"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Rüyalarla iş yapmak

Ali FERŞADOĞLU
06 Aralık 2016, Salı
Bazıları için rüya, bir pusuladır; hayatlarını rüyalarına göre yönlendirir. Acaba bir insan, özelikle mü’min, hayatının rotasını rüyalarla çizebilir mi?

Kimi insanlar rüyalarıyla kendilerine yön verir. Kimi rüyasını kendisi yorumlar, kimisi de bir ilim/fikir adamı veya maneviyatı güçlü zatlara rüyalarını tabir ettirir. 

Peygamberimiz (a.s.m.), “Biriniz hoşuna giden bir rüya görürse, dilerse onu anlatsın. Eğer hoşuna gitmeyen bir şey görürse, kimseye anlatmasın, kalkıp namaz kılsın”18 tavsiyesinde bulunur.

Rüyanın tabiri önemlidir. Bazı rüyalar, Kur’an tabiriyle “karışık ve anlaşılmaz”19 rüyalar sınıfındandır. Tabire değmiyor... 

Ayrıca tabir, hassas ve zor bir iştir. Çünkü uyanıkken insanların hareketlerinin psikososyal sebeplerine inip çözmekte zorlanırız. Dolayısıyla, hangi zamanda, hangi sebeple, hangi davranışların, hangi düşüncelerin rüyalarına yansıdığını tam olarak nasıl keşfedebiliriz ki?... Uyanık hallerini tam çözemediğimiz insanların düşüncelerinin yansımalarının püf noktalarını doğru olarak çözmek ne derece mümkün?

Buna binaen bilginlerimiz, “Rüya ile âmel edilmez” demişlerdir. Yani rüyada görülenlerle iş yapılmaz, onlar delil olamaz; onlar ölçü alınıp hüküm verilemez, demektir. 

Rüya görmemek elimizde değil. Ama istediğimiz rüyaları görmek için irademizi kullanabilir, kendimizi eğitebilir, olumluya şartlandırabilir, yönlendirebiliriz. 

İstihare (rüyaya niyetlenmek) nedir, nasıl yapılır?

İstihare, rüyada işaret almaktır. Tamamen ruhî bir telkin ve motivasyona dayanan ve uyku anındaki bir faaliyettir. Bir bir hususun hayırlı olup olmadığını rüyada görmeyi dileme ve kendini ona göre programlamadır. Yani bir meseleyi çözmeyi düşünür, arzularız. Onun hayırlı mı, hayırsız mı olduğunu öğrenmek için rüyada bir işaret almaya çalışırız. 

İstihareden kalbimizin safiyeti, temizliği, parlaklığı, niyetimizin halisiyeti, samimiyetimiz ve kendimizi öğrenmek istediğimiz meseleye konsantre ettiğimiz (fâni olduğumuz) derecede sonuç alırız. 

İstihareye, abdest alarak hazırlanırız. İki rekât namaz kılar, Allah’a hamd, şükür ve tespih ederiz. Dua ettikten sonra başka hiçbir işle meşgul olmadan ve konuşmadan yatar, kendimizi uykunun kollarına bırakırız. 

Neden başka işle uğraşmamak ve konuşmamak?... Çünkü ruhumuzu, beynimizi, hafızamızı ve duygularımızı ona programlıyoruz. Elektronik ve uzaktan kumandalı cihazımızı ayarlamak gibi bir işlemdir bu. Eğer konuşup başka düşünceler/işler/konuşmalar karıştırırsak, programın ayarlarıyla oynamış oluruz. O takdirde beklediğimiz şeyin sonucunu alamayabiliriz.

Okunma Sayısı: 2467
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
    (*)

    Namaz Vakitleri

    • İmsak

    • Güneş

    • Öğle

    • İkindi

    • Akşam

    • Yatsı