"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Yanlış vekil ya da doğru önder olmak

Ahmet BATTAL
17 Mart 2015, Salı
Milletvekili aday adaylarının ortaya çıktığı günleri yaşıyoruz.

Önemli bir işe talip oluyorlar. “Milletin vekili” olmaya çalışıyorlar. Saygı duyarız. Saygı duymalıyız. 

Ama daha önemlisi ilkeli davranmalarını istemeli ve beklemeliyiz. Hatta istemek yetmez, yönlendirmeli ve zorlamalıyız. 

Zira milletvekilleri Milletin Meclisini oluşturacaklar ve kendi içlerinden, devlet etme yetkisine sahip bir hükümeti çıkaracaklar. 

Yani milletvekili olmak, millet adına “ehl-i hal’ ve akd” olmak demek.  

Yani milletle devlet arasında “akdedici ve hal’ edici” olmak demek.

Yani devletin dünyevî işlerini ifade eden saltanatı ile ve uhrevî işlerini ifade eden hilafeti ile millet adına akitleşme yetkisine sahip olmak demek.  

Devlet yetkisi kullanan bu kişiler milletvekillerine karşı mesuliyet altındalar. 

Milletvekilleri de millete karşı sorumlu. 

Akitleşme yetkisi biatı içerir ve aynı zamanda vazifeden azletme yani biattan vazgeçme yetkisini de kapsar. 

O halde öyle kişiler milletvekili olmalı ki, milleti hakkıyla temsil etsin. 

Milleti temsilen hareket yetkisi sebebiyle gerekirse devletin en başındaki kişiyi bile vazifeden azledebileceğini bilsin. 

Ama görüyoruz ki pek öyle olmuyor. 

Birincisi, vekil adaylarının çoğu, millet adına sahip olacağı yetkinin farkında değil. 

Bu kafadakiler, zaten “milletin vekili olmaya” değil “liderin kurşun askeri” olmaya ahdetmiş. 

İkincisi, milletvekili olmak isteyenler “vekil olayım da hangi partiden ve nasıl olursa olsun” diyor. 

İlke-prensip rafa kalkmış. Dün söylediklerini bu gün unutuyorlar. Dün yan bakıp tükürdüklerini bu gün yalayıp yutuyorlar. 

Hele, bilhassa “demokrasi adına bir muhalefet geliştireceğiz” diye ortaya çıkanların durumu, vahim. 

Kanaat önderi olarak toplumun içinde kalmak ve doğru şeyleri doğru kişilerle birlikte söyleyerek etkili olmak mümkün ve gerekli iken…

Maalesef çoğu, yanlış adamların yanında duruyorlar. Çoğu, yanlış ittifakların içine giriyorlar.

Hatanın sebebi belli: Yanlış şeyi arıyorlar. Zira ille de milletvekili olmak istemek yanlış.

Kendi siyasi fikrinin namusuna zıt olarak vekil olmaya çalışacağına ve dolayısıyla millete yanlış yapacağına… 

Milletin arasında kalıp doğruya önder olmak ve doğrusunu yapmak daha iyi değil mi?

Okunma Sayısı: 1770
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
  • Ümral DUMAN

    17.3.2015 18:35:17

    Milletvekilliği bir menfaat kapısı olarak değil, millete hizmet makamı olarak görülmeli. Oysa bu gün tam tersi..!

  • Bilal Bozkurt

    17.3.2015 16:07:35

    Sadate ağabey çok güzel ve yerinde tespitler .

(*)

Namaz Vakitleri

  • İmsak

  • Güneş

  • Öğle

  • İkindi

  • Akşam

  • Yatsı