“Isparta Kahramanları”
Kendileri ne yüksek âlimdi, ne de eşraftan kimselerdi..
Amma, ”saffı evvellerden “ idiler.
Bediüzzaman Barla’ya nefyedilmeden önce, köydekilere tembih edilmişti..
“Kimse gelen zat ile irtibatlı olmayacak!”
Daha Bediüzzaman Barla’ya gelmeden, korku salınmıştı..
Yine böyle bir bahar günü tenezzühe çıkan Bediüzzaman, yağmurda ıslanmış evine dönerken, bir evin saçağında sohbet eden köylülere selâm vermiş ve cevap alamamıştı..
Sonra ilerledi…
Ayakkabısı delik olduğu için birisini eline almış giderken, “Sıddık Süleyman “ tabirine mazhar olan Süleyman peşinden gitti.
Arkasından bir kişinin geldiğini fark eden Bediüzzaman geriye döncü ve:
“Gel kardaşım !” dedi,
İşte Barla’da ilk muhatap “Sıddık Süleyman” oldu.
Arkasından daha niceleri geldi.
Sekiz yıl Barla’da kaldı.
O da kendisine Çam Dağı’nı mekân kabul etti.
Ve “Ben bu menzilleri Yıldız Sarayı’na değişmem.” dedi..
Daha sonra “Isparta Kahramanları” çoğalmaya başladı.
Kendileri Isparta’lı olmasalar da, o unvana mazhar oldular.
Yıllar yılları kovaladı.
Aradan yirmi yıl geçti, ama Bediüzzaman Isparta ve Barla’yı unutmadı.
Yıllar sonra teşrif ettiğinde, evinin önündeki çınar ağacına sarılarak hüngür hüngür ağladı.
Talebesi Bayram Yüksel’e:
“Kardeşim sen bu karyeyi (köyü) hakir görme, bu karye nurlanacak.” demişti.
Şimdi Barla...
Yılda beş milyona yakın Nur sevdalıların ziyaret ettiği mekân haline geldi.
İşte her yıl yapılan Isparta mevlitleri bu bakımdan önemli.
Nur Talebelerinin ruhaniyetlerinin ve Bediüzzamanın manen bulunduğu bir içtimadır bu.
İlk defa 1974 yılında katılmıştım bu mevlide.
Mümkün mertebe de her yıl katılıyorum.
İşte 14 Mayıs bu anlama geliyor.
Demokrat Misyon’un yıllarca bayraktarlığını yapan Demirel.
Bediüzzaman, böyle bir zatın ülkenin idaresinde bulunacağını haber vermişti..
“Nur postacısı Abdullah Çavuş’a verdiği notta şöyle diyordu:
“İslamköy’den bir adam çıkacak, bu devletin başına geçek, Kur’ân’a dayanırsa muvaffak olacak, Kur’ân’a dayanmaz ise atisi vahimdir.”
Demirelin Kur’ân’a muhalif hareketine şahit olmadık.
Bediüzzamana muhabbeti onda çok yüksekti.
Cumaya giden ilk başbakan olma cesaretini gösterdi.
Evet dostlar, herkesi böyle bu mevlide dâvet ediyoruz.
İçinde Bediüzzaman ve bir çok Nur Talebelerinin ruhaniyetinin bulunduğu bir dâvetten geri kalınır mı ?
Kucaklaşmaya bekliyoruz.