Demokrat Parti Genel Başkanı Gültekin Uysal, 28 Şubat yıldönümü dolayısıyla yazılı bir açıklama yaptı. Uysal, 19 sene önce darbeci zihniyetin bir kez daha yüzünü göstererek demokrasinin iç edildiğini söyledi.
Demokrat Parti Genel Başkanı Gültekin Uysal, açıklamasında şu görüşleri ifade etti:
19 sene önce bugün Türkiye’nin darbeler tarihine karanlık bir sayfa daha açılmıştır. 1960 yılından başlayarak milletin kararlarını dipçik zoruyla, paletlerin altında zapturapt altına almayı kendine dert edinmiş zihniyet, 19 sene evvel bir kez daha yüzünü göstermiş, demokrasiyi iç etmiştir.
28 Şubat mağduru olduğunu iddia edenler mağdur etmeye mazhar olmuşlardır.
Bu ne sendromu?
Bugün yaşananları, icraatlarını “demokrasi” diye adlandıran, icraat, plan ve projelerinin darbeci bir zihniyetin ürünü olduğunu kabule yanaşmayan iktidar ve AKP zihniyeti kronik bir rahatsızlık yaşamaktadır. Kendilerinin gerçekten mağdur olduğuna inanmamız halinde yaşadıkları rahatsızlık bizlere Stokholm Sendromu’nu hatırlatmaktadır. Zira kendilerini geçmişte “rehin” aldığını iddia ettikleri darbelere bugün en büyük yardımı kendileri yapmaktadır.
O gün muhtıra bugün “torba”
19 sene önce bir bildiri ile yapılanlar bugün mecliste yasalarla yapılmaktadır. 19 sene önce darbe bir muhtıra şeklinde gerçekleşmiş bugün ise “torba torba” hayatımıza girmiştir.
Bunlar da birilerini “PKK’dan daha tehlikeli” görmekte
Yine o günlerde toplumun bir kısmı müstesna ama mütedeyyin birçok kesimi irticai faaliyet içinde gören ve “PKK’dan daha tehlikeli” olarak bu kesime suç isnat eden zihniyet, bugün AKP içinde yeniden canlanmıştır. AKP dün darbecilerin yaptığını yapmakta ve bir kesimi “PKK’dan daha tehlikeli” olarak yaftalamaktadır.
Memleketi enkaza çevirdiler
Ülkenin her köşesinde yaşanlar düşünülünce, Sultanahmet, Suruç, Gar Saldırısı, Ankara’da iki hafta önce gerçekleşen saldırı, müsaade ettikleri terörün ülkenin doğusu ve güneydoğusunda ettikleri dahası milletin kayıpları düşünülünce ortada bir enkazın var olduğu doğrudur. Ancak kendileri enkazı kaldıran değil bu memleketi enkaza çeviren taraftır.
Ayrıca enkazdan para kazandıkları da bir gerçektir. Zira “bir lokma bir hırka” diyerek gelmişler ancak milyarlarca değişmişlerdir.
Acaba kendileri yürütme erkini mi paylaşmakta yoksa bahsettikleri enkazdan mütevellit “hafriyat” işi mi yapmaktadır?
Kendileri “yavru darbeci”dir
Hükümetin başı Erdoğan, ülkeyi germekten hiçbir zaman geri durmamıştır, görünen odur ki durmayacaktır. Üç sene evvel Gezi Parkı’nda yapılması planlanan yapılaşmaya karşı başlayan eylemlerde itidalle meseleyi yönetmek isteyenleri saf dışı bırakıp sokakları kaosa, ülkeyi güvensizliğe iten Erdoğan, bugün suhuletle halledilecek bir meseleyi yine kaşımıştır.
Artvin Cerattepe’de vatanını iktidarın ortak olduğu ranta, millete söven iş adamlarının hırsına açmamak için eylem yapan vatandaşları “yavru Gezici” diye tanımlayan Erdoğan 28 Şubat’ın yıldönümünde “yavru darbeci” gibi görünmektedir.
Haber Merkezi