"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Arka kapıdan girme yasağı

Ahmet BATTAL
01 Mayıs 2020, Cuma
Sivil toplumun önemine dair ne yazılsa ve söylense azdır.

Hukuk devletine ve demok-ratik topluma devletle değil sivil toplumla ulaşılacağını bilmemiz ve bildirmemiz lâzım. 

Üstelik bu bilgi teorik bir tahmin değil. Batı’yı doğru okuduğumuzda net biçimde gördüğümüz uygulamalı bir bilgi. Tecrübeye ve gözleme dayalı bir hakikat.

Devlet yöneticilerinin hamiyet sahibi olması elbette gereklidir. Ama bu hamiyet sadece millî bir hamiyettir. 

Devleti yönetenlerin dinî hamiyete de sahip olması kendi ahiretleri için iyidir. Ama din için iyi midir, tartışılır. Zira bu hamiyet onlara devlet gücünü herhangi bir din lehinde diledikleri gibi kullanma hakkı vermiyor. Bu bir sonuç ve bu çağın gereği. Vicdan hürriyeti çağındayız. 

Devletin yani devlet adına kamusal güç kullananların topluma ve fertlere dinsizlik dayatması ne kadar yanlışsa bir dini ya da mezhebi dayatması da o kadar yanlış. (Diyanet’in en önemli özelliği, devlet aygıtının içinde olmakla birlikte vatandaş üzerinde kamusal güç kullanma yetkisine sahip olmaması. Özerk olması bu sebeple de gerekli.). 

Aynı şekilde dini, devletin “temsil etmeye” çalışması da yanlış. Dinin temsile ve temsilciye ihtiyacı yok. Her din o dine mensup olanların tümü tarafından temsil edilir.  

“İdeal dindar” kim ise “ideal temsilci” de odur. Her dinin en ideal temsilcisi o dinin ilk dindarıdır. 

“Bu çağda ideal dindar kimdir?” denirse onun da cevabı belli: Dinini ahireti için yaşayan ve ahiretini dünyası ile değiştirmeyendir. 

Dindar insan dinî hamiyet sahibidir. Başkalarının da dindar olmasını ister. Ama bunun için devlet cebrini bir araç olarak kullanmaya kalkışmaz. 

Aynı şekilde samimî dindar kişiler muhataplarına hileli yöntemlerle değil samimiyetle yaklaşır. 

Bu sebepledir ki laiklik ilkesini doğru uygulayan birçok ülkede dolaylı yöntemlerle dinî telkin yasaklanmış. 

Meselâ, ABD’de dinî okullar ve dinî telkin ve eğitim verilen yerler bütün dinler için serbest. Ama aynı ABD’de laik devlet okullarında dinî telkin anlamına gelebilecek eğitim yaklaşımları yasak. 

Çocuğunu okul saatleri dışında dinî telkin veren kurumlara gönderene ya da doğrudan dinî okula gönderene devlet karışmıyor. Ama çocuğunu devlet okuluna verene devlet de bir tür garanti veriyor. O okulda herhangi bir dinin dolaylı yöntemlerle telkin edilmesini devlet yasaklıyor. Böylece samimiyetsiz bulduğu dolaylı yöntemleri engellemiş oluyor.  

Meselâ, ABD’de dinî telkin ve tavsiye içeren broşür ve kitaplar dağıtmak serbest, ama bunları başka kitapların vs. arasında ve dolaylı yoldan dağıtmak yasak. 

Diğer ifadeyle kendinizi ve fikirlerinizi net ifade edebilirsiniz. Bu maksatla evlerin ziline basabilirsiniz. Muhatabınız kapıyı açarsa ve açık tutarsa ona da inançlarınızı ve fikirlerinizi net şekilde söyleyebilirsiniz, dâvet edebilirsiniz. 

Ama eve “arka kapıdan girmek” yasak. Esasen samimiyet de fıtrat da bunu gerektiriyor. 

Okunma Sayısı: 2624
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
  • Fatih

    1.5.2020 15:12:06

    Sn. Haktan biz yıllarca demokrat idarenin beklentisinde olduk. Bilgilerinize.

  • Said haktan

    1.5.2020 14:06:01

    Yıllarca inançlı devlet yönetimi olsun istedik. Şimdi bu düşünceyle belirgin veya açıkça dindar oduklarını söylemesin ve yaşamasınlar mı? Veya samimi dindar cemaat ve kişilere hoşgörülü olmaları hata mı? ABD veya Avrupa devletletlerinde yaşayanlar Türkiye de ki yüzde doksan dokuz müslümanlardan müteşekkil değil. Bahse konu devletler işlerine geldiği gibi davranıyor. Hülasa devlet her dine değil mezhebe eşit mesafede olsa (sapık ve islamdışı) mezhepler Türkiyeyi ve alemi İslamı İFSAD etmez mi? Bir gün galata köprüsünde bir misyoner bana küçük bir İncil uzattı. Ona dedim bu dinin hükmü kaldırıldı. Artık İslamiyet geldi. Ben Müslümanım hz. İsaya inanıyorum ama bunun hükmü yok dedim ve incili aldım. Az ilerde yırtıp denize attım. Bu kadar müsümanın olduğu yerde bu ne cesaret dedim. Acaba avrupada bunu yapmak kolay mı? Vesselam.

  • Necati

    1.5.2020 10:35:56

    İslamiyet akıllara gönüllere hitap eden bir din. Hiç kimsenin aklına gönlüne zorla giremezsiniz. Siyaset, devlet topuzu ile insanlara dini telkinat yapmak dine en büyük zararı veriyor.

  • Hüsniye Türeli

    1.5.2020 04:48:30

    Allah razı olsun

(*)

Namaz Vakitleri

  • İmsak

  • Güneş

  • Öğle

  • İkindi

  • Akşam

  • Yatsı