"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Doktor doktor Spano’m!

Ahmet BATTAL
06 Eylül 2020, Pazar
Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM) Başkanı Robert Spano Cuma günü İstanbul Üniversitesinden tartışmalı biçimde bir fahri doktora unvanı aldı.

Bazı muhalifler tören öncesinde bu unvanı reddetmesi gerektiğini yazıp söy- lediler. Biz üç gün önceki yazımızda, 1989’da aynı salonda “doktor” unvanı almış bir akademisyen olarak, “alıyorsan al, ama kürsünün hakkını ver, konuş öyle git” dedik. 

Biz dediğimiz için değil elbette. Ama öyle olması gerektiği için öyle yaptı. Konuştu. Hem de ne konuşma...

Anadolu Ajansının haberine göre Rektör Prof. Dr. Mahmut Ak bu unvan verme işi ile ilgili olarak törende şunları söylemiş:

“Uluslar arası gelişmeleri de yakından izleyen İstanbul Üniversitesi Senatosu, başarılı çalışmalarından dolayı AİHM Başkanı Sayın Spano’ya fahri doktora takdim etmeye karar vermiştir.”

Spano gerekçe konusunda Rektörle aynı görüşte değil. “Başarılı çalışmalarının” -ne demekse “uluslar arası geliş- meleri yakından izleyen(!)”- İstanbul Üniversitesince takdir edilip edilmemesini önemsememiş, dolaylı olarak ve nazikçe “ben doktora sahibi bir yüksek hâkimim, ülkemde hukuk fakültesi dekanlığı yapmış bir profesörüm, sizin beni takdir etmenize ihtiyacım yok, buna önem de vermem” demiş. 

Fahri doktora unvanını –protestolara rağmen- neden aldığı ile ilgili olarak, bunun “uzun zamandır süren bir protokol geleneği” olduğuna dikkati çekmiş ve  “Bu dâvet geri çevrilmez, gelenek böyledir. Ama bu, bizim mahkememizin tarafsız olmasına halel getiren bir uygulama olarak karşımıza çıkmaz. Bu prestijli ödülü onurla kabul ediyorum. Bu üniversitenin tarihini bilen biri olarak kabul ediyorum. Bunu akademik özgürlük adına kabul etmek istiyorum. Kamuoyu önünde açıkça ifade etmek istiyorum, demokratik ilkelerin altının çizilmesi için almak istiyorum. Bu ayrıcalıklı ödülü şu anda sizlerden, demokrasinin korunması, hukukun üstün görülmesi adına kabul ediyorum.” (Not: “Ödül” kelimesi bize değil Anadolu Ajansına aittir.) 

Yani demek istemiş ki “mesele bana fahrî doktora diploması vermeniz değil, mesele demokrasiyi korumanız, ben bu diplomayı usûlen alırım, ama rüşvet diye almam, asıl işimde ise sizin yapmanız gerekeni yapıp yapmadığınıza bakarım”.

Nitekim Spano konuşmasında şunları söylemiş: 

“İnsan haklarına, ifade özgürlüğüne, beğenseniz de beğenmeseniz de herkesin sahip olması gerekir. Etkili bir hu- kuksal gözden geçirme gerekir. …bizim demokrasimizde akademik dünya temel bir rol oynamaktadır. Her demokrasi için bu böyle. Herhangi bir tartışma olmadan demokratik süreçler tam uygulanamaz. Her insan eleştirme hakkına sahiptir. Eleştirel düşünce ortaya konmuyorsa toplum kendini eleştiremez.” (AA haber metninde “eleştiremez” olan kelime de herhalde “geliştiremez” olacaktı.)

Hep yazıyoruz: Üniversiteler toplumsal muhalefetin merkezleridir. Öyle olmalı ve öyle kalmalıdır. 

Peki bizde nasıl?

Sorunun cevabını törende dinleyiciler arasında bulunan “Yeni YÖK” başkanı Sayın Yekta Saraç ve İstanbul Başsavcısı Sayın İrfan Fidan iyi bileceklerdir. Tereddütleri varsa uzmanına, meselâ aka- demik özgürlüğün hayat kitabını yazmakta olan TÜBA üyesi ve zoraki emekli Anayasa Hukuku profesörü Dr. Mustafa Erdoğan’a sorsunlar…

Okunma Sayısı: 2327
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
    (*)

    Namaz Vakitleri

    • İmsak

    • Güneş

    • Öğle

    • İkindi

    • Akşam

    • Yatsı