Mektubat - page 990

Hadisin Meali Sayfa No
H
adiS
i
ndekSi
| 990 | Mektubat
rem Aleyhissalâtü Vesselâm gidip o keçinin beline elini sürmüş, memesini de meshetmiş;
dua etmiş. Sonra demiş: “Kap getiriniz, sağ›n›z.” Sağd›lar. Resul-i Ekrem Aleyhissalâtü Vesse-
lâm, Ebu Bekri’s-S›dd›k ile içtikten sonra, o hane halk› da doyuncaya kadar içmişler. O keçi
kuvvetlenmiş, öyle de mübarek kalm›ş. • (Hâkim, Müstedrek, 3:9; Kad› ‹yaz, Şifa, 1; ‹bnü’l-
Cevzî, 1:138; Beyhakî, 6:83.) . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . .
256.
Resul-i Ekrem Aleyhissalâtü Vesselâma mecnun bir çocuk getirildi. Mübarek elini onun göğsü-
ne koydu; birden çocuk istifra etti. ‹çinden küçük bir h›yar kadar siyah bir şey ç›kt›; çocuk
şifa buldu, gitti. • (Kad› ‹yaz, Şifa, 1:324; Beyhakî, 6:182; 187, Müsned, 4:172; Darimî, 1:11-12.)
. . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . .
242.
Resul-i Ekrem Aleyhissalâtü Vesselâm›n Adbâ ismindeki devesi, vefat-› Nebevîden sonra kede-
rinden ne yedi, ne içti, tâ öldü. Hem o deve, Resul-i Ekrem Aleyhissalâtü Vesselâm ile mü-
him bir k›ssay› konuştuğunu, Ebu ‹shak-› ‹sferanî gibi baz› mühim imamlar haber vermişler.
• (Kad› ‹yaz, Şifa, 1:313.) . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . .
263.
Resul-i Ekrem Aleyhissalâtü Vesselâm›n ecdad›ndan olan Kâ’b bin Lüeyy, nübüvvet-i Ahmedi-
yeyi (
ASM
) ilham eseri olarak şöyle ilân etmiş: “Füc’eten, Muhammedü’n-Nebî gelecek, doğ-
ru haberleri verecek.” • (‹bni Kesir, el-Bidayeve’n-Nihaye, 2:244; Kad› ‹yaz, Şifa, 1:364.)
295.
Resul-i Ekrem Aleyhissalâtü Vesselâm›n hizmetkâr› Sefine, Yemen Valisi Muaz ibni Cebel’in ya-
n›na gitmek için, Resul-i Ekrem Aleyhissalâtü Vesselâmdan emir al›p gitmiş. Yolda bir aslan
rast gelmiş. O Sefine ona demiş: “Ben Resul-i Ekrem Aleyhissalâtü Vesselâm›n hizmetkâr›-
y›m.” Aslan ses verip ayr›lm›ş, ilişmemiş. Diğer bir tarikte haber veriyor ki: “Sefine döndüğü
vakit yolu kaybetmiş, bir aslana rast gelmiş; aslan ona ilişmemekle beraber, yolu da göster-
miş.” • (Kad› ‹yaz, Şifa, 1:314; Beyhakî, 6:45-47.) . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . .
264.
Resul-i Ekrem Aleyhissalâtü Vesselâm›n küçüklüğünde ona bakan ve hizmet eden Ümmü Ey-
men demiş: “Hiçbir vakit Resul-i Ekrem Aleyhissalâtü Vesselâm açl›k ve susuzluktan şikâyet
etmedi-ne küçüklüğünde ve ne de büyüklüğünde.” • (Kad› ‹yaz, Şifa, 1:368; Beyhakî, 6:125.)
. . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . .
303.
Resul-i Ekrem Aleyhissalâtü Vesselâm›n küçüklük zaman›nda mübarek yüzüyle yağmur duas›-
na giderdi. Onun yüzü hürmetine gelirdi ki, o hâdise Abdülmuttalib’in bir şiiriyle iştihar bul-
muş. • (Kad› ‹yaz, Şifa, 1:327; Beyhakî, 2:15-20, 6: 139, 147; Müsned, 3:104, 261; Buharî, 2:35,
5:5:25.) . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . .
246.
Resul-i Ekrem Aleyhissalâtü Vesselâm›n nuruyla, terbiyesiyle ve onun arkas›nda gitmesiyle, bin-
ler Şeyh-i Geylânî gibi aktaplar, asfiyalar, melâikeler ve cinlerle görüşmüşler ve konuşuyor;
ve bu hâdise, yüz tevatür derecesinde ve çok kesrettedir. • (‹bni Teymiye, TevessülveVe-
sile, s. 24; ‹bni Teymiye, Mecmu-uTetava, 11:307.) . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . .
271.
Resul-i Ekrem’in peygamberlik dava etmesi. • (Askalanî, Fethu’l-Bâri, 6:454; ŞerhuSahih-i Müs-
lim, 1:2.) . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . .
154.
Resul-i Ekrem’in simas›n› görmekle, “Şu simada yalan yok; şu yüzde hile olmaz” diyerek imana
gelenler. • (Süyutî, Hasais, 1:473; Kad› ‹yaz, Şifa, 1:207, 247; Mişkâtü’l-Mesabih, hadis no:
5870.) . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . .
156.
Sa’d ibni Ebî Vakkas için Resul-i Ekrem Aleyhissalâtü Vesselâm duu etmiş. “Allah’›m onun du-
as›n› kabul et” demiş. • (Tirmizî, 5:649, hadis no: 3752; Beyhakî, 6:189; 1:327.) . . . . . . . .
248.
Sa’d-› Taftazanî gibi eaz›m-› Muhakkikînin ekseri demişler ki: “‹nşikak-› kamer, parmaklar›ndan
su akmas›, umum bir orduya su içirmesi, camide hutbe okurken dayand›ğ› kuru direğin mü-
farakat-› Ahmediyeden (
ASM
) ağlamas›, umum cemaatin işitmesi gibi mütevatirdir. Yani, öy-
le tabakadan tabakaya bir cemaat-i kesire nakletmiştir ki, kizbe ittifaklar› muhaldir. Hâle gi-
bi meşhur bir kuyruklu y›ld›z›n bin sene evvel ç›kmas› mütevatirdir. • (‹bni Teymiye, Ceva-
bü’s-Sahih 1:414, 2:44; Taftazanî, Şehrü’l-Makas›d, 5:17.) . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . .
353.
Sab›r kurtuluşun anahtar›d›r. • (Aclûni, Keşfü’l-Hafa, 2:21.) . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . .
472.
“Safvan ile maceran›z budur.” Elini Umeyr’in göğsüne koydu; Umeyr “Evet” dedi, Müslüman ol-
du. • (Kad› ‹yaz, Şifa 1:344; Aliyyü’l-Kàri, 1:342, 443; Mecmaü’z-Zevaid, 8:284-286.) . . . . .
188.
1...,980,981,982,983,984,985,986,987,988,989 991,992,993,994,995,996,997,998,999,1000,...1086
Powered by FlippingBook