"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Din var oldukça cemaatler de yok edilemez!

Ali FERŞADOĞLU
25 Eylül 2018, Salı
Cemaat, “Bir mezhebe tabi bir heyet teşkil eden halk; aralarındaki münasebetleri din, örf ve adetlere göre tanzim eden insanlar topluluğu” şeklinde tanımlanır.

Cemaat, Arapça “topluluk” demektir. İslam’da, ibadet etmek için bir araya gelen grup anlamında da kullanılır.

“Topluluk/grup” anlamında olan cemaat; aynı düşünce, aynı duygu, aynı hedef, aynı görüş ve idealleri paylaşan fertlerin bir araya gelerek oluşturdukları içtimai/sosyal birlikteliktir.

Bugün; ferdiyetçilik (bireysellik) öne çıkmış ise de; grup/cemaat/cemiyetçilik daha geçerlidir. Çünkü, zaman cemaat (ekip) zamanıdır.

Ekip, şirket (çok ortaklılık), hattâ holdingleşme bunun göstergeleridir. Maddi işleri ortaklaşa yürütüp olağanüstü kolaylık ve verim sağlamıyor muyuz?

Bediüzzaman’a göre cemaat: “Zaman, cemaat zamanıdır, cemaatte olan kuvvet, fertte yoktur”1

“Fert dahi de olsa, cemaatin şahs-ı manevisini karşı sivrisinek kadar kalır.”2 

 Şahıs ne kadar güçlü ve dâhi de olsa şahs-ı maneviye karşı mağlup düşebilir.”3  demesinin sırlarından birisi budur...

Aynı meşrep, fikir ve aynı hizmet tarzı ve üslubunu benimseyenler topluluğu da denilir. Cemaat,

Benzer fikir yapısına sahip olanlardan bir araya gelen…

Problem çözümü için projeler üreten…

Kâr gayesi gütmeden, gönüllük esasına göre Allah rızası için çalışan bir kimliğe sahip olan teşekküllerdir.

Bu gerçeklere göre cemaatleri ortadan kaldırmak imkânsızdır. Zira, beşer dinsiz yaşamaz. Bütün dinlere, maneviyata, kutsal değerrlere savaş açan “komünizm/sekülarizm”, Deccçalizm/Süfyanizm, sistem olarak eski SSCB dini ve cemaatleri ortadan kaldıramamış; kendisini yıkmıştır.

Türkeye Cumhuriyeti’nde de jakoben laikler, bütün güçleriyle çalıştıkları halde dini ve cemaatleri yok edememişler. Çünkü, dini ortadan kaldırmak mümkün olmadığına göre, ceaatleri de yok etmek imkansızdır. Buna teşebbüs edenler, fıtrat kanunlarına aykırı hareket ederler. Başarılı olamazlar. Yalnızca zulüm ve günahlarıyla başbaşa kalırlar. Ve tarih boyu lanetlenirler.

Cemaatin devlet kurmak, devleti ele geçirmek, iktidr olmak, kadrolaşmak, devlete sızmak gibi bir vazifesi yoktur. Cemaatler de bu şuur ile hareket etmeleri gerekmektedir.

Devlet cemaatlerin, cemaatler de devletin işlerine karışmamalıdır. 

Cemaat, dinin ve toplumun tabii bir sonucu, olmazsa olmaz gerçeklerindendir. İnkar etmek, sindirmek ve yok etmek yerine, ilmi, psiko-sosyolojik temelllerine oturtarak, hürriyet/demokrasi çerevesinde sağlıklı çalışmalar yapmalarını sağlamaktır.

Fert, aile ve toplumun barış, huzur ve mutluluğu buna bağlıdır.

Dipnotlar:

1- İşaratü’l-İ’caz, s. 162. 

2-Bediüzzaman, Sünühat, s. 52

3-Bediüzzaman, Emirdağ Lahikası, s. 120.

 

Okunma Sayısı: 1699
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
  • cenk

    27.9.2018 12:53:32

    Fertler ne kadar dahide olsa mağlup oluyor ahir zamanda. Oysaki cemaatin oluşturduğu şahsı manevi Rabbimizin izin ve inayetiyle mağlup olmuyor. Rabbim cemaatten ayırmasın bizleri inşaALLAH!...

(*)

Namaz Vakitleri

  • İmsak

  • Güneş

  • Öğle

  • İkindi

  • Akşam

  • Yatsı