“Tefsir iki kısımdır. Biri ibaresini izah eder, biri de hakikatlerini ispat eder. Nurlar bu ikinci kısım tefsirlerin en kuvvetlisi ve en kıymettarı olduğuna, yüz binler şahitler var. Ve Mısır, Şam ve Haremeyn-i Şerifeynin muhakkik âlimlerinin ve İstanbul ve sair yerlerin müdakkik hocalarının Nurlar’ı tasdik edip ilişmemeleri ve Said’in müddet-i hayatında mantıkî ve galibâne mücadele-i ilmiyesi, iddiacının bu isnat ve ithamını tekzip ve reddeder.”1
“Risale-i Nur bu zamanda en kuvvetli bir tefsir-i Kur’ânîdir.”2
“Risale-i Nur doğrudan doğruya Kur’ân’ın bâhir bir bürhânı ve kuvvetli bir tefsiri ve parlak bir lem’a-i i’câz-ı mânevîsi ve o bahrin bir reşhası ve o güneşin bir şuâı ve mâden-i ilm-i hakîkatten mülhem ve feyzinden gelen bir tercüme-i mâneviyesidir.”3
“Risale-i Nur Kur’ân’ın emsâlsiz bir tefsiridir.”4
“Risaletü’n-Nur’un, Kitab-ı Münzelin tam bir tefsiri ve mânâsı olduğunu”5
“Risale-i Nur, istikbâli de aydınlatan bir Kur’ ân tefsiridir.”6
“Kur’ân-ı Hakîmin sırr-ı i’câzıyla hakîki bir tefsiri olan Risâle-i Nur, bu dünyada bir mânevî Cehennemi, dalâlette gösterdiği gibi, îmanda dahi bu dünyada mânevî bir Cennet bulunduğunu ispat ediyor...”7
“Risale-i Nur, asrın idrakine hitap eden gayet kudsî bir tefsirdir. Kur’ân baştanbaşa Tevhid-i İlâhiyi ilân ediyor. Risale-i Nur da, İman-ı Billah’ı gösteren ve hakaik-ı imâniyeyi ders veren âyetleri tefsir ediyor.”8
“Doğrudan doğruya Kur’ân-ı Mu’cizü’l-Beyânın i’câz-ı mânevîsinden süzülen ve çıkan ve tevellüd eden Risale-i Nur… meşhur Mısır, Şam, Bağdat, Pakistan ve Diyanet Riyasetinin dairesinin uleması tasdikle, ‘Risale-i Nur doğrudan doğruya hakikî bir tefsir-i Kur’ânîdir ve Kur’ân’ın malı ve lemaatıdır’ dedikleri…”9
Dipnotlar:
1- Bediüzzaman, Şuâlar, s. 368. 2- Bediüzzaman, Şuâlar, s. 354. 3- Bediüzzaman, Şuâlar, s. 577. 4- Bediüzzaman, Sözler, s. 723. 5- Bediüzzaman, Şuâlar, s. 621 6- Bediüzzaman, Hizmet Rehberi, s. 23. 7- Bediüzzaman, Âyetü’l-Kübrâ, s. 192. 8- Bediüzzaman, İşaratü’l-İ’caz, s. 274. 9- Bediüzzaman, Emirdağ Lâhikası, s. 702.