Click Here!
      "Gerçekten" haber verir 06 Kasım 2007

Eski tarihli sayılar

Görüş, teklif ve
eleştirilerinizi
[email protected]
adresine bekliyoruz.
 

Kültür-Sanat

 

Mozaik çok, restoratör yok

Türkiye adeta bir mozaik cenneti. Ancak geçmişi 2500 yıl öncesine dayanan mozaikler konusunda Kültür ve Turizm Bakanlığı bünyesinde sadece bir mozaik restoratörü bulunuyor.

Milattan önce kurulan uygarlıkların en önemli sembollerinden olan mozaikleri, Türkiye’de gün yüzüne çıkarmak için yurdun her tarafında görevlendirilen Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın tek mozaik restoratörü Kasım Mertek, dünyada bu alanda en çok esere sahip olan ülkede yaşanılmasına rağmen, mozaiklere yeterli ilginin gösterilmemesinden yakındı. Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın Konya Müzesi’nde görevli arkeolog Kasım Mertek, yaptığı açıklamada, ilk çağlarda çakıl taşlarının, daha sonra işlenmiş toprak ve taş parçalarının değişik tekniklerle boyanması ve yere yapıştırılmasıyla oluşan mozaik eserlere, zengin tarihî geçmişe sahip Türkiye’de oldukça fazla rastlandığını bildirdi. Özellikle Antakya, Kahramanmaraş, Sinop, Gordion, Tarsus, Ürgüp, Şanlıurfa, Uşak, Zeugma, Karabük gibi pek çok yerleşim yerinde tarihi 2500 yıl öncesine kadar uzanan mozaikler bulunduğunu ifade eden Mertek, bu alanda Kültür ve Turizm Bakanlığı’nda görev yapan tek mozaik restoratörünün kendisi olduğunu, geçmişte bu alanın en önemli kişilerinden olan Behçet Erdal’dan 1990’lı yılların başında ders aldığını belirtti.

Mertek, Avrupa ülkelerinde konunun uzmanı pek çok bilim adamı bulunduğunu ifade ederek, şunları kaydetti:

‘’Arkeolog Behçet Erdal’la birlikte çalışmalarımız oldu. İlk önce Sinop’ta daha sonra Side’de görev yaptık. Ardından İtalyan uzmanlar tarafından açılan tarihi yerde koruma kursuna katıldım. Daha sonrada mozaik restoratörü olarak çalışmaya başladım. Bugüne kadar çok sayıda tarihi mozaik üzerinde çalışmalar yaptım. Yerinde korumanın yanında mozaik kaldırma çalışmalarında da görev aldım. Bakanlık bünyesinde çalışan tek kişi benim.’’

Tarihî eserlerin hepsinin değerli olduğunu, ancak mozaiklerin kendi içinde de sınıflandırıldığını belirten Mertek, bu eserlerin kalitesini, taş (tesera) büyüklüğü, renk bolluğu, kullanılan toprak malzemesi, işlenişi ile üzerindeki ışık ve gölge oyunlarının belirlediğini ifade etti.

/ UŞAK

06.11.2007


 

Ermeni bendir vurdu, Türk ney üfledi…

Dünyaca ünlü Türk müzisyen Ömer Faruk Tekbilek Ermenistanlı, Yunanistanlı ve İsrailli san’atçılardan oluşan topluluğu ile Moskova ‘Mir Konser Salonu’nu dolduran Rus, Tatar ve Türk müzikseverlere unutulmaz bir gece yaşattı.

Anadolu müziğini yurtdışına taşıyan ve sufi müziğin dünyadaki en önemli temsilcilerinden biri olan Tekbilek, bağlama, ney, bendir, zurna, flüt, def ve darbuka şovları ile dinleyicileri büyüledi. Müzik icra etmeyi duâ etmeye benzeten Tekbilek, sufizme büyük ilgi duyuyor. Müzik ve sufizmi iç içe, biribirine sarılmış olarak değerlendiren Tekbilek, okuduğu ilâhiler ve Kur’ân-ı Kerim’le dinleyenleri duygulandırdı. Ermeni san’atçı River Guerguerian’ın bendir vurduğu, İsrailli san’atçının gitar çaldığı ve Yunanlı san’atçının keyboard çaldığı konserde oğul Tekbilek de darbukası ile babasına eşlik etti.

“İnsanlar hep barış istiyor”

Moskova’ya ilk defa geldiğini belirten Tekbilek, “İspanya, Brezilya, İsrail, Yunanistan ve Arap ülkelerine gidiyorum. Önümüzde bir de Ermenistan da bir konser projemiz var. Bizi çok güzel karşılıyorlar. Müzik insanların kalbine doğrudan hitap eden bir yol. İnsanlık müzikle daha anlaşılabilir ve takdir edilebilir hale geliyor.” dedi.

Farklı din ve milletlerden oluşan topluluğu ile gurur duyan san’atçı, “Bu topluluk Allah’ın bana bir hediyesi. Ben sadece keyboard için bir Yunan’lı olmasını planlamıştım. Keyboard batı enstrümanı, bunu bir batılı daha iyi çalabilir. Bir de Türk kültürüne aşina olması gerekiyordu. Bilindiği gibi Yunan ve Türk müzikleri çok yakın. Bir onun için çaba sarf ettim. Diğerleri beni buldu. Hepsi Yaradan’ın hediyesi” değerlendirmesinde bulundu.

/ MOSKOVA

06.11.2007


 

Osmanlı eserleri açık arttırmada satıldı

Antik A.Ş.’nin 250. müzayedesinde Osmanlı saray ressamı Fausto Zonaro’nun ‘’Galata Limanı’’ isimli tablosu, 700 bin YTL’ye satıldı. Swissotel’de düzenlenen müzayedede, oryantalist ve ünlü Türk ressamlarının tabloları, hat eserleri, Osmanlı antikaları ve mücevherler satışa sunuldu.

Ressam Naci Kalmukoğlu’nun ‘Süleymaniye’den Haliç’e Bakış’’ adlı eserinin 650 bin YTL’ye satıldığı müzayedede, İbrahim Çallı’nın ‘’Manolya’’ adlı tablosu 200 bin YTL’ye, ‘’Adada Piknik’’ adlı tablosu ise 80 bin YTL’ye alıcı buldu.

Müzayedede Sami Yetik’in ‘’Amca Hüseyin Paşa Medresesi’’ isimli tablosu 170 bin YTL, ‘’Kartopu’’ isimli eseri 130 bin YTL, Fikret Mualla’nın natürmortu 100 bin YTL, ‘’Sokakta Yürüyenler ve Çiçekçi Kadın’’ adlı tablosu 95 bin YTL, ‘’Bebek Arabası’’ adlı tablosu 85 bin YTL, Fabius Brest’in ‘’Tophane’’ adlı tablosu 60 bin YTL, Leonardo De Mango’nun ‘’Boğaz’da Gezinti’’ adlı tablosu ise 50 bin YTL fiyatla satıldı.

Müzayedede, değerli taşlarla süslü Osmanlı murassa kemer 150 bin YTL, Kabe örtüsü 60 bin YTL, Osmanlı ipek seccade 16 bin YTL, Sancak Kur’ân-ı Kerim ve 1842 tarihli Kur’ân-ı Kerim de 17 bin YTL’ye alıcı bulan eserler oldu.

/ İSTANBUL

06.11.2007


 

Hasankeyf için ‘millî park’ başvurusu

Batman Çevre Orman İl Müdürlüğü, Hasankeyf’in “Milli Park” kapsamına alınması için bakanlığa başvuruda bulundu.

Antikkent Hasankeyf’in “Millî Park” kapsamına alınması için gerekli prosedürleri doldurduklarını belirten Batman Çevre İl Müdürü İbrahim Sünger, “Millî parkları bakanlık ilân eder. Hasankeyf’in ölçümü, harita ve koordinatlarının belirlendiği bilgilerle, “Millî Park” formunu doldurup Bakanlığa sunduk. Teklifimiz, Çevre Orman Bakanlığı tarafından Millî Parklar Kanunu kapsamında değerlendirilecek. Teklifimiz uygun görüldüğü takdirde, bizim de bir milli parkımız olacak. Umarım Hasankeyf’te bu kapsama alınır.” diye konuştu.

/ BATMAN

06.11.2007


 

Bakırcılık ve sedefçiliğe tanıtım desteği

Türkiye Suriye Bölgelerarası İşbirliği Programına kabul edilen ‘’Gaziantep Yöresel El Sanatlarından Bakır İşlemeciliği ve Sedef Kakmacılığın Tanıtılması’’ projesiyle geleneksel el san’atlarından bakırcılık ve sedefçiliğin Suriye’de daha etkin bir şekilde tanıtılacağı belirtildi.

Gaziantep Bakırcılar Odası Başkanı Celal Açık, yaptığı açıklamada, proje sayesinde, bakırcılık ve sedef kakmacılığı Suriye’de düzenleyecekleri faaliyetlerle tanıtacaklarını söyledi. El san’atlarını tanıtan broşürler, CD’ler hazırlayacaklarını, Gaziantep’te üretilen ürünleri Suriye’nin Halep şehrinde düzenlenecek faaliyetlerde sergileyeceklerini belirten Açık, şöyle konuştu: ‘’Türkiye Suriye Bölgelerarası İşbirliği Programı kapsamında kabul edilen projemiz sayesinde bakırcılık ve sedef kakmacılığı Suriye’de tanıtacağız. Suriye’de el sanatlarıyla uğraşan esnafla bir araya geleceğiz ve ortak bir platformda teknik ve ekonomik işbirliği üzerinde çalışacağız. Bütçesi 39 bin 785 YTL olan proje sayesinde pazar payımızı arttırmayı ve mesleğimize yeni açılımlar kazandırmayı hedefliyoruz. Mesleğin yaygınlaşmasını sağlamak ve yeni girişimlerin önünü açmak da diğer amaçlarımız arasında.’’

/ GAZİANTEP

06.11.2007


 

STK’lar tiyatrolar için yürüdü

Çeşitli sivil toplum örgütlerinin üyelerinden oluşan bir grup, Harbiye’deki Muhsin Ertuğrul Sahnesi’nin yıkılmaması için yürüyüş yaptı.

Yıkılıp yerine yenisinin yapılacağı 2009 yılı Ekim ayına dek oyunlarına ara verilen Muhsin Ertuğrul Sahnesi önünde toplanan grup, bando eşliğinde ve meşaleler taşıyarak Taksim’e doğru yürüyüşe geçti. Grup, ‘’Okuluma dokunma’’, ‘’Bırakın alkıştan yıkılsın’’ yazılı dövizler taşıyarak Taksim’deki Atatürk Kültür Merkezi (AKM) önüne dek yürüdü. Grup adına açıklama yapan TMMOB Mimarlar Odası İstanbul Büyükkent Şubesi Başkanı Eyüp Muhçu, ‘’Çağdaşlaşmanın simgesi olan AKM, Muhsin Ertuğrul Sahnesi ve İstanbul Radyosu gibi yapı ve kentsel alanlar yıkılarak rantiyenin şantiyesine dönüştürülmek istenmektedir’’ dedi. Demokratik haklarını kullanmak isteyen Devlet Tiyatrosu san’atçıları hakkında soruşturmalar açıldığını ve ‘’san’at yapılarının daha güzellerini yapmak için yıkacağız’’ denilerek toplumsal ve kurumsal iyiniyetlerin kullanılmaya çalışıldığını’’ savunan Muhçu, ‘’Üniversitelerimiz ve anıtlar kurulları başta olmak üzere, kamu adına görev yapan herkesi san’atı hiçe sayan politikalara karşı koymaya çağırıyoruz’’ diye konuştu.

/ İSTANBUL

06.11.2007


 

Hollywood’da grev var

Hollywood senaryo yazarları, stüdyo temsilcileriyle ücretler konusunda yapılan son dakika görüşmelerinde anlaşma sağlanamaması üzerine greve gidiyor.

Amerikan Senaryo Yazarları Birliği (Writers Guild of America) ile stüdyo temsilcileri Sinema Filmi ve Televizyon Yapımcıları İttifakı (Alliance of Motion Picture and Television Producers) arasında dün Los Angeles’da bir arabulucu eşliğinde yapılan görüşmeler 11 saat sürdü, ancak anlaşma sağlanamadı. Birlik bunun üzerine resmen grev ilân etti ve 12 bin üyesinden işi durdurmalarını istedi. En son 1988’de 22 hafta grev yapan senaryo yazarlarının bu kararından en çok Jay Leno, David Letterman ve Jon Stewart gibi tanınmış şovmenlerin gece yayımlanan televizyon programlarının etkileneceği tahmin ediliyor.

/ LOS ANGELES

06.11.2007

 
Sayfa Başı  Yazıcıya uyarla  Arkadaşıma gönder  Geri

 

Bütün haberler


 Son Dakika Haberleri