"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Gençler ve gençlik problemleri

Sebahattin YAŞAR
24 Aralık 2014, Çarşamba
En büyük problemlerimizden birisi, zihin yönetimidir. Onu yönetemediğimiz zaman, enerjimiz boşa harcanıyor.

Yani bir iş yaparken, zihnimiz de o işle mi meşgul? Yoksa bedenimizle bir iş yaparken, zihnimiz başka şeylere mi yöneliyor.

Danışmanlığını yaptığım Nur medresesinden bir gencimiz yanıma geldi ve ‘Hocam sizinle özel bir konu konuşacağım.’ dedi.

Ben de, hemen özel bir oturum hazırlayarak, onun rahat konuşabilmesinin ve kendini rahat ifade edebilmesinin şartlarını hazırladım.

Malûm, bazı şeyler ayaküstü konuşulmaz, konuşulsa da, netice alınmaz.

Gencimizin dediği şey şu: Gencimiz derslerine düzenli çalışıyor, günlük Risale okumalarını da ihmal etmiyor, ‘Namazlar da düzenli’ diyor.

Ama bir sorun var.

Nedir sorun dediğimizde, daha yeniye kadar okuduğumu rahat anlıyor, problem çözümlerini kolaylıklar yapıyor ve testlerde başarılı oluyordum. Şimdiler de ise bir şey oldu ve ben okuduğumu tam anlayamadığımı, kafamı bir konuya tam veremediğimi düşünüyorum. Zaten hazırlık dershanesindeki aldığım sonuçlar da bunu gösteriyor. Hatta manevî olarak da rahat değilim. İbadetlerimdeki zevk de kayboldu. Ne olmuş olabilir, ne yapmalıyım?

Görüldüğü üzere soru(n) açık.

Durum onu gösteriyor ki, bir yerlerde bir kaçak var. Ama bu kaçağı da en iyi tesbit edebilecek olan yine yaşayandır. Belki dışarıdaki kişi rehberlik yapacaktır.

Gencimizle epeyce konuştuk. Ona bir takım sorular sordum, cevaplar aldım. Aslında sorularla birlikte gelen cevaplar da, ‘Dün neler var idi de başarılı olundu, bugün dünden farklı olarak neler eksildi de başarı düştü.’ Yani üç beş soru ile sonuca gencimizle birlikte ulaştık. Gencimizin sorduğumuz sorulara samimiyetle cevaplar vermesi elbette işi kolaylaştırdı.

Netice itibariyle, geldiğimiz sonuç; gencimizin çalıştığı konular artmış. Önceki konularla sınavlardan başarı alırken, konular artınca haliyle çalışmanın da performansın da artması gerekiyordu, bu olmamış. Yani o aynı tempo ile artan konulara baş etmeye kalkmış. Tabiî sonuç olumsuz.

Bizim asıl peşinde olduğumuz bu değil.

Gencimizin çalışma enerjisinin yüzde kırka yakını okul, dershane gibi konulara sarfedilmiyor. Onu keşfettik.

Kız arkadaşı veya erkek arkadaşı konusu bugünün gençliğinin ciddî bir enerji kaybı. Yani pek çoğunun da ilgileri hep gelip geçici. Yani bir hafta önce konuştuğunuzda ‘Artık onsuz bir hayat düşünemiyorum’ diyen gencimiz, bir hafta sonra, ‘Allah kahretsin, iyi ki kurtuldum.’ diyor. 

Ama bunu anlamak da bazen epey bir zaman alıyor.

Seminerlerimizde ele aldığımız ‘mahremiyet eğitimi’ konusu bu gibi problemlerde işimizi kolaylaştırıyor.

Yani zihni, yüzde otuz performansla çalışan bir gencimiz haliyle yine iyi de sonuçlar almış. Onun için zihnin kaçta kaçı ne ile meşgul bunu bulduk. Hatta bazen evinde masada çalışırken dahi, zihni toparlamak ve eve getirebilmek çok kolay olmuyormuş. O zaman masada ders çalışan o olmuyor.

Gençler ele alınan konuyu mantıklı bulduklarında yani ikna olduklarında anında adım atabiliyorlar. Nitekim gencimizle konuşurken ele aldığımız konular ve sorduğumuz soruların cevaplarında sanki vücuduna batırılmış bir şeyin vücuttan çıkarılışı gibi bir rahatlama hissediliyordu.

Nitekim gencimizin gündemimizi kapatırken kurduğu cümle dikkat çekici idi: ‘Ağabey, sanki vücudumu acıtan bir iğneyi çıkardım. Çok teşekkür ederim.’

Tabiî bir şeyleri dünyamdan sildim, çıkardım derken bu çok da kolay olmuyor. Belki de onun için kişi dünyasına bir şey girmeden önce dikkat edilmelidir. Bazı şeylere kolay giriliyor, ama kolay kolay çıkılamıyor.

Evet, görüntüde masada ders çalışıyorsunuz, ama kim bilir o saatlerde ne işler hallediyorsunuz. Enerjiyi toparlayabilmek ve yönetebilmek çok önemlidir. 

Yani ne geçmişte yaşamak ne de gelecekte, hayatın kendisi ‘şimdi’dir. 

Zihni dağıtmayalım lütfen.

Okunma Sayısı: 1205
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
    (*)

    Namaz Vakitleri

    • İmsak

    • Güneş

    • Öğle

    • İkindi

    • Akşam

    • Yatsı