Büyük bir heyecanla 22 Kasım 2017 sabahı yolculuk hazırlıklarımız başladı. Nevşehirli ablalarımızın ve kardeşlerimizin ise tatlı heyecanları, yoğun misafir hazırlıkları günler öncesinden başlamıştı. Yüreklerde coşku ile beklenen, kalpleri cuş-u huruşa; gönülleri ihtizaza getiren bir seyahat olacaktı. İttihad-ı İslâm konusunun da ele alınması hasebiyle yapılan en küçük hizmet dahi külliyet kesb edip bütün Müslümanların uhuvvetini, ittihadını, tesanüdünü sağlayıp, her bir mü’minin kuvve-i maneviyesini ziyadeleştirecekti. Evet, artık aynı dâvâya gönül vermiş, hizmet dairesindeki kardeşliğin âlem-i İslâm üzerindeki karanlıkları eritmesini umarak ve muhabbetimizin, uhuvvetimizin muhkemleşmesi için Nevşehir’deyiz.

Panoramik seyir tepesi: Uç hisar

Nevşehir Yeni Asya cemaati ile tanışıyoruz. Yoğun bir ilgi, heyecan, sevinç, coşku ve sürur görüyoruz musafaha anında. Ardından bizler için hazırlamış oldukları leziz taamları yerken samimiyet hızla yayılmaya devam ediyor. Ertesi gün güzel bir kahvaltıdan sonra Nevşehir turumuza başlıyoruz. Tabiî karlı havanın bizlere vermiş olduğu heyecanı da atlamamak gerek. İlk fotoğrafların çekildiği, alış verişin, keşiflerin ve tefekkürün başladığı adres ise Güvercinler Vadisi oldu. Sonraki durağımız Uç Hisar; kaya oyma evlerin, kalelerin bulunduğu bu yer Kapadokya’nın en güzel panoramik seyrinin yapıldığı tepeydi. Kapadokya bölgesinde benzersiz olan mantar formundaki peribacalarının bulunduğu Paşabağ Vadisi aynı zamanda Peribacası oluşumu ve gelişiminin de en iyi gözlenebildiği yerlerden birisi oldu. Toprağı sanata medar olmuş, çömleğiyle anılan, ortasından nehir geçen, su sesiyle şakıyan, taş köprünün bulunduğu Avanos ise bizleri etkiledi. Ürgüp Temenni Tepesi’ndeki seyir balkonuna geçtikten sonra bütün Ürgüp’ü görmek bizi tefekküre sevk etti. Son olarak tarihî Kurşunlu Camii’ne giderek, gezimizi sonlandırıp Nevşehir Yeni Asya Kültür Merkezi’nin yolunu tuttuk. Akşamında İzmir Yeni Asya Gazetesi Temsilcisi Hasan Şen’in paylaştığı ders, soru cevaplar ve hatıralarla gün sona erdi.

İhlâs Risalesi ve Lâhikalardan anekdotlar 

Cuma günü umumî cemaat dersinde Nurbanu Şen’in sunduğu tesanüd konusu ve akşamında paylaşılan, birbirine gücenmemek ve barışmak konuları İttihad-ı İslâm seminerine zemin hazırladı. Nur Talebeleri arasında en esaslı kuvvet ve istinad noktasının tesanüd olduğuna vurgu yapan Şen, bu kuvvetli tesanüdü gören avam-ı ehl-i imanın da kuvve-i maneviyesini temin edecek bir hakikati ibraz edeceğini söyledi. Sabahın erken saatinde başlayan kermes hazırlıklarının yanı sıra Kayseri, Aksaray, Malatya, Ankara ve Ürgüp’ten gelen misafirler ders salonunu doldurmaya başladı.

“Düzelirse âdem, düzelir âlem”

İttihad-ı İslâm hakkında olan seminer iki oturum şeklinde Nurbanu Şen tarafından sunuldu. Şen, “Düzelirse âdem, düzelir âlem” ifadesini kullandı. Seminerin ardından İzmir talebeleri hazırladığı ‘grup sıddık’ gösterisi ile program sona erdi. Şevk alıp şevk verdiren, uhuvvet ve muhabbetimizi pekiştiren, kalpte buruk hüznünü hissettiren bu program ve misillerini ve Nevşehirlilerin azim gayretini tebrik ediyoruz. Maddî manevî emeği geçen herkesten Allah razı olsun diyoruz. Gözlerimiz dolu, kalplerimizde ise İttihad neşesi ile İzmir yolunu tutarken, dilimizde duâmız; “Eyvah, eyvah! El’aman, el’aman! Ya Errahamerrahimin meded! Bizi muhafaza eyle. Bizi cin ve insi şeytanların şerrinden kurtar, kardeşlerimin kalplerini birbirine tam sadâkat ve muhabbet ve uhuvvet ve şefkatle doldur. Bizleri kıyamete kadar Risale-i Nur kisvesinde hakaik-ı imaniye ve esrar-ı Kur’âniye ile kemali ferah ve sevinçle meşgul eyle… Amin.”

Haber: Hesnanur Erdoğdu - İzmir