"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Gölge etmeyin yeter!

Ali FERŞADOĞLU
13 Ekim 2015, Salı
Yeni Asya tezgâhından geçen ve katkılarıyla direkt yazar-çizer, hatip, ilim, fikir adamı olanlar!

Siz Yeni Asya’nın büyük katkılarıyla bu hale geldiğinizi vicdanen biliyorsunuz!

Karşılaştığım kadim dostlarımdan bazıları bunu apaçık ve kompleksiz olarak ifade ediyor!

Yeni Asya, bu milletin imanına, ibadetine, ahlakına, kültür hayatına, hak ve hürriyetlerine, demokrasiye ve size bukadar büyük katkılarda bulundu!

Kendi payıma helal-i hoş olsun!

Ancak, siz Yeni Asya’ya ne katkıda bulunuyorsunuz?

Vicdanınızın derinliklerinde katkı dürtüleri almıyor musunuz?

“Neden hiçbir siyasetle alâkaları olmayan ve yalnız iman ve Kur’ân cadde-i kübrâsında giden ve kendilerini ve vatandaşlarını idam-ı ebedîden ve haps-i münferitten kurtarmak için Kur’ân’ın hakikî tefsiri olan Risale-i Nur gibi gayet hak ve hakikat bir eseri okuyanlara”,1 okutanlara, anlamaya, anlatmaya çalışanlara katkıda bulunmuyorsunuz?  

“Sakın, sakın, dünya cereyanları, hususan siyaset cereyanları ve bilhassa harice bakan cereyanlar sizi tefrikaya atmasın. Karşınızda ittihat etmiş dalâlet fırkalarına karşı perişan etmesin. “Allah için sevmek, Allah için buğz etmek.”2 düstur-u Rahmanî yerine (el-iyazü billâh). Siyaset için sevmek, siyaset için buğz etmek.” düstur-u şeytanî hükmedip, melek gibi bir hakikat kardeşine adâvet ve elhannâs gibi bir siyaset arkadaşına muhabbet ve taraftarlıkla zulmüne rıza gösterip cinayetine manen şerik eylemesin.3

Yeni Asya’dan beslenip, sonradan İspanyol hastalığı gibi olan “dindar siyasal hastalığına” yakalananlara geçmiş olsun der; acil şifalar dileriz!

Yalnız ifrat edenlere: Katkıda bulunmuyorsunuz, gölge etmeyin ve tepkide bulunmayın; yeter!

Başka ihsan istemez!

Dipnotlar:

1-Bediüzzaman Said Nursî, Şualar, Yeni Asya Neşriyat, İstanbul, 1999, s. 256.

2-Buharî, Îmân: 1.

3-Bediüzzaman Said Nursî, Kastamonu Lahikası, Yeni Asya Neşriyat, İstanbul, 1999,  s. 88.

Okunma Sayısı: 1895
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
  • Muhammed Önder

    13.10.2015 19:27:07

    Bir garip rahatsızlıkta, kendi yakalandıkları müzmin rahatsızlığı görmek istemediklerinden, düştükleri durumu başkalarında varmış gibi vehamete kaplıma durumudur.. . Asıl tehlikeli olanda bu olsa gerek. . .

  • Garib Doğu

    13.10.2015 08:53:48

    İfrat edip bize saldıranlar,içine düştükleri vicdan azabından bir parça kurtulmak ve rahatlamak için,başkalarını suçlayıp,kendi günahlarına ortak etmeye çalışıyorlar.Bu bir çeşit psikolojik savunma mekanizmasıdır.Bununla birazcık nefsinizi rahatlatabilirsiniz ama bu asla sizi manevi mesuliyetten kurtarmaz. Omuzunuzdaki ağır vebali kaldırmaz.Halbuki bunu yapacaklarına,derin bir nefis ve vicdan muhasebesi yapıp,nerede hata yaptıklarını anlayıp,pişman olup,hatadan dönmek en sağlıklı yol, en faziletli ve ,erdemli davranıştır.Cenab-ı Hak,iz'an,idrak ve basiret versin.

(*)

Namaz Vakitleri

  • İmsak

  • Güneş

  • Öğle

  • İkindi

  • Akşam

  • Yatsı