Gazetemiz yazarlarından eğitimci Abdülbaki Çimiç, “Dine hizmet anlayışıyla siyaset yapma tarzı âlem-i İslâm’da büyük yaralar açtı ve bu anlayış dolayısıyla âlem-i İslâm büyük bedeller ödedi ve ödemektedir” dedi. Çimiç, İzmir’de, “Bediüzzaman Said Nursî’nin Üç Hayat Devresi” konulu bir seminer verdi.  Çevre il ve ilçelerden da katılımın yoğun olduğu seminer ilgiyle takip edildi. Abdülbaki Çimiç, konuşmasına, Üstad Bediüzzaman Hazretlerinin hayatının her üç devresinin de “İlâhî tasarruf” altında olduğunu, bizim esas itibariyle aradan çekilerek Bediüzzaman’ın mesajlarını kendi kitaplarından olduğu gibi paylaşmakla görevli bulunduğumuzu zikrederek başladı. Beşinci Şuâ’dan 19. Meseleyi okuyan Çimiç, “Büyük Mehdînin çok vazifeleri var. Ve siyaset âleminde, diyanet âleminde, saltanat âleminde, cihad âlemindeki çok dairelerde icraatları bulunmaktadır. Bediüzzaman Hazretleri Eski Said döneminde siyaset âleminde, İkinci Said döneminde diyanet âleminde ve Üçüncü Said döneminde de saltanat âleminde vazifeler yapmıştır. Her üç döneminde de asrımızda cihadın nasıl yapılacağını, dahilde kılıçların kınına girdiğini ve cihadın manevî olarak yapılması lâzım geldiğini ifade ederek cihad âleminin de anahtarının elinde bulunduğunu göstermiştir” ifadelerini kullandı.

Alem-i İslam'ın durumu

Bediüzzaman’ın âlem-i İslâm için siyasette, sosyal hayatta, cihad âleminde ve din hizmetlerinde yepyeni ufuklar açtığını ifade eden Çimiç, âlem-i İslâm’ın bu ufuklara muhtaç olduğunu, âlem-i İslâm’ın sosyal ve siyasî olarak bu gün çektiği sıkıntıların çözümünün Bediüzzaman’da bulunduğunu, esasen dine hizmet anlayışıyla siyaset yapma tarzının âlem-i İslâm’da büyük yaralar açtığını ve bu anlayışı dolayısıyla âlem-i İslâm’ın büyük bedeller ödediğini ve ödemekte olduğunu beyan etti. Çimiç, bu hasarlardan kurtulmanın tek çaresinin, asrımız problemlerine Kur’ân’dan çözümler sunan Bediüzzaman’ın kitaplarında bulunduğunu da vurguladı.

Haber Merkezi