"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

İnanmak, insanı tedavi ediyor

Sebahattin YAŞAR
18 Kasım 2015, Çarşamba
Hastalanınca, hayatın rengi değişiveriyor, adeta her şey ‘hasta’lanıyor. İnsanın aldığı-verdiği nefes, bakışları, yürüyüşü, kurduğu cümleler ve ruh hali hastalanıyor.

İklim değişikliği gibi, her şey bir anda farklı bir mevsime giriyor.

Sınıfa derse girdiğimde, önce öğrencilerimi şöyle bir gözlemliyorum. ‘Sınıfta ne var, ne yok, havalar nasıl’ bir kokluyorum, ona göre derse giriyorum. 

Neticede genç dünyalara hitap ediyorsunuz. Onların dünyalarına girmeden verilecek dersin bir etkisi yok.

Bu derste de öyle oldu, öğrencimin duruşu dikkatimi çekti. Geçen hafta hayat dolu olan bu çocukta bu hafta bir solgunluk, bir durgunluk vardı. Az önce önündeki masaya kapandı ve öylece epeyce durdu, sanki ağlıyordu. Bazen bana bakıyordu, ama kesinlikle beni değil, kendi içindeki güçlü sesi dinliyordu.

Neyse, ‘olur böyle şeyler’ dedim ve dersime devam ettim. Ama içimden pek çok cümle gelip geçiyordu. Ara ara gözlerime takılıyor ve onunla ilgili içimden, ‘Bu çocuğa ne oldu?’ gibi merak cümleleri kuruyordum. 

Bir taraftan da derse devam ediyordum. Ama ara ara yine yolum kesiliyordu. Gence gözüm takılıyor ve gencin mimiklerinde bir hareketlenme, bir dalgalanma gözlemliyordum.

Onun iç dünyasında yaşadığı hadiselerin dalgası benim sahile vuruyordu.

Dersin başında zihnime aldığım gencin görüntüsü, dersin sonuna yaklaştığımızda ciddî bir değişikliğe uğramıştı. Başlangıçta kaşları çatık, gerilimde olan genç, şimdi mücadeleyi kazanmış olmalı idi ki, gülümsüyordu.

Sınıfta, yapayalnızdı, ama derin bir kalabalık içindeydi sanki.

Dersimiz bitti.

Ders sonrası, onu da korkutmadan, ürkütmeden, ‘Birlikte bir çay içelim mi?’ diye teklif edince, önce şaşırdı ve ‘Büyük şeref hocam’ dedi.

Kafeteryaya indik. Zaten hoca-öğrenci, kafeteryaya, birlikte, omuz omuza, konuşarak yürümek ayrı bir hava oluşturdu, yani yetti. Hoş-beş, hal-hatır sohbetler her iki taraf için de ne büyük bir hoşluk hali, manevî iyilik hali oldu.

‘Ne oldu’ dedim, ‘Ders esnasında, dersin dışında ne çok işler gördün.’

Şaşırdı. O, yalnız yolculuğunda kendini birileri görmüş gibi hissetti.

‘Fark ettiniz mi hocam?!’ dedi.

‘Kaçmaz bizden’ dedim.

Biraz bir sessizlikten sonra genç, başını önüne eğip konuşmaya başladı:

‘Hocam, oda arkadaşımdı, hastaydı. Henüz yirmili yaşlarda, önceki gün vefat etti. Sınavlara gelecek diye bekliyorduk. Meğer daha büyük sınavlarda imiş. Onun etkisindeyim. Hocam, bambaşka bir adamdı. Hayat doluydu. Sevgi doluydu.’ 

‘Hocam, geçenlerde bize bir ders okumuştu. Sanki uzak bir yerlere gideceğinden, orasının güzelliğinden bahsediyordu. Allah ona gideceği yeri sevdirmişti. Cennetten çok bahsederdi. Cennetten bahsederken yüzü gülerdi, sözü gülerdi, mimikleri gülerdi ve o anlarda sanki sözü tesirli, yetmişinde bir ihtiyar konuşuyor gibi oluyordu. Şimdi orada işte… Cennette, sevdiği yerde.’

Ölümün hepsi acı, ama bir üniversiteli gencin ölümü daha bir etkileyici ve acıtıcı oluyordu. Bir gencin, vefat eden arkadaşı ardından gözyaşları daha bir etkileyiciydi. Birlikte ağladık. Aynı duyguları paylaşmanın tadını aldık.

Onu da rahatlatan, acısını, sızısını dindiren, manen iyileştiren arkadaşının ona yaptığı dersteki gibi ‘Cennet’ oluyordu. 

Cennet düşüncesi insana iyi geliyordu, gülümsetiyordu.

Ölümü başla türlü nasıl sevimli görebilirsiniz ki.

İyi ki Hayatı Veren’e ve öldükten sonraki vereceği hayata inanıyoruz.

İnsanı ancak bu iyileştiriyor.

İnanmak, insanı manen tedavi ediyor.

Okunma Sayısı: 1723
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
    (*)

    Namaz Vakitleri

    • İmsak

    • Güneş

    • Öğle

    • İkindi

    • Akşam

    • Yatsı