"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Gündemi sabote katakullisi

Cevher İLHAN
04 Mayıs 2024, Cumartesi
VAZİYET

Günlerdir pompalanan AKP Genel Başkanı Cumhurbaşkanı ile ana muhalefet partisi Genel Başkanı’nın görüşmesinin daha ilkinin “boş koltuk krizi”yle başlaması, “iktidar cephesi”nin “yeni anayasa” ya da “anayasa değişikliği” atraksiyonunun amacını ele veriyor.

Doğrusu, Meclis’teki 23 Nisan resepsiyonunda Özel’i çaya çağırıp “cumhur ittifakı”nın biri 0.54, diğeri 0.1 oy alan iki partinin genel başkanlarından sonraki sırada kanepeye “spontane” sıkışık olan oturtmasıyla düşülen durumun sinyalleri verilmişti.

Resepsiyona katılan SP, GP temsilcileri ile Deva P. Genel Başkanı’nın davet edilmeyip “cumhur ittifakı” yöneticilerinin yanısıra bir tek Özel’i davet eden partili Cumhurbaşkanı’nın -günlerdir konuşulmasına rağmen- misafirini bile bile “görüşme” değil “kabul” oldubittisine mâruz bırakması dikkatleri çekti.

Onca yoruma rağmen, sözkonusu “görüşme”de “yeni anayasa” konusunun “müzâkeresi” bir yana gündeme dahi gelmemesi, hiçbir açıklamanın yapılmamasının iktidar partisi yöneticilerince “belli bir mesâfenin alınması”na bağlanması iktidardakilerin “yeni anayasa tuzağı”na dair değerlendirmeleri haklı kılıyor.

Her ne kadar “üçüncü koltuğun” Cumhurbaşkanının “parti başkanı koltuğu” olduğu ve “telâfi edileceği” söylense de, daha baştan açığa çıkan bu vaziyet bile iktidar partisinin “yeni anayasa” söyleminin öncelikle başta ekonominin içine sürüklendiği ağır çöküş olmak üzere ülkenin gerçek gündeminin sabote katakullisi olduğu açığa çıkıyor. 

Ve 31 Mart seçimlerinde alınan büyük oy erimesinin perdelenmesi ve “tek adam rejimi”nin takviyesiyle Erdoğan’ın dördüncü kez Cumhurbaşkanlığının önünün açılması maksadını taşıdığı her haliyle sırıtıyor.

GARABET

“TRT ilkeli ve tarafsız”mış!

Tam da “yeni anayasa” tartışmaları devam ederken 60. yılını kutladığı “en kalbi duygularıyla selamladığı” TRT’ye medhiyeler dizen partili Cumhurbaşkanı’nın, AKP iktidarında,, “tek kişilik rejim”de her seçim ve referandumda fütûrsuzca “iktidar yanlısı” partizanca propagandanın başını çeken devlet kanalını “sorumlu ve tarafsız” diye övgüler dizmesi “pes!” dedirtiyor.

Görünen o ki iktidardakilere göre 14-28 Mayıs seçimlerinde diğer yanlı ve partizanca yayınlara ek olarak “cumhur ittifakı” adayına 58 saat canlı yayına“millet ittifakı” adayına sadece 52 dakika yer veren, 31 Mart seçimlerinde iktidar partisinin İstanbul adayına 29, Ankara adayına 17, İzmir adayına 26 dakika ayırmasına karşı muhalefet adayı rakiplerine bir saniye yer vermeyen devlet kananı, “kamu hizmeti yayıncılığının verdiği sorumluluğu gözetiyor”muş!

Saray ne isterse onu “çalıp söyleyen”, seçim sürecinde sadece bir gün içerisinde canlı yayınlar ve haber bültenlerinde AKP Genel Başkanıyla adaylarına 6 saat 35 dakika 22 saniye yer vermesine mukabil ana muhalefet Genel Başkanını gece yarısı sadece 67 saniye ekrana getiren ve seksen beş milyonun vergileriyle har vurup harman savuran kamu kurumu, “örnek yayıncılığı sürdürüyor”muş!

Son seçimde AKP Genel Başkanı’na 2952 dakika ayırırken, ana muhalefet Genel Başkanı’na 43 dakika veren TRT “örnek alınacak başarıyla gururlandırıyor”muş!

Anayasanın 133. maddesi ve 2954 sayılı Türkiye Radyo Televizyon Kanunu uyarınca tarafsız bir kamu tüzel kişiliğe sahip olması gereken, “kamuoyunun sağlıklı ve serbestçe oluşabilmesi için halkı ilgilendirecek konularda tek yönlü, taraf tutan yayın yapmamak ve bir siyasi partinin, grubun, çıkar çevresinin menfaatlerine âlet olmamak” zorunda olan; ve 6112 sayılı Radyo ve Televizyonların Kuruluş ve Yayın Hizmetleri Hakkında Kanunun seçim hukukuna dair “yayın ilkeleri”ne göre “seçimlerin âdil ve dürüst bir biçimde yapılması, adaylar arasında fırsat eşitliğiyle ve yayınların tarafsızlık, gerçeklik ve doğruluk ilkeleriyle yapılması”yla yükümlü olan TRT’nin göz göre göre iktidarın seçim kampanyasının bir parçası, parti propagandası âleti, aracı ve aparatı haline getirilen; iktidarla muhalefet arasında 78 kat haksızlıkla dayattığı yayın politikasıyla Sarayın ve iktidar partisinin borazanlığını yapmakla Anayasayı ve özellikle ‘kanunu’nu çiğneyen TRT “ilkeli habercilik anlayışıyla yayıncılık yapıyor”muş!

Ne diyelim TRT’nin şahidi meddahlığını yaptığı iktidardakiler olunca…

GÜNÜN SÖZÜ

 “Vatanı satmak…”

“Vatanı satmak, yüksek faizle, yüksek enflasyonla, ülke ve millet kaynaklarını satmakla olur…”

Recep Tayyip Erdoğan (Cumhurbaşkanı)2024

Okunma Sayısı: 1261
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
  • Demokrat

    4.5.2024 09:24:11

    Allah razı olsun ağabeyim. Israiliyat artığı ve gayeleri din ve dindarı hak,hukuk,adalet ve doğruluk anlayışını tahrip ederek her türlü yıkım muteahhitligi yapan bu dessas zihniyetten Rabbım bizleri,ümmet-i Muhammedi muhafaza eylesin.

(*)

Namaz Vakitleri

  • İmsak

  • Güneş

  • Öğle

  • İkindi

  • Akşam

  • Yatsı