"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Dünya barışını sağlayacak milliyet formülü

Ali FERŞADOĞLU
29 Nisan 2019, Pazartesi
Başta ferd, aile, toplum, hatta insanlığın psiko-sosyal hastalıklarını teşhis ile tedavi; problemlerini çözen; insanlığı kucaklayıp barışa götürecek Asr-ı Saadet milliyet anlayışını günümüze taşıyan deryalar gibi kesbi ve sınırlarını tayin edemeyeceğimiz vehbi ilme de mazhariyeti bütün âlimlerin ittifakıyla sabit olan Bediüzzaman Said Nursî’dir.

O, insanlığın sosyolojik yapı ve devirlerini, devrelerini gayet isabetli bir tasnife tabi tuttuğu gibi, günümüz toplumsal meseleleri vuzuha kavuşturmuş, problemleri de çözmüş, hastalıkları teşhis etmiş ve tedavi yollarını göstermiş derin bir sosyal karihaya sahiptir.

Onun, Kur’ân ve Sünnet-i Seniyye’den sunduğu kitleler, insanlar arasındaki “dinî, vatanî ve sınıfî bağlar” modelini anlayıp uygulayabilirsek, anarşi, terör, anayasa meselesi, eğitim vesair problemlerimizi de halledebiliriz. Kalkınma, teknoloji ve refahın kaynağı olan hak ve hürriyetleri kemaliyle işletir, demokrasiyi ihya edip dünya barışına katkı sağlayabiliriz.

Bugün insanlık, millî sınır ve para birimlerini kaldırmaya gittiği gibi, asabiyet ve kabile anlayışı ırkçılık sınırlarını kaldırıp dayanışmaya, yardımlaşmaya gidiyor.

Bediüzzaman’ın 100 yıl önceki Ermenilerle ilgili yaptığı tesbitler de ilginçtir. İttihad ve Terakki’ciler eğer onu dinleseydi, Ermeni meselesi de başımıza belâ olmazdı, Kemalist Kürtçülük de onun mahsulü PKK ve sair terörler de…

19 ve 20. asırları çalkalayan, insanlığın en büyük meselelerinden birisi olan ırkçılık, etnik köken, asabiyet damarı; Batının da korkulu rüyasıdır. Bu, çözüm için nazarları İslâm âlemi ve bilhassa Türkiye’ye çevirmiştir.   Bunun çarpıcı örneklerinden birisi; Batı’nın tanınmış simâlarından, Fransa’nın eski Cumhurbaşkanı sosyalist Mitterand’ın yakınında bulunan, solcu düşünür Bernard Kouchner’ın 2000’li yıllarda yaptığı şu çağrıdır:

Batıyı da içine düştüğü “ırkçılık illetinden” kurtaracak olan yine İslâmın hakikatlarıdır. Bu sadece bizim değil, onların da itiraf, tesbit ve teşhisleriyle sabittir.

ABD Başkanı Bill Clinton, Ocak 2000’de, Müslüman toplulukların liderleriyle yaptığı bayram kutlaması toplantısında, Kur’ân’ın kendisini en etkileyen yönünün Hucurât Sûresi’nin 13. âyetinde belirtildiği gibi, farklı yaratılışların, tanışma ve yardımlaşmak için olduğunun dikkate verilmesidir.

Avrupa Konseyi bünyesinde kurulan Irkçılıkla Mücadele Komisyonu eski Başkanı Frank Orton, “Avrupa’da giderek artan ırkçılığın sebeplerinden birisi de İslâm dini hakkındaki eksik bilgidir” demiş.

Batıyı geçiniz, eğer İslâmiyet, Türkiye’de gereği gibi bilinse, öğrenilse ve tatbik edilseydi, bugün ne ırkçılığa dayalı terör, ne de başka bir hastalık çıkardı.

Bediüzzaman milliyetin mahiyeti ortaya koyarak, menfi milliyetin tahribatlarını önlemiştir. Bugün yapmamız gereken onun fikirlerini, ilmî, fikrî platformlarda, sosyal faaliyetler, kitle iletişim vasıtalarıyla fert, aile ve topluma anlatılmasıdır.

Özellikle İlahiyatçıların, Bediüzzaman Said Nursî’nin eserlerini okumaya, anlamaya, anlatmaya dâvet ediyoruz.

Okunma Sayısı: 1258
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
    (*)

    Namaz Vakitleri

    • İmsak

    • Güneş

    • Öğle

    • İkindi

    • Akşam

    • Yatsı