öldüğü olaylarda 1700 kişinin de yaralandığını açıklamıştı. Yetkililer de 83 kişinin tutuklandığını belirtmişti.

26.09.2009


 

The Economist: Yerleşim birimleri konusunda İsrail haksız

Bu haftakİ sayısında İsrail-Filistin sorununa geniş yer ayıran The Economist dergisi, İsrail’i sert bir şekilde eleştiren yorumlara yer verdi.

İsrail’in Filistin politikasını eleştiren The Economist, bölgede iki devletli bir çözüm üzerinde anlaşma sağlanması, sınırların ise 1967 öncesine göre şekillenmesi gerektiğini yazdı. Evlerinden ve topraklarından gönderilen Filistinlilere tazminat ödenmesi gerektiğine dikkat çeken The Economist, “Kudüs şehri iki devlet arasında paylaşılmalıdır. 1948 yılında topraklarından gönderilen Filistinlilerin kendi yurtlarına geri dönmelerine izin verilmelidir.” yorumunu yaptı. Dergide, İsrail yerleşim birimleri ve Filistinli mültecilerle ilgli şu görüşlere yer verildi: “İsrail, ABD ve uluslar arası toplumun himayesi altında büyük anlaşmaları görmezden geldi. Ama hiçbir Amerikan hükümeti İsrail’i yaptıklarından dolayı cezalandırmadı. Netanyahu’nun yerleşim birimleri konusundaki görüşleri ise sahte. Eğer yerleşimcilere daha fazla yer gerekiyorsa o zaman İsrail topraklarına gitsinler. Bunun için de maddî bir ihtiyaç olursa her halde ABD bunu temin eder.”

26.09.2009


 

İsrail ordusunda radikal Yahudilere karşı yeni birim

İsraİl ordusu, Batı Şeria’daki aşırı sağcı Yahudi yerleşimcilerin çıkardığı şiddet olaylarıyla mücadele amacıyla yeni bir birim oluşturdu.

Jerusalem Post gazetesinin haberine göre, ordunun Merkez Komutanlığı bünyesinde oluşturulan yeni güvenlik birimi, aşırı sağcı yerleşimcilerin çıkardığı olaylara hızla müdahale edilebilmesini ve yerleşimcilerle Filistinliler arasında şiddeti önlemeyi amaçlıyor. Aşırı sağcı yerleşimciler geçen hafta Batı Şeria’daki yasa dışı yerleşim oluşumu Havat Gilad’da İsrail askerlerine molotof kokteyli atmışlar, yine Havad Gilad ile Yitzhar yerleşimi yakınında güvenlik güçlerinin araçlarına zarar vermişlerdi.

26.09.2009


 

Ehud Olmert mahkemede

İsraİl’İn eski başbakanı Ehud Olmert, yolsuzluk iddiaları sebebiyle yargılanmaya başladı.

Duruşmadan önce “Buraya suçsuz olarak geldim ve öyle de çıkacağıma inanıyorum” diyen Olmert, seçim kampanyaları sırasında Amerikalı Yahudi iş adamı Moşe Talansky’den zarf içinde para almak, bazı seyahatleriyle ilgili sahte makbuzlar düzenlemek, dolandırıcılık, güveni kötüye kullanmak ve vergi kaçırmak gibi suçlardan yargılanıyor. Kudüs Bölge Mahkemesinde dün sabah başlayan ilk duruşmada, usûlle ilgili düzenlemeler ve savunmanın, duruşmanın gelecek Nisan başına ertelenmesiyle ilgili talepleri ele alındı. Yargıç, bir sonraki duruşmayı 22 Şubata erteledi.

26.09.2009

 
Sayfa Başı  Yazıcıya uyarla  Arkadaşıma gönder  Geri

Bütün haberler

Gazetemiz İmtiyaz Sahibi Mehmet Kutlular’ın STV Haber’deki programını izlemek için tıklayın.
Dergilerimize abone olmak için tıklayın.
Hava Durumu
Yeni Asya Gazetesi, Yeni Asya Medya Grubu Yayın Organıdır.