06 Ekim 2009 ASYA'NIN BAHTININ MİFTAHI , MEŞVERET VE ŞÛRÂDIR İletişim Künye Abonelik Reklam Bugünkü YeniAsya!

Eski tarihli sayılar

Günün Karikatürü
Gün Gün Tarih
Dergilerimiz

Kazım GÜLEÇYÜZ

Said Nursî açılımı


A+ | A-

Hükümetin demokratik açılımı gündeme getirirken Yaşar Kemal’den Sezen Aksu ve Ajda Pekkan’a kadar birçok popüler ve medyatik isimle diyalog kurarken, çözüm aranan konularda yüz senedir geçerliliğini koruyan fikirleriyle Said Nursî’den hiç söz edilmemesi, çok önemli ve hayatî bir noksanlıktı.

Öyle ki, Bediüzzaman’ın şimdi de taptaze olan isabetli görüşleri vakti zamanında dikkate alınarak gereği yerine getirilmiş olsaydı, bugün yana yakıla çözüm aradığımız kronik sorunlar ortaya çıkmaz, en azından bu boyutlara ulaşmazdı.

Hal böyle iken, yıllarca kasıtlı olarak susturulmaya, engellenmeye, bastırılmaya; buna muvaffak olunamayınca iftiralarla çürütülmeye; bu da başarılamayınca gizlenmeye çalışılan Said Nursî gerçeğinin, demokratik açılım gibi son derece önemli bir konuda, hele bu iktidar tarafından ihmali, kolay kolay anlaşılabilecek birşey değildi.

Siyasete girmeden önce uluslararası bir Risale-i Nur Kongresine sunduğu tebliğde, “Bediüzzaman’a kulak verilseydi Güneydoğu ve terör sorunu olmazdı” diyen bir ismin yıllarca Millî Eğitim Bakanı olarak görev yaptığı bir iktidarda, bazı okulların internet sitelerinde Said Nursî’nin bir sözüne yer verildiği gerekçesiyle ilgililere soruşturma açılıp ceza verilmesi ayrı bir garabetti.

Keza, Yeni Asya’nın Risale-i Nur kaynaklı çekincelerle ortaya koyduğu mesafeli ve eleştirel duruş dışında, birçok Nurcunun desteğini almasına rağmen AKP’nin hele açılım gibi bir konuda dahi Said Nursî’den uzak durması çok tuhaftı.

Aynı şekilde, Cumhurbaşkanının, Bitlis gezisinde Norşin adı için ortaya koyduğu isabetli açılımı, üniversite bahsinde, bu projenin asıl mimarı olan Bediüzzaman’dan esirgemiş olması da.

Velhasıl AKP, 1991’de işbaşı yapan ve Kültür Bakanlığı kararıyla devlet kütüphanelerini ilk kez Risale-i Nur’a açıp, bunu bilboard afişleri ve gazete ilânlarıyla ilân ederek, külliyatı yıllarca maruz bırakıldığı “yasak kitap” muamelesinden kurtarma noktasında tarihî bir icraata imza atan DYP-SHP koalisyonunun dahi gerisinde kaldı.

Said Nursî konusundaki resmî görüşün cenderesine kendisini hapsetmenin getirdiği bu tutukluğun açılım bahsi gündeme geldikten sonra da devamı üzerine, Yeni Asya olarak bu tavrı eleştirdik ve “Bediüzzaman’sız bir açılım”ın başarılı olamayacağını ısrarlı bir şekilde vurguladık.

Aradan haftalar, aylar geçti. Ve işin tabiatından kaynaklanan zorlukları aşarak yürütülmesi gereken açılım sürecinin, kamuoyuna sunulduğu şekliyle içerdiği belirsizlikler, yöntem hataları, mâlûm kesimlerde tetiklediği katı direniş gibi bir dizi sebeple tavsamaya başladığı veya o izlenimin doğduğu bir noktada, Erdoğan’ın kongre konuşmasında, Sabahat Akkiraz, Cem Karaca, Ahmet Kaya, Nazım Hikmet gibi isimlerin ardından ve onlar için söylemeye gerek görmediği “Sevseniz de, sevmeseniz de, fikirlerini beğenseniz de, beğenmeseniz de” kaydını koyarak “Said Nursî’siz Türkiye’nin maneviyatı noksan kalır” cümlesine yer vermesi, adeta açılıma can verdi.

İki saati aşan uzun konuşma, medyada, en çok Said Nursî’nin adının geçtiği bölüm öne çıkarılarak verildi. Yani, Said Nursî’nin adı bile, tavsamaya yüz tutan süreci bir anda hareketlendirdi.

Ve konuşmanın, kongre salonundaki binlerce dinleyiciyi en çok ateşleyen, en fazla alkış alan, yorumculara “Salon alkıştan yıkıldı” dedirten cümlesi de Said Nursî adının geçtiği cümleydi.

Bu tablo hem devletin kimi kesimlerince hâlâ soğuk bakılan Bediüzzaman’ın, milletin gönlünde nasıl taht kurduğunu; hem de onu dışlayarak kalıcı bir başarıya ulaşılamayacağını gösteriyor.

Buradan çıkarılacak ders, sadece adının telâffuzu dahi bu neticeyi veren bir bilgenin fikirlerini pusula yapıp, açılım projesini onların verdiği parametrelere göre tekrar dizayn etmek olmalı.

Said Nursî açılımının, “herkese mavi boncuk” eksenli bir seçim manevrası olarak kalmaması, bu yönde gösterilecek samimî gayretlere bağlı...

06.10.2009

E-Posta: [email protected]


 
Sayfa Başı  Yazıcıya uyarla  Arkadaşıma gönder  Geri


Önceki Yazıları

  (04.10.2009) - Ağalık nasıl aşılır?

  (03.10.2009) - Tavsama ve duraksama

  (02.10.2009) - Tıkanmanın arka planı

  (01.10.2009) - Açılım nereye?

  (30.09.2009) - Yine asker ve siyaset

  (29.09.2009) - Açılım mı, seçim paketi mi?

  (20.09.2009) - Bayramınız mübarek olsun

  (19.09.2009) - Ramazan’ı uğurlarken

  (18.09.2009) - Açılımın neresindeyiz?

  (17.09.2009) - Menderes ve Kadir Gecesi

Bütün yazılar

YAZARLAR

  Abdil YILDIRIM

  Abdullah ERAÇIKBAŞ

  Ahmet ARICAN

  Ahmet DURSUN

  Ahmet ÖZDEMİR

  Ali FERŞADOĞLU

  Ali OKTAY

  Atike ÖZER

  Cevat ÇAKIR

  Cevher İLHAN

  Elmira AKHMETOVA

  Fahri UTKAN

  Faruk ÇAKIR

  Fatma Nur ZENGİN

  Gökçe OK

  Gültekin AVCI

  H. Hüseyin KEMAL

  H. İbrahim CAN

  Habib FİDAN

  Hakan YALMAN

  Halil USLU

  Hasan GÜNEŞ

  Hasan YÜKSELTEN

  Hüseyin EREN

  Hüseyin GÜLTEKİN

  Kadir AKBAŞ

  Kazım GÜLEÇYÜZ

  M. Ali KAYA

  M. Latif SALİHOĞLU

  Mehmet C. GÖKÇE

  Mehmet KAPLAN

  Mehmet KARA

  Mehtap YILDIRIM

  Meryem TORTUK

  Mikail YAPRAK

  Murat ÇETİN

  Nejat EREN

  Nurullah AKAY

  Osman GÖKMEN

  Osman ZENGİN

  Raşit YÜCEL

  Recep TAŞCI

  Rifat OKYAY

  Robert MİRANDA

  Ruhan ASYA

  S. Bahattin YAŞAR

  Saadet BAYRİ

  Saadet TOPUZ

  Said HAFIZOĞLU

  Sami CEBECİ

  Selim GÜNDÜZALP

  Semra ULAŞ

  Suna DURMAZ

  Süleyman KÖSMENE

  Umut YAVUZ

  Vehbi HORASANLI

  Yasemin GÜLEÇYÜZ

  Yasemin YAŞAR

  Yeni Asyadan Size

  Zafer AKGÜL

  Ümit KIZILTEPE

  İbrahim KAYGUSUZ

  İslam YAŞAR

  İsmail BERK

  İsmail TEZER

  Şaban DÖĞEN

  Şükrü BULUT

Gazetemiz İmtiyaz Sahibi Mehmet Kutlular’ın STV Haber’deki programını izlemek için tıklayın.
Dergilerimize abone olmak için tıklayın.
Hava Durumu
Yeni Asya Gazetesi, Yeni Asya Medya Grubu Yayın Organıdır.