"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Gençlikte okumak

Kübra ÖRNEK KORKMAZ
31 Mart 2018, Cumartesi 02:02
Okumak bir intisaptır, bir bağlılıktır.

Varlığın özünü bilerek, İlâhî kudreti görmektir. Varlık âlemi içindeki konumumuz, yaratılış gayemiz, insanı insan yapan değerler, okuyarak anlaşılır. İnsanı terakkiyata götüren birinci kural okumaktır. Çünkü insan, okudukça değer kazanıyor. İnsanın asıl vazifesi olan duâ ve tekemmüle götürecek güç, yine okumaktan geçiyor. Bilhassa gençlik dönemi, en fazla okumaya ihtiyaç duyulan dönemdir. Okuyamamaktan ve ferdi hareketlikten korkmamız gerektiğini söyleyen Zübeyir Gündüzalp, “Genç yaşta, gençlikten gelen fıtrî ahvalinden dolayı şahısta enaniyet bulunur, fakat okumakla geçer”1 diyor. Yani gençlikteki tüm sıkıntılar okuyarak aşılır. Zamanın tahribatından muhafaza olmak ve terakkiyata ulaşmak için okumak şart.

Okumak, ama neyi okumak? Sadece kitaplar okunmuyor.  Bizi   Allah’a götürecek her şeyi okumamız gerek. Başta kendimizi. Zira kendini bilen Rabbini bilir. Sonra büyük insan olan kâinatı. Rabbimiz eserleriyle, esmasıyla, her bir yere mektuplar koyarak  arkasındaki kudret kalemlerini görmemizi istiyor. Ve sonra, ilk emri “oku” olan   yüce Kitabımız Kur’ân’ı okuyup, hayatımıza nakşetmeliyiz. Onun mahiyetini anlamayıp yaşamadıktan sonra, okumakta bir şey ifade etmiyor. Demek O’nu anlayıp yaşamamızı sağlayacak eserlere de ihtiyaç var. İnsanın mahiyetini anlayarak, tahkiki iman kazandıracak bu zamanın dehşetli yaralarını en güzel bir şekilde saracak tefsirlere ihtiyacımız var. Risale-i Nur Külliyatı, bugün bu vazifeyi fazlasıyla yapıyor. Kâinattaki en küçük bir detayı bile okutarak, Allah hesabına bakıldığında her şeyin mana kazandığını söylüyor. Bediüzzaman Hazretleri insanın mahiyetinin okumakla anlaşılacağını şöyle ifade ediyor, “Ey kendini insan bilen insan! Kendini oku! Yoksa hayvan ve camid hükmünde insan olmak ihtimali var!”2 Evet insan okuyarak, kâinat üzerinde bir değer kazanıyor.

Toplumu düzene sokup,  emniyeti sağlamak için cehaletin ortadan kaldırılması gerekir. O da ilimle, okumakla olur. Burada gençlere büyük görev düşüyor. Çünkü gençlik en hareketli ve kuvvetli olduğumuz zamanlar. Umumun düzeni fertlerden geçtiği için, özellikle her bir gencin bu vazifeyi lâyıkıyla yapması gerekir. Zübeyir Gündüzalp, sağlam bir gençlik için Risale-i Nur gibi eserlerin okunması gerektiğini söylüyor,  “İmanlı, iradeli,       çalışkan ve müspet düşünceli istikamet  sahibi bir gençlik mi istiyorsunuz? Risale-i Nur’u okutunuz.” Böylelikle biz gençlere de rehber oluyor. 

Gençliğin muhafazası okumakla olur. Kuleönlü Mustafa Hulusi Ağabey,bu hususta gençlere sesleniyor,  “Eğer sesim erişseydi olanca kuvvetimle bağırarak, küre-i arzdaki gençlere diyecektim: Risaleleri ciddî okumak ve yazmak, yirmi sene medresede okumaktan fâiktir ve daha menfaatlidir.”3

Demek kalbi bozulmamış her bir genç dikkat ve teslimiyetle okuduğunda Âlem-i İslâmın bütün zulümatını dağıtacaktır. Çünkü asıl karanlık okumamaktır.

Dipnotlar:

1) Dâvâ Adamının Notları, 

Zübeyir Gündüzalp.

2) Sözler, s. 1121.

3) Barla Lâhikası, s. 99.

Okunma Sayısı: 1864
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
    (*)

    Namaz Vakitleri

    • İmsak

    • Güneş

    • Öğle

    • İkindi

    • Akşam

    • Yatsı