"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Bediüzzaman hata yapmış mı?

Ali FERŞADOĞLU
20 Kasım 2014, Perşembe
Zaman zaman, “ehl-i dünyanın hafiye (ajan) ve propagandacıları”; hamiyetli, gayretli insanları, bihassa gençleri Risale-i Nur’dan, Bediüzzaman’dan uzaklaştırmak için dessasane bir oyun sergiler:

“Evliyalar da hata yapar. Çünkü, insan hata yapar. Bediüzzaman da bir insandır. !” Böylece zihinleri iğdiş ederek, insanları iman ve Kur’ân hakikatlerinden uzaklaştırmaya; Risale-i Nur’u okuma yolunu kapatmaya çabalıyorlar! 
Vereceğimiz ilk cevap şudur: Peygamberler müstesna herkes hata yapar. Zira peygamberlerin bir sıfatı da “ismet”tir. Bu, günah işlemez, hata yapmaz anlamındadır. Onlar masumdurlar, günahsızdırlar. Zira, peygamberlik çalışmayla elde edilebilecek bir makam değildir; Allah’ın (celle Celaluhunun) elçi olarak seçtiği kişilerdir.
Hakikat böyle olduğu halde, Hz. Yusuf (as), “Ben nefsimi temize çıkarmam. Çünkü nefis kötülüğü emredicidir.”1 demiştir.
Söyleyeceğimiz ikinci husus şudur: Evet, Bediüzzaman da insandır, hata yapar, yapmıştır… Bu, Allah’a (Celle Celalühu) ve Rasulullah’a (asm) karşıdır. Yoksa, imanı, Kur’ân’ı, Sünnet-i Seniyye’yi anlamada, yaşamada, anlatmada, tebliğinde hata yapmamıştır. 
Meseleye bu çerçevede baktığımızda, hükmümüzü şöyle koyabiliriz: Bediüzzaman’ın da hata yapması mümkündür, ama vaki değildir!
Bu ne demektir?
Kendimiz için düşünelim: Birçok büyük günahları, büyük hataları işlememiz mümkündür, ama, vaki değildir! Meselâ, cinayet işlememiz mümkündür, ama, vaki  olmadığı için mahkûm olmayız. Hırsızlık yapmamız mümkündür, ama, yapmadık! Zina etmemiz mümkündür, ama etmedik! Kumar oynayabilir, içki içebiliriz, bu mümkündür, ama oynamadık, içmedik.
Evet, bu ve benzeri hataları işlememiz mümkündür, ama, vaki değildir!
Bediüzzaman da hata işlemesi mümkündür, ama vaki değildir. Vakidir diyen müddei, iddiasını ispat etmelidir. Yerini göstermelidir.
Zira, Bediüzzaman, “Beni mihenge (Kur’ân ve Sünnet-i Seniyyeye) vurun” diyerek bu yolu açmıştır.
Hata yaptığını söyleyen, nerede, hangi hatayı yaptığını göstermeli,ispat etmelidir. Aksa halde, ya cahil, ya kıskanç veya dessas bir müfteridir. Bediüzzaman da evliyalık ve kutupluk meselelerini, seyr ü sülük’ü 33 mertebede (tarikat ve tasavvuf on sekiz mertebede ele alır) kerameti, ehl-i kerametin vartalarını, tasavvufu en yüksek derecede izah ve ispat eden en yüksek mertebede bir velidir. Zira, Bediüzzaman’ın özel hayatı da göz önünde, tarassut altındadır. En meşrû (evlenmek dahil) zevklerini dahi terk etmiştir. İbadetinde, zikrinde, tececcüd namazında, sabahlara kadar duasında, cihad-ı maneviyesindedir.
En zor şartlarda, hepislerde, harp meydanlarında, güllelerin altında bile iman Kur’ân’ı tefsir etmiştir. Hakikatleri, idamı pahasına, en zalim ve cebbar kumandanların yüzüne karşı haykırmıştır.

Dipnot: 1- Yusuf Sûresi, 12:53.

Okunma Sayısı: 3668
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
  • cihad

    20.11.2014 12:11:32

    S.aleykum üstad hata yapmişmı başlikli bugun ki yazınızı okudum öncelikle teoriksel olarak konuyu çok güzel izah etmişsiniz günahın varliği ve onun vaki olması ayrımini gayet iyi ifade etmişsiniz ama benim bu konuda üstaddan aktarmak istediğim birşeyler var mesela kendisi bir yerde sabah namazina kalkamamakla hata yaptiğını söyler ayrıca abdulhamitle ilgili hatalarinida yine kendisi söyler mesela:"daha sonra gelecek olan istibdadi abdulhamidin istibdadi zannettik" mealindeki yanilgisi ve yine "kırk yil sonra gelecek olan nuru şimdi olacak zannettik" gibi tespitten kaynaklanan hataları mevcuttur.En azından yazınizda bunları belirtmenizi rica ediyorum. Muhammed Cihad Öztürkçü//Van

  • ali yeşilkaya

    20.11.2014 09:30:31

    'o,muhafaza edilen saiddir' bu hadis-i şerifte murad edilen manalardan birisi belki de en birincisi üstadın hatadan muhafaza edilmiş olmasıdır. hayatının ve vücudunun korunmasından daha ehemmiyetlidir. hizmetinde ve eserlerinde,hatadan,hafiz-i hakikinin hususi inayetiyle muhafaza edildiğine delil yazınızdaki meydan okumadır. ahirzaman müceddidine;sahip olduğu makamın ve üstlendiği vazifenin yüksekliğine münasip bir muhafazadır bu. zamanın da tefsir edip ispat ettiği bu hafiziyet tecellilerine rağmen sadakatte kusur etmekse,daireye ve şahsımıza azim zararlar vermesi kesin olan bir nasipsizliktir. ne mutlu mehdinin yuvarladığı camid taş olmayı kabul edebilenlere.

(*)

Namaz Vakitleri

  • İmsak

  • Güneş

  • Öğle

  • İkindi

  • Akşam

  • Yatsı