Süleyman Demirel Külliyesinin açılış günü için, çok önceden başka bir program yapmıştık.
İzmit ve Derince okurlarımızla bir araya gelecektik. Bu sebeple, İslamköy’deki törene katılamayacağımızı bildirdik.
Ve birkaç gün kala şu mesajı gönderdik:
“Nazik davetiniz için teşekkür ediyor; yarım asırlık süreçte ihtilâllerle diriltilmeye çalışılan istibdat zihniyetinin çıkardığı çetin engellere rağmen çok zor şartlarda büyük gayret ve fedakârlıklarla verilen ve Türkiye’nin bugünlere erişmesine unutulmaz katkıları olan bir demokrasi ve kalkınma mücadelesinin simgesi olarak, büyük İslam âlimi ve Kur’an müfessiri Bediüzzaman Said Nursî Hazretlerinin uzun yıllar yaşadığı ve ‘taşıyla toprağıyla mübarek’ dediği Isparta’nın İslamköy’ünde açılışını yapacağınız Süleyman Demirel Külliyesinin, her biri ayrı ve özel öneme sahip vazgeçilmez değerleri temsil eden Hacı Yahya Evi, Şehriban Hatun Camii, müze, arşiv, kütüphane, çeşme ve ormanı ile birlikte, ülkemiz için hayırlara vesile olmasını diliyor; selam ve saygılarımı sunuyorum.”
Sonrasında, Güniz Sokak’tan gelen ısrarlı davetlere muhatap olduk. “Bu mesaj mutlaka o gün orada olmanızı gerektirir” denildi.
Bunun üzerine İzmitli arkadaşlarımızla istişare edip tekrar bir değerlendirme yaptık ve oradaki buluşmayı tehir ederek İslamköy’de bulunmamızın uygun olacağında mutabık kalıp programı değiştirdik.
Demirel tören sonrasındaki görüşmemizde, katılamayacağımız bilgisi kendisine verildiğinde “Öyle şey olur mu?” dediğini söyledi, biz de “İşte buradayız” dedik, hal-hatır ve selamdan sonra “daha geniş görüşmek üzere” ayrıldık.
Programa dair izlenimlerimize gelince:
Şevket Demirel’in 20 senelik emeğiyle vücuda gelen külliye, temsil ettiği derin manalarla toplumun hizmetine sunulurken, aynı zamanda “46 demokratı” olarak anılan kitle için, yıllardır hasretini çektiği bir coşku ve heyecana da vesile oldu. Ve kasıtlı olarak unutturulmaya çalışılan bir misyonu yeniden hatırlatarak gündeme taşıdı.
Gerek külliyenin ana felsefesiyle, gerekse törenin bütününde verilen mesajlarla çelişen “M. Kemal güzellemeleri”ni hariç tutarak diyoruz ki:
Böyle bir buluşmaya özellikle demokrat kitlenin büyük ihtiyacı vardı. Öğle ve ikindi ezanlarıyla süslenip, külliyeye dahil Şehriban Hatun Camiini dolduran cemaatin dualarıyla feyizlenen, 1950’den bugünlere demokrat misyonun ülkeye kazandırdıklarının hatırlatılmasıyla hafızaları tazeleyen bu programın, ahrarların yeni bir şevk ve enerjiyle “dirilmesine” vesile olmasını diliyoruz.
tweet: Davutoğlu’na göre jandarma reformunda son durum: Kolluk görevinde yetki İçişleri’nde, askerî görevlerde TSK’nın parçası olarak kalmaya devam.