"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Avrupa Konseyine: Gelmeyin, gönderelim!

Ahmet BATTAL
09 Mart 2024, Cumartesi
Önceki gün haberlerde okudunuz.

Avrupa Konseyi İnsan Hakları Komiseri Dunja Mijatovic, Türkiye’de insan hakları, ifade özgürlüğü ve yargı bağımsızlığı konularındaki gözlemlerini 14 sayfalık bir raporda yayınlamış. 

Özeti şu: 

“Türkiye’de insan hakları ve bilhassa ifade ve basın özgürlüğü endişe verici düzeyde gerilemiş durumda. Medyanın yüzde doksanı hükümet kontrolünde ve bu durum demokratik tartışma ortamını engelliyor.” 

“Delili neymiş” demeyiniz. Zira bu raporun haberinin sadece medyanın çok çok küçük -ve elbette muhalif- bir kesiminde yer bulabilmiş olması bile raporun içeriğinin doğruluğunu teyit ediyor.

Mijatovic raporunda ayrıca Türk hükümetinin ve mahkemelerinin Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi ve Anayasa Mahkemesi kararlarını uygulamamasının anayasal düzeni zayıflattığını da tesbit etmiş.

Bu konuda herhalde kimsenin delile ihtiyacı yoktur. Bilhassa Can Atalay konusunda bizzat Devlet Bahçeli’nin ve Erdoğan’ın Yargıtay’ı pohpohlayıp AYM’yi hırpalayan açıklamaları meydanda.

En ilginci de şu: 

Raporu yazan Mijatovic, Türkiye’yi ziyaret talebinin Ankara tarafından kabul edilmediğini de kayda geçirmiş.

Bunun da delile ihtiyacı yok. 

Zira Türkiye İnsan Hakları ve Eşitlik Kurumunun web sayfasındaki bilgilere göre Mijatoviç en son 23.10.2018’de Türkiye’yi ziyaret edebilmiş. Sade suya tirit nevinden haber/bilgi şöyle: 

“Avrupa Konseyi İnsan Hakları Komiseri Dunja Mijatovic, İnsan Hakları Komiserliği Ofis Direktör Yardımcısı Claudia Lam ve İnsan Hakları Danışmanı Hasan Bermek Kurumumuza çalışma ziyaretinde bulundu.

“Kurum İkinci Başkanımız Mesut Kınalı ve Kurul Üyelerimizden Hıdır Yıldırım ve Mehmet Altuntaş’ın da hazır bulunduğu ziyarette Başkanımız Süleyman Arslan tarafından Kurumumuzun görev alanı ve çalışmaları konusunda bilgi verildi. Avrupa Konseyi İnsan Hakları Komiseri Dunja Mijatovic de Avrupa Konseyi İnsan Hakları Komiserliğinin yaptığı çalışmaları anlattı.”

Benzer -ama tarihsiz- bir tirit haber Adalet Bakanlığı İnsan Hakları Dairesi Başkanlığının web sitesinde de var. Şöyle:

“Adalet Bakanı Abdulhamit Gül; Ülke ziyareti kapsamında ülkemizde bulunan Avrupa Konseyi İnsan Hakları Komiseri Dunja Mijatović’i ve beraberindeki heyeti kabul etmiştir.

“Kabul sırasında Bakanlığımız İnsan Hakları Dairesi Başkan Vekili Selim Doğanay’ın yanı sıra Bakanlığımız ve Dışişleri Bakanlığı temsilcileri de hazır bulunmuştur.

“Görüşmede; insan hakları alanında son dönemde yaşanan gelişmeler, Avrupa Konseyi ve İnsan Hakları Komiserliği ile yakın işbirliği ve insan haklarına ilişkin uygulamada karşılaşılan sorunlar ele alınmıştır.”

Şimdi soralım:

“Sizinle görüşmek istiyoruz” diyen ortağımıza “ama biz sizinle görüşmek istemiyoruz” demek ne demek? Hangi çağdayız? 

İletişimin bu kadar yüksek ve hızlı olduğu bu çağda adeta sınır kapısı kapatmak da ne oluyor? 

Kuzey Kore’ye mi çevirmek istiyorsunuz Türkiye’yi!

Bu kararı kim aldı? Dışişleri Bakanlığı bu skandalın sonuçlarını bir bürokrata mı yıkacak. 

Ya da artık çoğu olayda olduğu gibi bu da yapanın yanına kâr mı kalacak?

AKP’li dostlarımıza bıkmadan usanmadan şunu soracağız:

Sizin desteklediğiniz AK Parti bu mudur? Bu muydu? 

Daha iyisini arama zamanınız gelmedi mi?

En azından daha az kötüsünün hangisi ya da hangileri olabileceğini düşünme zamanınız gelmedi mi?

İktidar siyasetini MHP ve Perinçek yörüngesinden ne zaman çıkaracaksınız.

“Dış düşman”lara tamam. İç zorluklara da tamam.

Ama hak ettiğimiz bu mudur ey muhafazakâr demokrat kılıklı dostlar?

Okunma Sayısı: 1725
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
  • S.topuz

    9.3.2024 21:15:07

    Bunun tek çaresi var. Ve takdire şayan Sayın KLIÇDAROĞLU'nun başlatmış olduğu ittifak çabaları daha ciddî ve daha geniş bir şekilde tekrar "TÜRKİYE DEMOKRATLARI İTTİFAKI" adıyla siyaset sahnesine çıkmalı ve hiç bir Partinin olmadığı, fakat istisnasız her Demokrat kesimi kucaklayacak bir Lider eşliğinde sahneye çıkmalı, acele! Göreceksiniz ki çok çabuk tekrar bol bol meyve vermeye başlayacaktır! Bu çok sıkıntılı ve çok zorlu geçiş dönemi ancak bu şekilde atlatılabilir! Başka çare mafî! Allah c.c yar ve yardımcımız olsun inşaallah, Amiiin.

  • Murat Cansız

    9.3.2024 16:06:00

    Kalemine yüreğine sağlık Ahmet hocam

  • Erhan

    9.3.2024 15:05:59

    İktidar ne Ergenekon ne balyozcular ne MHP ne de Perinçek kontrolünden asla çıkamayacaktır. bu ortaklığın hangi zamanda başladığı nasıl geliştiği nasıl sonuçlar ortaya çıkardığı bir çok aklı selim insan tarafından bilinmektedir. bundan dolayıdır ki ülkemizde bir çadır devleti görünümünde haktan hukuktan uzak, adliye salonlarını sadece iktidarın emir eri gibi kullanılmaktadır. geçmiş olsun Türkiyem 50 yıl sırtımızı düzeltemeyiz.

  • Asım Halim

    9.3.2024 01:21:20

    AB ciddi davranıp buraya 3 temsilci gönderse belki uçakları daha inmeden bazı şeyler değişmek zorunda kalır. Ekonomik olarak göbekten bağlıyız. İlişkiler çok derin.

  • Zeynep Taştekin

    9.3.2024 00:53:32

    Çevremde Ak Partiyi destekleyen birçok insan var. Bu insanların çoğunluğu durumdan memnun değil. Yapılan şeyleri onaylamıyorlar. Ama nereye gidelim diyorlar? Sahi nereye gitsin bu insanlar? Demokrat Parti bu şekilde bir butik partisi olmaktan çıkmadıkça bu insanların gidecek adresi yok. CHP'ye gitmesini bekleyemeyiz. İyi parti'nin Mhp'den bir farkı mı var? Dem zaten kendine menkul bir halde. Merkez sağ seçmen nereye gitsin? Tek adres var, Demokrat Parti. Bu haliyle değil ama. Demokrat Parti bir şekilde merkeze yaklaşmalı ve güçlü bir kadro kurmalı.

(*)

Namaz Vakitleri

  • İmsak

  • Güneş

  • Öğle

  • İkindi

  • Akşam

  • Yatsı