"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Risale-i Nur’un farkı

Faruk ÇAKIR
07 Eylül 2023, Perşembe
Hayatı ve eserleri orta yerde olduğu halde, yine de yanlış tanıtılmak istenen bir âlim ve kitapları var: Bediüzzaman Said Nursî ve Risale-i Nur Külliyatı...

İslâma ve inançlara mesafeli olanların Risale-i Nur eserlerine ve Said Nursî’ye itiraz etmesi bir ölçüde anlaşılabilirse de, mütedeyyin insanların bu eserler ve müellifine karşı çıkmasını, en azından mesafeli durmasını anlamak mümkün değildir.

Ara sıra nükseden itirazlardan biri yakın zamanda yine tekrarlandı. Bir gazeteci, özetle Risale-i Nur eserlerinin faydalı olmadığını ileri sürüp temelsiz iddiaları dile getirdi. Temelsiz iddiaları tekrarlamaya gerek yok, ancak Risale-i Nur’a çok büyük haksızlık ettiğini görmek için işaret bakımından bazılarını özetle hatırlatmak icap eder.

Temelsiz iddiaların bir kısmı şöyle: “Müslümanların bugününe tek 1 lahza ve zerre faidesi olmayan,” “Risale’nin inşa ettiği tek bir öncü, (...) figür - insan - portre - model bulamazsınız”, “(bu eserleri) Türkiye - Müslümanlık - İslamcılık literatüründen çıkarmalıyız,” “Tek faydası olmadı Türkiye’ye.”

2023 Türkiye’sinde yaşananlara bakıp da Risale-i Nur hakkında bu derece temelsiz, yanlış, insafsız iddialar ileri sürülebilir mi? Milyonların imanını kurtarmış olan bu eserleri kim ‘faydasız’ diye damgalayabilir? Neye dayanarak ‘öncü figür-insan bulamazsınız’ denilebilir? Ve neye dayanarak Türkiye literatüründen çıkarmaya ahdedebilirsiniz? Nasıl olur da bu eserlerin Türkiye’ye faydası olmadı denilebilir?

Bu iddialar o kadar temelsiz ki, bunları ileri sürenlere sadece acınır. Ayrıca bu iddiaları yalanlamak ve bunlara itiraz etmek için yazmaya da gerek yok. Bu eserlerden istifade etmiş ve istifade etmeye devam eden milyonlarca kişi bu iddiaları fiilen tekzip etmiş olmuyor mu? Yurt içinde ve yurt dışında bu eserleri okuyan ve istifade eden milyonlarca kişi “Bu eserlerle biz hayatımızı kurtardık” demiş olmuyor mu?

Hiç kimse bu iddiaları dile getirenlere kızdığımızı zannetmesin. Belki, bu eserlerden istifade edenlerin daha gayretli çalışması gerektiği akla gelmiş olur. 

Türkiye’den ve dünyanın değişik ülkelerinden ilim adamlarının Risale-i Nur hakkındaki ilmî çalışmaları ortadayken böyle bir temelsiz iddiayla ortaya çıkmak ve kabul görmek mümkün olabilir mi? Hiç kimsenin bu eserlerle ilgili ‘övgü’sü olmamış olsa bile, bunları okuyanların ve istifade edenlerin şahitliği yetmez mi?

Risale-i Nur eserlerinin farkı ortadadır. Bu eserleri okuyanların ‘model’ olduklarına da yine hem Türkiye, hem dünya şahittir. Kur’ân tefsiri olan Risale-i Nur o kadar muhkemdir ki, değil bir “nasipsizin” iftirası; binlerce iftira bile bunu gölgelemeye yetmez. Hâzâ min fadli Rabbî.

Okunma Sayısı: 2041
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
  • ziya keskiner

    9.9.2023 01:28:21

    imanını kurtarmış milyonlara (!) dair çetele mi tuttunuz? buna dair elinizde belgeler mi var?

  • Zeliha

    8.9.2023 09:04:29

    İnşaallah okurlar tenkit için bile olsa istifade ederler. Yeni Asya ilgi alâka gösterdikçe onlarda hakikati görecektir inşaallah 🌹

  • S.topuz

    7.9.2023 23:12:08

    Üzülerek söylemek gerekir ki, denizdeki balıkların, denizin değer ve kıymetinin ne kadar büyük ve yüksek olduğunu bilemediği gibi, bizim insanlarımız, bilhassa bağzı dindar çevreler, bu Ahirzaman fitne ve dinsizlik ve imansızlık ve ahlaksızlık asrında, bir asra yakın, DECCALİZME ve SÜFYANİZME, Kominizme ve Dinsizlığe karşı, Bediüzzaman Hazretlerinin ve Risale-i Nur camiasının vermiş olduğu çetin ve çok zor mücadele, mücahede ve müdafaaları hep es geçiyor, belki de hasedlikten ve kıskançlıktan veya muarız olmakdan ileri geldiğini düşünüyorum. Ne demiş Atallar; "Meyveli ağaç her zaman taşlanır." "İnsan tanımadığı şeye düşmandır." Bir de çok az okuyan bir toplum olduğumuz için, Risale-i Nurları açıp bir defa olsun okuma zahmetini göstermeyenler, kulaktan dolma iftira ve aşağılamalarla hep saldırmaktalar maalesef. Allah c.c islah etsin cümlesini, Amiiin.

  • Necati

    7.9.2023 09:12:46

    Risale-i Nur eserlerini okuyarak kendi mesleklerini en iyi şekilde yapması gerektiğini öğrenen ve bu şekilde de yaşayarak bunu gösteren binlerce, prof. Doçent, doktor, öğretmen, idareci vs. Var ayrıca maalesef son yıllarda devlettin yüksek kademelerinde görev verilmese de, görevde olanlar bu görevlerinden uzaklaştırılmış olsalarda dürüst, kul hakkı yemeyen, rüşvete tenezzül etmeyen, dünya menfaati için dalkavukluk yapamayan binlerce Nur talebesi var. Yine yüzlerce hatta binlerce kitap yazarı, köşe yazarı, vs. var. Bütün bunları görmezden gelen kör gözlerin sahibi bilsin ki, Türkiye'de Risale-i Nur ve Nur talebeleri olmasa idi, Türkiye bundan çok daha kötü bir İran, Irak, Suriye Mısır gibi bir ülke olurdu.

  • Mehmet Türeli

    7.9.2023 03:06:05

    Risale-i Nur'u yok etmek isteyenler rezil olup yok oldular. Bu hezeyanı da özür dileyip tövbe etmezse yok olmaya mahkumdur.

(*)

Namaz Vakitleri

  • İmsak

  • Güneş

  • Öğle

  • İkindi

  • Akşam

  • Yatsı