Dünya

Gözler İran’da

İran’da bugün yapılacak 10. dönem cumhurbaşkanı seçimi için yaklaşık 46,2 milyon kayıtlı seçmen oy kullanabilecek. Anketlere göre, yarış muhafazakâr Mahmud Ahmedinejad ve reformcu Mir Hüseyin Musevî arasında geçecek.

İran’ın seçimi

İran’da bugün 10. dönem cumhurbaşkanı seçimi için sandık başına gidiyor. İçişleri Bakanlığının açıklamasına göre, ülke genelinde seçim güvenliğini sağlamak için 200 bin polis görev yapacak. Yaklaşık 46,2 milyon kayıtlı seçmen, bugün saat 08.00-18.00 arasında 45.713 sandıkta oy kullanabilecek. İhtiyaç halinde oy verme süresi uzatılabilecek. Yurt dışında yaşayan İranlılar ise, aralarında Türkiye’nin de bulunduğu 130 ülkede kurulacak sandıklarda oy kullanabilecek. Nihaî seçim sonuçlarının, sandıkların kapanmasından 24 saat sonra açıklanması bekleniyor. Yüzde 50’nin üzerinde oy alan aday seçimi kazanmış sayılacak. Bu orana ulaşılamaması durumunda en çok oy alan iki aday, 19 Haziranda yapılacak ikinci turda yarışacak. Adayların televizyondaki tartışma programlarının yanı sıra seçim programlarını tanıtan belgesellerin yayımlanması ve iki hafta boyunca yürütülen kampanyaların seçime katılımı önemli oranda arttırması bekleniyor. Anketlere göre, muhafazakâr Mahmud Ahmedinejad ve reformcu Mir Hüseyin Musavi seçimin favorileri olarak görülüyor. Diğer adaylardan reformcu Mehdi Kerrubi ve muhafazakâr Muhsin Rızai’ye pek şans tanınmıyor.

AHMEDİNEJAD’IN EN GÜÇLÜ RAKİBİ: MUSAVİ

1941 doğumlu Mir Hüseyin Musavi İran İslâm Cumhuriyeti’nin beşinci ve son başbakanı. Haziran 2009’da yapılacak olan 10. dönem cumhurbaşkanlığı seçimlerine katılacak 4 adaydan biri. 1941’de Doğu Azerbaycan’da dünyaya geldi. 1969’da Tahran Ulusal Üniversitesi’nden mimar olarak mezun oldu, 1983’te İslâmî mimarî hakkındaki doktorasını tamamladı. Dışişleri Bakanlığı’nda görev alan Musavi, 1981-1989 yılları arasında İran İslâm Cumhuriyeti’nin son başbakanı olarak görev yaptı. İran İslâm Devrimi ve İran-Irak Savaşı sebebiyle sarsılan İran’ın en zor döneminde 8 yıl görevde kaldı. 1997’deki Cumhurbaşkanlığı seçimleri’nde aday olmadı. Bunun üzerine reformistler adı daha az bilinen Muhammed Hatemi üzerinde yoğunlaştılar. Hatemi’nin cumhurbaşkanlığı döneminde onun başdanışmanı olarak görev yaptı. 2005 yılındaki seçimlerinde reformcuların önde gelen adaylarından olsa da bundan vazgeçti. Musavi, Şubat 2009’da cumhurbaşkanlığı adaylığını açıkladı. 14 Mayıs 2009’da Anayasayı Koruyucular Konseyi’nin adaylıklarını onayladığı 4 kişiden biri oldu. İslâm Devrimi’nden sonra İran’ın ilk kadın rektörü olan eşi Zehra Rehneverd ile birlikte güçlü bir kampanya yürüttü. Mir Hüseyin Musavi, Cumhurbaşkanı Mahmud Ahmedinejad’ın en güçlü rakibi durumunda.

12.06.2009

Brezilya IMF’ye kredi vermeye başladı

Brezİlya, gelişmekte olan ülkelere yardımı kolaylaştırmak için Uluslararası Para Fonu (IMF)’ye 10 milyar dolar kredi vereceğini duyurdu.

Brezilya Cumhurbaşkanı Luis Inacio Lula de Silva, bu sayede IMF’nin yapısının değişmesi taleplerinde ellerinin güçleneceğini söyledi. Brezilya’nın bu adımı, Çin, Rusya ve Hindistan ile birlikte atacağı bildirildi. BBC’nin haberine göre, geçmişte IMF’den yardım alan Brezilya’nın şimdi IMF’ye kredi verir hale gelmiş olması, ülkenin katettiği mesafeyi ‘çarpıcı’ bir şekilde ortaya koyuyor. IMF, ülkenin geçmişindeki zor günlerinde, Brezilyalılar için, Washington’un Latin Amerika ülkelerine müdahalesinin bir aracı olarak görülüyordu. Özellikle sol gruplar öfkeli protestolar yapıyordu. Güney Amerika’nın en büyük ekonomisi olan Brezilya, şu anda resesyonda. Ancak uzmanlar, döviz rezervi 200 milyar dolar civarında olan ülkede bunun çok sürmeyeceği görüşünü paylaşıyor.

Brezilya, bu paranın bir kısmını da, tahvil satın alma yoluyla, IMF’ye kredi olarak vermeyi planlıyor. Brezilya Maliye Bakanı, bu adımı Rusya, Çin ve Hindistan ile ortak attıklarını kaydetti. Bu çerçevede IMF’ye Çin’in 50 milyar, Rusya’nın da 10 milyar dolar kredi açması planlanıyor. Brezilya, Rusya, Çin ve Hindistan birlikte hareket etmenin yollarını arıyor. Bu arayışın başını da Brezilya çekiyor. Bu amaçla gelecek hafta Rusya’da bir araya gelecek olan bu dört ülkenin temsilcileri, küresel malî sistemde reform için neler yapabileceklerini tartışacaklar.

12.06.2009

Yahudi Soykırım Müzesi’ne saldırı

Nazİ taraftarı beyaz bir Amerikalı, Washington’daki Yahudi Soykırımı Müzesi’ne saldırı düzenledi.

Olayda bir koruma görevlisi öldü. Saldırgan ise tedavi altına alındı. Beyaz Saray’a sadece bir kilometre uzaklıktaki Yahudi Soykırımı Anma Müzesi’ne dün yerel saatle 12.50’de beyaz bir Amerikalı tarafından saldırı düzenlendi. Saldırganın 89 yaşındaki James von Brunn olduğu belirtildi. Müzeye pompalı tüfeğiyle giren Brunn, güvenlik görevlisine ateş açtı. Saldırıda güvenlik görevlisi ve Brunn yaralandı. Güvenlik görevlisi Stephen Tyrone Johns’ın kaldırıldığı hastanede vefat ettiği, saldırganın ise hayatî tehlikesinin devam ettiği açıklandı. James von Brunn’un Nazi taraftarı olduğu ve beyaz ırkın üstünlüğüne inandığı ifade edildi. Saldırganın bir internet sitesinde, “Yahudiler ülkedeki bütün para akışını yönetiyor” yazdığı kaydedildi. ABD Başkanı Barack H. Obama, bir kişinin ölümüne yol açan saldırıdan “şoke olduğunu ve üzüntü duyduğunu” söyledi. Obama, Beyaz Saray tarafından yayımlanan açıklamasında, “bu alçakça saldırının, kendilerine, Yahudi düşmanlığına ve önyargının her türlü şekline karşı dikkatli olmaları gerektiğini hatırlattığını” bildirdi. Barack H. Obama, “hiçbir şiddet eyleminin, daha hoşgörülü ve daha barışçıl bir dünya kurarken kaybettiklerine saygı göstermelerindeki kararlılıklarını azaltmayacağını” vurguladı.

12.06.2009

Almanya Düren Hastanesinde mescit açılışı

Almanya’nIn Kuzey Ren-Vestfalya eyâletine bağlı Düren ilinde, 1560 Yatak kapasiteli Düren Hastanesi’nde tam teşekküllü mescit açıldı.

DİTİB Başkanı Sadi Arslan ibadet hakkının kutsal olduğunu söyleyerek, emeği geçen herkese teşekkür etti. 150 kişinin katıldığı açılışta Türk vatandaşların yanı sıra çok sayıda Alman da hazır bulundu. Uyum Meclis Başkanı Karl Albert Eser, “İnsanlar hasta oldukları zaman ibadete daha da ihtiyaç duyuyor, bu insanın sağlığına kavuşması için önemli bir etken. Hastanede bir kilise bulunuyor ama Müslümanlar için bir yer yoktu. Müslüman hastalar ibadetlerini odalarında veya koridorlarda yapmak zorunda kalıyordu. Hastane yönetimi olarak Düren Fatih Camii yetkilileriyle görüştük ve bu projeyi gerçekleştirdik” dedi.

12.06.2009

Domuz gribi okullara girdi

Almanya’nIn Düsseldorf şehrindeki Japon Okulu’nda 30 öğrencide H1N1 virüsü tesbit edildi.

Düsseldorf’taki Sağlık Dairesi tarafından yapılan açıklamada, çoğunluğu 12 yaşında olan öğrencilerden birinin Düsseldorf Üniversitesi Kliniği’nde tedavi gördüğü, diğerlerinin ise evlerinde karantina altında tutulduğu belirtildi. Okulda benzer rahatsızlıklar gösteren başka öğrencilerin de bulunması sebebiyle virüs bulaşmış öğrenci sayısının artmasından endişe ediliyor. Almanya’da domuz gribine yakalananların sayısı böylece 100’ü aştı. Öte yandan Tayland’ın başşehri Bangkok’ta bir çocukta domuz gribi tesbit edilince, öğrenim gördüğü okul da geçici olarak tatil edildi. 11 yaşındaki çocuğun yurt dışına çıkmadığı halde domuz gribi kaptığı tesbit edildi. Çocukla aynı sınıfta okuyan 13 çocukta da grip belirtileri görülünce, okul geçici olarak tatil edildi. Domuz gribi bugüne kadar dünya üzerindeki 70 ülkede 28 bin kişiye bulaşırken, 140’dan fazla kişi vefat etti. Bütün bu gelişmelerden sonra Dünya Sağlık Örgütü’nün (DSÖ), domuz gribi hastalığına yol açan H1N1 virüsü vak’a sayısında dünya genelindeki artış sebebiyle, 41 yıl aradan sonra ilk kez grip salgını ilân etmesinin beklendiği bildirildi.

12.06.2009