"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Gazete ve dâvâ

İbrahim ERSOYLU
07 Eylül 2018, Cuma
Televizyon, radyo, gazete, dergi gibi her nevi iletişim araçlarına medya adı verildiği bilinmektedir.

Medyanın fikir ve düşüncelerin kamuoyuna tanıtılıp kabul ettirilmesindeki önemli fonksiyonu malûmdur. Günümüzde Tv’ler, sosyal medya denen WhatsApp, Facebook, twitter gibi internet araçları her ne kadar öne geçtiyse de, medyanın yazılı ve görsel kolu olan gazete, kitleleri etkilemedeki önemini sürdürmektedir. İman ve Kur’ân hizmeti yapan Risale-i Nur Cereyanı’nın bir medya ayağının olması önemli bir ihtiyaçtır. Günümüzde bu ihtiyacın Yeni Asya gazetesi tarafından karşılandığı bir gerçektir.

ÜSTAD GAZETELERİ DÂVÂSINA HİZMET ETTİRMİŞTİR

Ahir zamanın peygamber varisi Üstad Bediüzzaman Said Nursî’nin, yeni Said dönemi; basına Kemalist rejimin meddahlık vazifesi verildiği, farklı görüşlere müsaade edilmediği tek partili istibdat yönetim dönemi hariç, yaşadığı Eski Said ve Üçüncü Said hayat devrelerinde gazetelerle ilgilendiği bilinmektedir. O, fikir ve düşüncelerini Meşrûtiyet döneminde devrin öne çıkan büyük gazetelerinde makaleler yazarak neşrettiğini eserlerinden (Eski Said Eserleri) bilmekteyiz.

1950’de çok partili Demokratik döneme girilmesinden 1960’ta vefatına kadar geçen süreçte basına bigâne kalmamış, dönemin öne çıkan gazetelerini talebesi Zübeyir Gündüzalp’e aldırarak kendisine okumasını istemiş, oralarda çıkan müsbet haber ve makalelerin bir kısmını Külliyata dâhil etmiştir. (Tarihçe-i Hayat, Tahliller) Hayırlı yayın yapan gazete ve dergileri takdir ve tebrik etmiş, yıkıcı, Risale-i Nur’un aleyhine yayın yapan mevkutelere cevaplar yazıp göndermiştir.

YENİ ASYA’YI AĞABEYLER KURMUŞLARDIR

Üstadın vefatından sonra başta Zübeyir Ağabey olmak üzere Saff-ı Evvel Nur Talebeleri, basındaki boşluğu dolduracak bir gazete çıkarma arayışlarına girmişler, biri kapatılınca diğerinin başladığı haftalık olarak Zülfikar, Uhuvvet, İttihad Gazeteleri’ni yayınlamışlardır.

Haftalık gazete ihtiyaca tam cevap veremeyince Zübeyir Ağabey’in öncülüğünde Ağabeyler, istişare neticesinde “Yeni Asya” adıyla yeni günlük bir gazete yayınlanmasına karar vermişlerdir. Yeni Asya 21 Şubat 1970’te günlük olarak yayına başlamıştır. Zübeyir Ağabey, “Bu gazete bizim için adeta günlük bir lâhika mektubudur. Sadece Risale-i Nur’un imanî meselelerini okumak birlik ve beraberliğimizi yeteri kadar temin edemez. Üstadın siyasî ve sosyal olaylar ve yaşayış noktasındaki görüşlerinde, ölçülerinde de birleşmedikçe; onları Üstadın anladığı şekilde anlamadıkça birlik ve beraberliğimiz tam olmaz. Bunu da sağlayacak günlük gazetedir” (M. Kutlular, İşte Hayatım, s. 103.) demiştir. O zamandan bu yana 49 yıldan beri gazete, Risale-i Nur’un medyadaki dili olarak yayın hayatını sürdürmektedir.

GAZETE MÜSBET YAYINIYLA MANEVÎ CİHAD İFÂ ETMEKTEDİR

Gazete, müsbet yayın çizgisiyle; makale ve haberleriyle bizim ulaşamadığımız kamuoyuna, kişi ve makamlara, Üstad Bediüzzaman’ı ve Risale-i Nurlar’ı tanıtmakla aslında doğru İslâm’ı ve İslâm’a lâyık doğruluğu tebliğ etmiş olmaktadır. Onlara yöneltilen haksız hücumları püskürtmektedir. İdarecileri iyi icraatlarında tebrik, hatalı icraatlarında ikaz etmekte, makale ve araştırma yazılarıyla Risale-i Nur hakikatlerinin şerh ve izahını yapmakta, daire içinde doğum, vefat, şevke medar hizmet haberlerini yayınlamakla Nur Talebelerin iletişimlerini sağlayan muhabere vazife görmektedir. O, kıt imkânlarla ağır şartlarda yaptığı bu çok mühim yayınla büyük manevî bir cihad ifa etmiş olmaktadır. İnşallah onun idarecileri, yazarları, çalışanları ve okuyucuların hepsi, bu cihadın neticesinde hâsıl olan büyük sevaba ortak olmuş olmaktadır.

KRİZ ORTAMINDA GAZETEYE DAHA KUVVETLİ DESTEK VERMEK LÂZIMDIR

Ülkemizin yaşamakta olduğu ağır malî kriz, diğer basın organlarını etkilediği gibi Yeni Asya’yı da etkilemektedir. Ancak gazetenin daha canlı ayakta durması, sesinin daha gür çıkması için fedakâr okuyucularının biraz daha desteği gerekmektedir. Gazetenin fiyatı bir çay bedelidir. Günde iki arkadaşımıza birer çay ikram ettiğimizi farzederek bir tane alan, imkânlarını zorlayarak iki tane almalıdır. Kaldı ki ona verilen para Allah yolunda verilen sadaka-i makbule hükmündedir. Peygamber Efendimiz (asm), sadakanın belâyı defedeceğini bildirmektedir. (Heysemî, Mecmeu’z Zevaid,3/63) Allah yolunda yapılan harcamaların onlarca misliyle bereket suretinde başka bir şekilde ödeneceği Kur’ân’da geçmektedir. (Enfal, 60)

Elhasıl: Ekonomik krizin ağır şartlarında dâvâmızın gazetesine daha güçlü maddî bir destekle yardıma koşmak her fedakâr Nur Talebesi üzerinde bir vazifedir. Cenâb-ı Hak yardımcımız olsun. 

Okunma Sayısı: 1719
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
    (*)

    Namaz Vakitleri

    • İmsak

    • Güneş

    • Öğle

    • İkindi

    • Akşam

    • Yatsı