"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Tokat yemeye başladılar bile

Kâzım GÜLEÇYÜZ
09 Aralık 2017, Cumartesi
Haksızlık ve zulüm yapanların ve onlara alet olanların daha bu dünyada iken “tokat” yediklerini ve yiyeceklerini, öbür taraftaki hesabın ise ayrıca görüleceğini her fırsatta ifade edegeldik.

Bunun örneklerini de çok gördük.

Meselâ 28 Şubat zulümlerinde aktif rol almış olanların çoğu, fazla geçmeden İlâhî adaletin sillesini yediler. Bazı misalleri “İttihad’dan Yeni Asya’ya Risale-i Nur’un Medyadaki Dili” kitabımızda anlatılıyor.

O dönemdeki hukuksuzluklarda başı çekerken bunlara karşı mücadele veren Yeni Asya ile de uğraşmayı iş edinen savcı, hâkim, general ve siyasetçilerin âkıbetleri, bilhassa bugünkü süreçte de benzer rollere soyunan herkes için ibret dersleriyle dolu.

Nitekim bugünküler için de aynı İlâhî kanunun işlemeye başladığını görüyoruz.

Söz gelişi 17-25 Aralık ekseninde yürütülen ve nice masumun mağduriyetine yol açan hukuksuz operasyonlarda görev alan kimi yargı mensuplarının düştüğü durum.

Türkiye’de bütün safahatıyla izlenen yöntemlerle kapatıldıktan dört yıl sonra ABD’de tekrar açılan malûm davanın Rıza Sarraf ayağındaki gelişmelere bu gözle bakalım.

İktidar cenahının düne kadar “Cari açığı kapatan hayırsever işadamı” deyip ödüllendirdiği, “Vatandaşımızdır, hukukuna sahip çıkacağız” diyerek onun için ABD’ye iki kez nota verdiği, ama şimdi “itirafçı, şarlatan, casus, hain” diye yerden yere vurduğu Sarraf’ı vaktiyle tahliye eden ve diğer kararlarında da büyük haksızlıklara imza atan bir “hâkim” şimdi yeniden mercek altında yoğun eleştirilere hedef.

Sarraf davasının geldiği noktada adı yine gündeme gelen banka genel müdürünü o zaman serbest bırakmış olan diğer bir “hâkim”i de benzer bir sorgulama bekliyor. 

Ki, bu kişi aynı zamanda, geçen 1 Mart gecesi tek kaldığı evine erkek polislerin yaptığı bir baskınla gözaltına alınan Nur’a, üç gün sonra çıkarıldığı Sulh Ceza Hâkimliğinde ilk tutuklama kararını veren şahıs.

Evet, 17-25 Aralık’ı bir zulüm harekâtının çıkış noktası ve temel dayanağı olarak kullanan güruh, aynı dosya üzerinden gelen bir ters dalga ile tokat yemeye başlıyor.

Bu ters dalganın neler getirip kimlere kadar uzanacağını nasipse hep birlikte göreceğiz.

***

- 17-25 Aralık’ı bahane edip milat yaparak nice masumların hayatını karartanlar şimdi kendileri diken üstünde ve panik halinde. Etme bulma dünyası. Men dakka dukka. Çalma kapıyı, çalarlar kapını. Keser döner sap döner, bir gün gelir hesap döner. Hukuk herkese lâzım olur.

- İttihad buluşmalarımızın şimdiki durağı Trabzon. Yönetim Kurulu Başkanımız Ömer Yavuzyiğitoğlu ile bu akşam oradayız inşaallah. Bekliyoruz.

Okunma Sayısı: 17625
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
  • Habibe

    9.12.2017 22:51:39

    Babamla ne maceralar yaşadık değil mi anne dedi büyük oğlum Cemil..Evet oğlum dedim,yaşamaya da devam edeceksiniz inşallah...İçim yandı mi? Hayir.yanmak yeterli değil.içim kavruldu..Yüreğim eridi..Tükendim sanki..Oğulcugum; babasının ardından ölmüş gibi konuşuyordu. Buna yürek dayanir mi..oğlum 7 yaşında ve yaklaşık bir bucuk yıldır babasından ayrı uykuya daliyor.okulun ilk gününde de ayriydi, ilk kez fırına ekmek almaya gidebildiginde de..hasta olsa da düşüp cani yansa da.Ayrı..Hep ayrı..Şu sıralar dişi sallaniyor..Düşmek üzere..Dişi düşmeden verin şu yavruma babacığını.nolur sanki.bir buçuk senedir o içerde biz dışarda yeterince cezalandırılmadik mi.nolur Allah aşkına. .Allah aşkına. Allah...

  • Serman

    9.12.2017 21:03:51

    Bütün karmaşa ve hukuksuzluk bazı hakikatlerin setrelenmesi nedeniyledir.yoksa İslamiyette medar ı niza bir şey yoktur.Herşey Kanun u esasi olan Kuran ahkamıyla belirlenmiştir.Hadd i tecavüz eden haddi kazife uğrar.Bu düstura riayetsizlikten hayvanlar bile nasibini alır.Yol yakın iken kanun u esasiye somut delile dayanmayan veriken hukumlerden tepeden tırnağa nedamet etmeli.Bu işin dunyevi sonuçları bir yana Uhrevi mesuliyeti daha ziyadedir.Yoksa zaten Cenab ı Hak herkesin ne işlediğini gayet açık ve net görür,işitir ve bilir.Allah gafur ve Rahimdir.

  • g@L!p

    9.12.2017 12:50:00

    Allah hesap görenlerin en âdilidir.

  • Gündüz Alp

    9.12.2017 11:08:54

    Menfi ve menfaatçi siyasetin merhametsiz düsturlarıyla iş tutan, ona itaat ve biatle güvenerek -bilhassa- hak, hukuk ve adâleti kendi güç, otorite ve iktidarına alet yapanlar elbette ve elbette vakti, saati gelince bunun tokatını yiyeceklerdir. Zira Allah (cc) imhâl eder fakat ihmâl etmez. Bunca mazlumun bedduâsı zayi olmaz. Artık anlıyoruz ki, 17-25 Aralık tarihi, önceden projelendirilmiş gayri hukuki bir sürecin başlangıcıdır. Zulümlere kapı açan 15 Temmuz zalimâne darbe teşebbüsü de bu projenin hayata geçirilmesi için "lûtfedilmiş" bir bahanesidir. Artık mızrak çuvala sığmıyor. Yaşayan herkes daha pek çok yalanların "gün yüzüne" çıktığına şahit olacaktır. Ülkenin altını üstüne getiren bir ambargo tüccarının ABD mahkemesindeki ifadelerini ibretle takip ediyoruz. Dün "hayırsever" olan bu şahıs bugün "hain" konumunda. Demek Bediüzzaman Hazretlerinin "menfaat üzerine dönen siyaset canavardır" sözü tecessüm etmiş, bizler de onu ibretle seyrediyoruz.

  • Fatih

    9.12.2017 06:12:56

    Keşke azıcık düşünseler, kendilerini yaktıkları gibi nesillerinide ateşe atıyorlar, çoluk çocukları hep bu utancı taşıyacak ! çok yazık.

  • Ali Tam

    9.12.2017 01:41:09

    Yüzde 50 +'nin faturasi umumî sucortakligindan cok agir bir bedelle millete kesilecek maalesef! Musibetler felaketler mutlaka gelir dedigimiz icin gelmiyor bu. Biz görünen köy kilavuz istemez böyle gidisata cevap ancak böyle olur dedik.

(*)

Namaz Vakitleri

  • İmsak

  • Güneş

  • Öğle

  • İkindi

  • Akşam

  • Yatsı