"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

İş müfettişinin raporuna en geç 1 ay içinde dâvâ açmalısınız

Ahmet ARICAN
22 Aralık 2011, Perşembe
SORU 1: Bir hafta önce işveren tarafından işten çıkarıldım. Çalıştığım süre zarfında hem fazla mesaim ve ücretimin bir kısmı verilmedi hem de sigortam eksik yatırıldı. İşten ayrılış tarihinden itibaren en geç bir ay içinde dâvâ açmam gerektiğini söylüyorlar. İş mahkemelerine dâvâ açmak için böyle bir süre şartı var mıdır?Ali YÜREKLİ / Ankara

CEVAP 1: İşten çıkan işçilerin işverenden alacakları kalmışsa, öncelikle Çalışma Bölge Müdürlüklerine şikâyette bulunmaları gerekmektedir. Yapılan şikâyetleri iş müfettişleri tarafından incelenen kişiler ve işverenlerle ilgili, iş müfettişince bir rapor düzenlenmektedir. İşte, hem işçiler hem işverenler iş müfettişinin yazdığı raporu kabul etmezler ise, en geç bir ay içinde iş mahkemelerine dâvâ açmak zorundadırlar. Bu süre, 4857 sayılı yasanın 92 ve 93'üncü maddelerine göre zorunlu bir süredir. Ancak, işyerinden çıkan veya çıkarılan işçinin, Çalışma Bölge Müdürlüklerine şikâyeti yoksa, dâvâ açmak için herhangi bir süre şartı yoktur. İstediği zaman dâvâ açabilir.

Doğumdan önce son defa SSK’lı (4/a) olmayanlar doğum borçlanması yapamaz

SORU 2: 1987 yılında ilk olarak SSK’lı çalışmaya başladım. 1998 yılında Bağ-Kur’lu oldum. Bağ-Kur’um 1999’da sona erdi. 2000 ve 2004 yıllarında doğum yaptım. Ben doğum borçlanması yapabilir miyim?  Sevda DEMİR / İstanbul
CEVAP 2: Doğum borçlanması, 5510 sayılı yasanın 41 inci maddesiyle 1 Ekim 2008’den itibaren kadın sigortalılara ilk defa getirilmiş bir hak ve imkândır. Doğum borçlanması yapabilmek için bazı önemli şartların varlığı gereklidir. Bu şartlar; 1) Doğumdan önce 4/a (SSK) kapsamında sigortalılığı olanlar, doğum borçlanması yapabilir. Yani, ilk defa 4/a kapsamında sigortalı olmazdan önce yapılan doğumlar için borçlanma yapılamaz. 2) Doğum yapmadan önce son sigortalılık statüsü 4/a kapsamında olanlar doğum borçlanması yapabilir. Meselâ, bayan A, 1990’da SSK sigortalılığı sona ermiş, 1992’de Bağ-Kur’a girmiştir. Bayan A, 1994’te doğum yapmıştır. Bayan A, doğumunu Bağ-Kur sigortalısı iken yaptığı için, 1994’teki doğumu için borçlanma yapamayacaktır. 3) Borçlanma tarihinde borçlanma yapacak kadının işsiz olmasının ya da 4/b (Bağ-Kur) veya 4/c (Emekli Sandığı) sigortalısı olmasının bir önemi olmadığı gibi, doğum yapılan tarihte kadının aktif sigortalı olup olmamasının da bir önemi bulunmamaktadır. Doğum borçlanması, ilk defa 1 Ekim 2008’den itibaren getirilmiş bir düzenleme olmakla birlikte, 1 Ekim 2008’den önce yapılan doğumlar için de borçlanma yapılıp hizmet olarak kazanılmaktadır. 4) Doğum borçlanmasına sebep olan çocuğun yaşaması gerekmektedir. Ancak borçlanma yapılan tarihte çocuğun yaşıyor olması gerekmemektedir. Borçlanılacak 2 yıllık süre içerisinde çocuk ne kadar yaşamış ise, o kadar borçlanılabilecektir. 5) Doğumdan önceki son sigortalılık türünün 4/b veya 4/c olması halinde doğum borçlanması yapılamamakta olup, 18 yaşından küçük kadınlar da doğum borçlanması yapabilmektedir. Bu sebeple, sizin doğumdan önceki son sigortalılığınız Bağ-Kur olduğu için SGK’ya doğum borçlanması yapamazsınız.

Resmî nikâhı olmayan eşe ölüm aylığı bağlanmaz

SORU 3: Eşimin ikinci karısıyım. Eşim bundan iki ay önce vefat etti. Bağ-Kur’lu olan eşimin aylığını birinci eşi yani resmî nikâhlı eşi alıyor. Benim de ölen eşimden olma iki çocuğum var. Kimlikte anneleri olarak benim adım gözüküyor. Acaba ben de ölen eşim üzerinden ölüm aylığı alabilir miyim?

CEVAP 3: 4721 sayılı Türk Medeni Kanununun 130'uncu maddesinde; “Yeniden evlenmek isteyen kimse, önceki evliliğinin sona ermiş olduğunu ispat etmek zorundadır.” hükmü ile 145'inci maddesinin 1'inci bendinde; “eşlerden birinin evlenme sırasında evli olması halinde evlenme mutlak butlanla batıldır.” hükmü bulunmaktadır. Medeni Kanundaki bu hükümler gereği, ülkemizde tek eşlilik esastır. Bu sebeple, resmî nikâhı olmayan eşe SGK tarafından ölüm aylığı bağlanmamaktadır. Ancak, ikinci eş mahkeme kanalıyla ölen kocanın karısı olduğunu ispatlarsa, ikinci eşe ölüm aylığı bağlanmaktadır. Asliye Hukuk Mahkemeleri, ikinci eşin evlenirken birinci eşten haberi olmadığı veya ölü gösterildiği gibi gerekçelerle, ikinci eşin ölen kocanın resmî eşi olduğuna karar vermektedirler.

NOT: Sorularınız için: [email protected] , [email protected]

Okunma Sayısı: 2995
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
  • ferdi deniz

    22.12.2011 00:00:00

    Ahmet beyin yazılarını sürekli takip ediyorum. Gazetede ise, her hafta perşembe günleri bu yazıları kesip saklıyorum. İleride bir gün lazım olur diye....

(*)

Namaz Vakitleri

  • İmsak

  • Güneş

  • Öğle

  • İkindi

  • Akşam

  • Yatsı