Millî Eğitim eski Bakanı Ömer Dinçer Habertürk’teki köşe yazısında, “Okullardaki müfredat ağır ve baskıcı, otoriter eğitimde özgür insan yetişmez.
“Yenilik yapamıyoruz, ABD veya Japonya’daki bir uzmanın aldığı yıllık patent sayısı ulusal patent sayımızdan fazla…
“Öğrenimin niteliğini ve niceliğini öğrencinin değil, müfredatın belirlediği bir sistem özgür, yenilikçi, ama aynı zamanda hüner ve hikmet sahibi insan yetiştiremez.” diye yazdı. (Habertürk/Yeni Asya, 20 Eylül 2016)
İktidardakiler ve yandaşları, “Bak, İmam-Hatip okulları şubeleri çoğaltıldı, bak, isteyen bayan polis başörtüsü takabilecek!” diye yutturmaya çalışıyor!
Yahu imam-hatipler iğdiş edilmiş, namaz-niyaz yok, ahlâk sıfırın altında…
“Sigara ve alkolden” sonra “uyuşturucu” gibi dehşetli kötü alışkanlık da ilkokullara indi!
“Bunlar 7-8, en fazla 11 yaşındalar. 3 TL’ye uyuşturucu bulabiliyorlar. Sokakta sigaraya sarılı esrarla dolaşıyorlar.
“7 yaşında uyuşturucu bağımlısı var.
“Okullarımızın çevresini kötü alışkanlıklar mafyası sarmış.
30 yılını eğitime vermiş olan öğretmen diyor ki:
“Hükümet, 1930-40’lı yılların çökmüş ve köhne eğitim sistemini, Kur’ân, siyer ve din dersi gibi dinî motiflerle süsleyerek servis yapıyor…
“Okullar da ahlâk bozma yeri, ahlâklı gelen çocuk, ahlâkı bozuk olarak mezun oluyor, nesillerimiz bozuldu yuvalar çökmek üzere, eğitim öğrencilerin insafına kalmış. Risale-i Nurlara kulak veriniz.
“İşin farkında olamayan halk, ‘baksana din eğitimi nereden nereye geldi’ şeklinde olaylara bakıyor.” (Osman Koyuncu/Yeni Asya/05 Mart 2015.)
Anne-babalar, amcalar, dayılar, teyzeler, halalar!
İsterseniz liseye, imam-hatibe giden çocuklarınızı, ister komşularınızın çocuklarını takip ediniz; isterseniz gidin öğretmenlere, idarecilere sorunuz!
Kendimizi ve biribirimizi aldatmayalım! Çocuklarımız elden gidiyor!..