"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Bir Mevlüt Saykı vardı...

Raşit YÜCEL
20 Ağustos 2017, Pazar 00:25
İnsan ne zaman hayata veda edeceğini bilemiyor.

Bilsek, bu bize azap olurdu.

En büyük Rahmet bu anlamda gaybı bilmemektir.

Bir Mevlüt Saykı vardı.

Şevk dolu, heyecan dolu, samimiyet dolu bir insandı.

Yılların Nur Talebesi idi.

2010 yılında Bursa’ya taşındığımda tanıdım onu.

Meğer o beni daha önce tanıyormuş.

Çorum’a geldiğimde bizim bürodan Yeni Asya’yı alırmış.

Bir umumî derste yan yana oturmuştuk Bursa’da.

Ben; “Tanışalım “dedim.

“Ben seni tanıyorum” dedi.

Bana yüz vermedi.

Sonra çarşı dershanesini açmıştık.

O sırada Mevlüt kardeşim korkunç bir kaza geçirmiş, arabası pert olmuştu.

İşyeri vardı, giyim mağazası.

Pazarlama yapıyordu.

Yıllarca bu mesleği yapmıştı.

Yıllarca çalışıp didindiği halde bir şey elde edememişti.

Hâlâ kiralık bir evde kalıyordu.

Tam bu esnada merhum Mehmet Gültekin kardeşim, Mevlüt kardeşimi bizim çarşı dershanesine getirdi onu.

Birdenbire birbirimize ısınmıştık.

İşyeri de yakın olduğu için her vakit namazlarında beraber olurduk.

Evlerimizde biri birine yakındı.

Tam bir kardeşlik haline bürünmüştük.

Gece gündüz beraberdik.

O Dünyaya sarıldıkça, Dünya ondan uzaklaşıyordu.

Bir çok iş ve meslek değiştirmişti.

Aradan aylar, hatta yıllar geçiyordu.

Tesbihatı ezberlemiş, Risaleleri susuz kalmış bağrı yanıklar gibi okuyordu.

Kur’ân’ı okuması da bu vesile ile gelişmişti.

Artık birinci işi hizmet olmuştu.

Yeni Asya’yı mahallesindeki kahvehanede arkadaşlarına okutuyor ve Risaleleri ve Üstad’ı anlatıyordu.

Mevlüt Saykı’nın hayatı düzene girmişti.

Yenge Hanım bir gün:

“Mevlüt ne oldu sanki kuzu gibi oldun?” diyordu.

Hemen her gün bir semt derslerine beraber gidiyorduk.

İlçe ve çevre il dersleri.

Çarşı dershanesinin daimî müdavimleri vardı:

“İhsan Paşalıoğlu, Kasım Ali Güngör, Mehmet Gültekin merhumlar...

Mahir, Said, Necdet, Ali Said Paşalıoğlu, Mustafa Hızlı, Necati Sevgin, Ragıp Doğan, Cesim ve Said Aydın, Musa Kocaalan, Halim Hoca, Rıfat Okyay, Dr. Orhan Kaşlıoğlu, Ramazan Oruç, Engin, Necdet Hoca, Mehmet Topuzoğlu ve daha sayısını ve ismini sayamadığım niceleri...

Ne güzel ve feyizli günlerdi.

Çorbamız her daim bulunurdu.

Mevlüt Saykı aşçımızdı.

Yarım saatte birkaç yemeği birden çıkarırdı.

Aradan yedi yıl geçmişti.

Mevlüt Saykı aniden hastalandı.

Kanserdi.

Mevlüt mert insandı.

Dâvâsına canını verecek derecede bir dâvâ adamı idi.

Aylar sürdü hastalığı.

Ben yaz aylarında Çorum’da olduğum için, telefonda en az haftada bir görüşüyorduk.

Hastalığının son safhaları idi.

Ve geçen yıl tam bu zamanlardı.

Son telefon görüşmemiz o zaman oldu.

“Deniz kenarına geldim, burası iyi geldi” dedi.

Birkaç gün sonra rahatsızlanmış Bursa’ya getirmişler.

Ve hayata veda etmişti Mevlüt Saykı…

Son altı yedi yılını dolu dolu geçirdi.

Ölümün bir hiçlik olmadığına inandığımız için teselli buluyoruz.

Mekânın Cennet olsun aziz kardeşim.

Biz hüsnü şehadetine şahit oluyoruz.

Cenâb-ı Hak rahmeti ile muamele etsin.

Yenge hanıma ve çocuklarına tekrar selâmlarımı ve teşekkürlerimi iletiyorum.

Onun hatırasına her zaman saygılı idiler.

Zaman geçse de hatıralarımız ve güzel günlerimizi unutmayacağız.

Çünkü, bizler nerede olursak olalım yine beraberiz.

Onu sevenlere binler selâmlar muhabbetler.

Okunma Sayısı: 2705
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
    (*)

    Namaz Vakitleri

    • İmsak

    • Güneş

    • Öğle

    • İkindi

    • Akşam

    • Yatsı