Click Here!
      "Gerçekten" haber verir 30 Haziran 2007

Eski tarihli sayılar

Görüş, teklif ve
eleştirilerinizi
[email protected]
adresine bekliyoruz.
 

Basından Seçmeler

Toplum sorgulamaya başlayınca

Genelkurmay Başkanı’nın dün açıkladığı terörle mücadeleyi profesyonelleştirme kararı, uzun zamandır beklediğimiz, defalarca yazıp çizdiğimiz son derece önemli ve olumlu bir karar.

Ama kararın kendisinden de önemli olan bir başka yanı daha var bu olayın: Umarım generallerimiz, toplumdan gelen eleştirilerden etkilenmiş olmayı, kamuoyunun sesine kulak vermiş olmayı zul addetmezler; bunu söyledik diye bize kızmazlar... Zira olan aynen budur.

Yapılan savaş stratejisi değişikliğine son dönemde sürmekte olan tartışmalar ışığında baktığımızda, sanırım demokrasimizin bir eşiği daha aşmakta olduğunu söyleyebiliriz. Nedir bu eşik? Savunma konularını “tartışılmaz” sayan tabunun kırılması. Evet, savunma konuları artık yavaş yavaş kamuoyu tarafından tartışmaya açılıyor. Silahlı Kuvvetler’in ilgi ve yetki alanına giren meselelerde toplum fikrini söylemeye, uygulanan politikaları eleştirmeye ve değişmesini istemeye başlıyor. Ordu da bu eleştirilerden etkilendiğini, toplumun uyarılarına karşı duyarlı olduğunu bu son kararlarıyla ortaya koymuş oluyor.

Aslında kırılma noktası geçen yıl Eylül ayında bazı şehit yakınlarının ortaya koydukları tavırdı. O şehit cenazelerinde alışık olmadığımız bir isyana tanık olduk. Anne ve babalar ilk defa “vatan sağolsun” demediler, “bir oğlumuz gittiyse sırada iki oğlumuz daha var” demediler. Aileler ilk defa oğullarının hakkını helal etmediler.

Onun yerine rahatsız edici sorular sordular: Devlet neden oğullarımıza bir çelik yelek bile vermedi diye sordular. Daha ileri gidip bu çocukları üç günlük silah eğitimiyle böyle dağlara sürüp adam öldürmelerini istemenin doğru olup olmadığını sordular. Doğrusu yadırganacak hiçbir şey yok bu sorgulamalarda. Asıl garip olan yirmi küsur yıldır hiçbir soru sormadan, “vatan sağolsun” kaderciliğiyle şehit cenazesi kaldırmaktı.

Deprem evlerimizi yıktığı zaman mühendislerin mimarların işlerini iyi yapıp yapmadıklarını tartışıyor, hatta kimilerini mahkemelerde yargılıyoruz. Hastamız ameliyat masasında kaldığında cerrahın ustalığını sorguluyoruz. Bu savaş yirmi yıldır bir türlü bitirilemiyorsa, çocuklarımız yirmi küsur yıldır sapır sapır ölüyorsa komutanlarımızın savaş yönetme ustalığını da sorgulamalıydık elbette. “Bu ölümler kaçınılmaz mıydı,yoksa önlenebilir miydi? Hata neredeydi; istihbarat mı, planlamada mı, taktikte mi?” diye sorup doyurucu açıklamalar beklemeliydik. Sadece tek tek operasyonlarla ilgili değil, genel olarak bu savaş, daha az zayiatla yönetilemez mi diye de sormalıydık.

Ve nasıl mühendislerimizin, doktorlarımızın bizi ikna etmelerini bekliyorsak, komutanlarımızdan da açıklama yapmalarını beklemeliydik. İşte, geçen Eylül ayında oğullarını kaybeden aileler bunu yaptılar ve böylece bir tabuyu kırmış, bir kapıyı açmış oldular. O günden bu yana, “Neden 23 yıldır süren bu savaş bir türlü bitmiyor” “Askeri mücadelede ne gibi hatalar yapılıyor?” “Neden mayın patlamalarına karşı ABD’nin Irak’ta kullandığı gibi elektronik sistemler kullanılmıyor? “Neden gerilla mücadelesine daha uygun örgütlenmelere gidilmiyor da hantal büyük güçlerle savaş kazanılmaya çalışılıyor?” gibi sorular daha büyük bir cesaretle sorulmaya ve farklı görüşler tartışılmaya başlandı.

Apaçık ki, bugün girişilen büyük dönüşümün arka planında bu tartışmalar var. Toplumun sadece vatan için ölmekle yetinmeyip, yürütülen savaşı sorgulamaya başlaması, kısacası ağırlığını ortaya koyması, TSK’yı da etkiledi; biraz geç de olsa profesyonellerden oluşan özel komando tugayları oluşturma kararı alındı. Bu olay bize, bazı meselelerin tartışma dışı bırakılmasının zararlarını öğretmeli; toplumsal eleştiriye açık olmanın hatalara karşı en etkili “erken uyarı sistemi” olduğunu göstermeli.

Ve bu süreç mutlaka devam etmeli... Ordu halkın ordusuysa eğer, halkın mesajını duymalı, eleştirisine kulak kabartmalı. Onun tarafından sorgulanmayı da zul saymamalı...

Bugün, 29 Haziran 2007

Gülay GÖKTÜRK

30.06.2007

 
Sayfa Başı  Yazıcıya uyarla  Arkadaşıma gönder  Geri

 

Bütün haberler

Başlıklar

  Terör ve işbirlikçi sorunu

  Tarih, kimleri ahmak ilân eder?

  ‘Eli kolu bağlı olanlar’ ve ‘olmayanlar’ meselesi

  Meraklandıran harita

  Toplum sorgulamaya başlayınca


 Son Dakika Haberleri
Kadın ve Aile Dergisi Çocuk Dergisi Gençlik Dergisi Fikir Dergisi
Ana Sayfa | Dünya | Haberler | Görüş | Lahika | Basından Seçmeler | Yazarlar
Copyright YeniAsya 2004