Kevser Yılmaz: “Sütünü sağarak dondurucuda üç yıl bekleten kadın bu sütünü bir bebeğe içirmesiyle sütannelik oluşur mu? Bir de prematüre doğmuş bir bebeği emzirme yılı doğduğu günden itibaren iki yıl mıdır yoksa eksik doğduğu gün kadar mı tamamlatılır?”
Süt bozulmamışsa, süt değerlerinden bir şey kaybetmemişse, süt doyurucu özelliğini korumuşsa elbette sütannelik olur. Çünkü süt kendi sütüdür.
Bebeğin emzirme süresi ile ilgili mecburî bir süre yoktur. İki yıllık süre sadece tavsiye edilen süredir. Erken doğmuş olsa da, olmasa da, bebeğin ne kadar ihtiyacı varsa, anne de emzirebiliyorsa dilediği kadar emzirebilir.
Sütanne olma süresi ise, evet, doğduğu günden itibaren iki yıldır.
İSTİHARE ÂDÂBI
Eskişehir’den Deniz Göksel: “Evlenmeyi düşündüğüm biri var. İstihareye yattım. İlk gece annem de yattı. İkimiz de bir şey görmedik. İkinci gün bir tek ben yattım, ama hayal olarak kırmızı bir araba, boş dükkân, gri bir araba ablamı ve ablamın dayısını gördüm. Kafam çok karıştı ve gece boyunca ikinci yattım. Bir şey anlamadım. Nasıl yorumlayayım?”
1- İstihare yapmak, kehanette bulunmak demek değildir. İstihareyi böyle anlamak dinî bir yaklaşım da değildir. Geleceği görme muradı ile istihare yapılmaz. Yapılsa da doğru sonuç vermez. İstihare, girişilen bir işte Allah’tan hayır umduğumuzu ifade etmek için yapılır. İstiharede, hayırlı olana gönlümüzü yatıştırması için Allah’a duâ ederiz.
2- Sünnete göre, evleneceğimiz kişiyi tercih sebeplerinden önemli olanları: 1- Dindar olması, 2- Huy güzelliğine sahip olması, 3- Bize denk olması ve 4- Onunla evlenmeye hür irademizle karar vermiş olmamızdır, yani onu beğenmemizdir.
3- Temelde bu şartlar varsa; artık Allah’tan hayır umulur, hayır istenir, Allah’a tevekkül edilir ve gerekli adımlar atılır. Tevhid inancı bunu gerektirir.
4- İstiharenin özünde, Allah’tan hayır ummak vardır. Yoksa geleceği görme isteği yoktur. Geleceği görmek bize hayır getirmez. Bunu baştan kabul etmeliyiz. Geleceği ilmek ilmek biz örüyoruz ve bu örgümüzü Allah’a olan tevekkülümüzle kaynaştırıyoruz. Gerekli şartları yerine getirdikten sonra gelecek hususunda Allah’a güveneceğiz. İşte gerçek istihare budur. Yoksa “evham ve vesveselerimizi” tahrik edecek hiçbir şey istihare değildir.
5- Siz seçiminizi Allah için yapmışsınız. Gelecek hususunda da Allah’a itimat edin ve hayrı yalnız Allah’tan bekleyin. Allah seçiminizi mübarek kılsın. Amin.
HAKTA SEBATTA İYİ ÖRNEK
Azerbaycan’dan İlkin İskenderov: “Reklâm işinde bana sigara veya içkinin reklâmını yapmayı teklif etseler, ben de yapmasam; ancak o reklâmı yanımda çalışan imanı zayıf bir arkadaşıma verseler ki şu reklâmı sen yap diye. Böyle bir durumda kardeşime günah gelmemesi için bu işi yapsam doğru olur mu? Yoksa her insan kendi yaptığından mı mesuldür?”
Temelde her insan kendi yaptığından mesuldür. Bir diğer husus da, sizin yapmama sebebiniz ve duruşunuz ona ders verecek niteliktedir. Siz yapmadığınız reklâmı niçin yapmadığınızı açıklarsınız ve hakta sebat edersiniz. Yanınızda çalışan kişi sizin hakta sebat eden duruşunuzu bu gün olmazsa yarın inşallah örnek alır. Neticede ona da güzel örnek olursunuz. Bu güzel örnekli duruşunuzdan dolayı da inşallah hakta sebat etmek ve hakkı doğru temsil etmek sevabı alırsınız.
DÜNYA KAPILARININ KAPANMASI
İstanbul’dan Naime Kuruoğlu: “Dünya kapılarının üzerine kapanması ne demektir?”
Dünya kapılarının ve sebeplerinin kapanması dünyadan istifadenin sınırlanması veya sona ermesi demektir. İnsan dünyadan Cenâb-ı Allah müsaade ettiği kadar istifade edebilir. Cenâb-ı Allah’ın müsaade etmediği kapılar ve sebepler kapalıdır. Bu yüzden umduğumuz kapıların açılması için çalışmak ve duâ etmek iyidir; ama çalışıp duâ ederken tevekkül etmeyi de elden bırakmamak gerekir.
Dünya kapılarının kapanması ahiret kapılarının açılmasına vesile oluyorsa bu iyidir.
GÜNÜN DUÂSI
Ey bütün canların merhamet edicisi! Ey bütün çaresizlerin yardımcısı! Ey bütün ayıplıların örtücüsü! Ey bütün hayır kapılarını açan Allah’ım! Bahtımızı hayra aç! İşlerimizi hayırlara çıkar! Bizi günahlardan hıfz eyle! Dünyada ve ahirette üzerimizden yardımını esirgeme! Âmin.