"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

İstanbul’un toprağı

Faruk ÇAKIR
10 Eylül 2023, Pazar
Türkiye’nin en büyük şehri olan İstanbul’daki sel manzaraları görenleri de duyanları da haklı olarak şaşırttı. Her yıl milyonlarca turist çeken ve dünyanın da sayılı şehirleri arasında yer alan İstanbul’da yaşananları anlamak, yorumlamak, izah etmek nasıl mümkün olur? “Akla gelmeyenlerin başa gelmesi” her halde budur.

5 Eylül 2023 Salı akşamı yaşanan felakette, Başakşehir ilçesindeki MASKO Mobilyacılar Sitesi en çok etkilenen yer olmuş. Elbette geçmişte de benzer felaketler yaşandı. Mesela, bir haber şöyle: “Dün Trakya’yı esir alan ve 7 cana mal olan felaket bugün İstanbul’u vurdu. Marmara Bölgesi, 17 Ağustos depreminden beri ilk kez bu boyutta bir felaket yaşıyor. (...) Tekstil Fabrikası’na servisle gelen 7 kadın çalışan bir anda sele kapıldı. İkitelli TIR parkında uyuyan 6 şoför uykularında can verdi. İkitelli ve Halkalı’da 8 ceset bulundu. (...) İki günde 31 can alan felaket havalimanına ulaşımı felç etti.” (hurriyet.com.tr, 9 Eylül 2009)

2009’da yaşanan “İkitelli sel felaketi”ne o gün şahit olmuştuk. Sonrasında yapılan ‘resmi’ açıklamalara göre o bölgede ‘dere’ yataklarına yapılan binaların yıkılacağı ya da yenilerine müsaade edilmeyeceği söylenmişti. Fakat her zaman olduğu gibi bu sözler unutuldu ve benzer hatalar hem İstanbul’da hem de Türkiye’nin her yerinde devam etti.

Tabii ki bunlar bir felaket. Ancak felaketlerden ibret ve ders almadığımız kesin. Aşırı yağmurun sadece bir bölgeye yağması ve mesela İstanbul’un ‘karşı yaka’sına hiç yağmur yağmaması hep bahsedilen ‘iklim değişikliği’nin bir göstergesi olabilir.

TMMOB Şehir Plancıları Odası İstanbul Şube Başkanı Doç. Dr. Pelin Pınar Giritlioğlu, afet gerçeğini anlatırken mega projelerle çevrenin giderek daha fazla tahrip edildiğine dikkat çekmiş. Sınırsız yapılaşmayı öngören anlayışa tepki gösteren Giritlioğlu, “Bugün selle, yarın depremle, öbür gün başka bir sorunla bunları yaşamaya devam edeceğiz” demiş. 

“İstanbul’da artık toprak yok” diyen Giritlioğlu şunları da söylemiş: “Afet toplanma alanları vardı. 99 depreminden sonra İstanbul deprem mastır planıyla tanımlanmış afet toplanma alanlarına, kent içindeki boşluklara, betonlaşmış rezidanslar yapıldı, alışveriş merkezleri yapıldı, özel sektörlere satıldı, devredildi ve kamunun elinden çıktı ve kentin nefes alacak, suyunu içecek, afet anında sığınacak hiçbir açıklıkta kalmadı.”

“İstanbul’da artık toprak yok”sa başka konuşulacak bir mesele olabilir mi?

Okunma Sayısı: 1140
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
    (*)

    Namaz Vakitleri

    • İmsak

    • Güneş

    • Öğle

    • İkindi

    • Akşam

    • Yatsı