CHP Genel Başkan Yardımcısı Gamze Taşçıer, “Ekonomideki bu durum, öyle bir toplumsal krize dönüşecek ki, toplumsal baskıyla bir erken seçime dönüşecek süreç öngörüyorum” dedi.
Seçim sonuçlarını değerlendiren CHP Genel Başkan Yardımcısı Gamze Taşçıer, başta Ankara ve İstanbul olmak üzere CHP’li belediyelerin gıda, et, doğalgaz yardımından kreş hizmetlerine kadar, dar gelirli kesimlerin “hayatlarına dokunan, ekonomik sıkıntılarının yükünü hafifleten” politikalarının seçmende karşılık bulduğunu söylüyor. Taşçıer, “Biz sahada da görüyorduk. CHP’ye hayatı boyunca oy vermeyen aldığımız öyle iller var ki...Yaşam tarzına ters gören anlayışın oyunu alabildiysek, doğru yoldayız demektir. Bunda da en önemli katkının partideki değişim ve özeleştiri yapılması olduğunu düşünüyorum” diyor. Taşçıer, AKP’nin, seçimi kaybetmemek için emeklilere zam yapmaktan kaçınmayacağını ancak “kasanın boş” olması nedeniyle artık bu olanağın elinde olmadığına da işaret ediyor.
Ekonomi çökmüş durumda
Şu anda “erken seçim çağrısı” gibi bir tartışması olmadığını belirten Taşçıer, yine de toplumsal baskının bunu zorlayabileceğini dile getiriyor: “Genel başkanımız yola çıktığında iddiası yüzde 25’lik cam tavandı. Şimdi CHP yarım asırdan sonra birinci parti oldu. Erken seçim sadece CHP’nin dillendirmesiyle olmaz. Cumhurbaşkanı, ‘4 yıllık seçimsiz bir süreç’ dedi. Anayasa’da erken seçimin koşulları belli. AKP de bu seçimin böyle olabileceğini öngörebilirdi ve zam yapabilirdi. Ama yapamadı çünkü ekonomi çökmüş durumda. Seçimlerden sonra iktidarın değişebileceğine olan inanç artık bu iktidarı tutmaya yetmeyecek. Ekonomideki bu durum, öyle bir toplumsal krize dönüşecek ki, bizim çağrımızla değil, toplumsal baskıyla bir erken seçime dönüşecek süreç öngörüyorum.”
Hiçbir siyasi parti bunun karşısında duramaz
BBC Türkçe’nin haberine göre, Aydın Milletvekili Bülent Tezcan, erken seçimin ancak toplumsal talep olması halinde gündeme gelebileceği görüşünde: “Üst üste seçimler halkı yorar. Halk sükunet içinde geçireceği bir dönem ister, sandığın mesajını bütün tarafların sindirilmesini bekler. Dolayısıyla biz bize verilen güvenin karşılığını göstereceğiz, bir hizmet dönemi olacak. Halk, iktidardan da, verilen ihtarın karşılığını verip vermediğini görecek. Onun için hemen bir seçim olmaz. Halktan seçimle ilgili bir talep yükselirse hiçbir siyasi parti bunun karşısında elbette duramaz.”
Haber Merkezi