"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Siyasî meslek ve meşrep tartışmaları!

Ali FERŞADOĞLU
27 Şubat 2015, Cuma
Risale-i Nur’un içtimaî, siyasî meslek ve meşrebiyle ilgili müzakerelerde bulunan bir grup kardeşimiz şu suali sordu:

“Üstadımız; ‘Medâr-ı nizâ bir mesele varsa meşveret ediniz. Çok sıkı tutmayınız; herkes bir meşrepte olmaz. Müsamahayla birbirine bakmak şimdi elzemdir.’1 diyor. Risale-i Nur’un bilhassa içtimaî, siyasî mesleğine aykırı hareket eden bazı kardeş ve ağabeylerimiz bunu kendilerine referans alarak ‘Biz siyasî noktada farklı düşünüyoruz, bu bizim meşrebimizdir, çok sıkı tutmamak gerekir…’ diyorlar. Bu değerlendirme bize çarpıtma gibi geliyor. Siz ne dersiniz?”

Evet, onlar “meslek ve meşrebi” ya bilmiyor karıştırıyor; veya kasten çarpıtıyor. Dikkat edilirse, Üstad’ın kullandığı anahtar kelime, “meşreptir”, meslek değildir. “Herkes bir meslekte olmaz” demiyor, “Herkes bir meşrepte olmaz” diyor. Meslek başka, meşrep başkadır. Meslek ve meşrebin ne olduğunu örnekleriyle bir sonraki yazımızda ele alacağız.

Meşrep farklılığı; dâvâ, ekolün metodu ve prensiplerine ters düşmeyi gerektirmez; meslek farklılığı gerektir. Yani meşrepten düşen mesleğe düşer, meslekten düşen ise, başka kulvarlara gider.

Bu vesileyle cevaplandırmamız gereken suallerden bazıları şöyledir:

Meslek nedir, meşrep nedir? Meslek farklılığı, niçin ayrılığı gerektirirken; meşrep farklılığı gerektirmiyor? Risale-i Nur meslek ve meşrebinin ana umdeleri nelerdir? Nur daireleri ve “zıt bir mesleğe girmek!” ne demektir? Zıt bir mesleğe girmenin göstergeleri nelerdir? “Aklını Risale-i Nur meslek ve meşrebine karıştırmamak!” nasıl olur? Meslek ve meşrepte değişim mi, gelişim ve yenileme mi? Hakikat mesleği nedir? Hakikate nasıl varılır? Risale-i Nur diğer meslekleri de nasıl ihtiva eder?

Risale-i Nur hareketinin yönetim biçimi istişare, neden meslek ve meşrebin temelidir? Risale-i Nur’un meslek ve meşrebinde Ahrar/hürriyetçiler, yani, Demokratları desteklemek neden meslek ve meşrebin gereğidir?  

Özellikle siyaset atmosferinin havasının ısınacağı, “infirâdî ve şahsî” düşüncelerin, nefsî yaklaşımların gündeme hararetle taşınacağı önümüzdeki günlerde bu suallerin cevaplarını Risale-i Nur’dan almak, hem ferd, hem aile, hem de toplumumuz için önemlidir.

Dipnot: 1- Bediüzzaman Said Nursî, Kastamonu Lâhikası, Yeni Asya Neşriyat, İstanbul, 1999, s. 181.

Okunma Sayısı: 2311
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
  • Şevket PAKSOY

    27.2.2015 18:54:57

    Ali Ağabey, yüreğinize kaleminize sağlık. Gerçekten Nur mesleği itibatiyle çok önemli bir konuda tam manası ile istikameti gösteriyorsunuz... Siyasi ve içtimai mesaildeki farklılıklara müsamaha göztermek Üstad'ın siyasi sahadaki hizmetlerinde onun çizgisi dışına çıkıp bu cadde-i kübra-i Kuraniye'de en temel 3 meseleden birinde(iman,hayat,şeriat) Üstadın izinden ayrılmaktır... Selam ve Dua ile....

  • rebi

    27.2.2015 15:08:01

    bu gün risalei nur camiasında olupda siyasi ve toplumsal yaklaşımları farklı olan bazı gurup ve kişilerin üstadın tabiri ile meşrep farkı değil meslek farkına düştüklerini hali ile risalei nur ekseninde olamayacklarını ima ettiğinizi anlıyorum. %99 u imani meseleler olan risale nur penceresi ile hayata bakan birisinin geriye kalan detaydaki farklılığı nasıl risale ekseninden dolayısı ile imani meselelere bakış açısını risalelerden uzaklaştırabilirmi ki meslek farklılığı olsun.yoksa meslek ile meşrebi bizmi yanlış anlıyoruz?

  • rebi

    27.2.2015 14:55:56

    o zaman şöyle soralım sizler hürriyetçi ve demokratlar dan ne anlıyorsunuz. sizin yaklaşımla birilerinin veya bir gurubun hürriyetçi veya demokrat olabilmesi için üstadın zamanında bu mihvalde gördüğü gurup veya kişilerle bir organik veya gönül bağımı oması gerekiyor. olmayanların hürriyetçi veya demokrat olma şansı yokmu? üstadın zamnında demokrat olanların devamı niteliğinde olanların bugün antidemokrat olma ihtimalleri yokmu?demokratlık veya hürriyetcilik vasfı miras yolu ile alınan veya geçen bir vasıfmıdır? ki öyle bir algı bırakıyorsunuz...cidden bilmek için soruyorum sayın yazar.

(*)

Namaz Vakitleri

  • İmsak

  • Güneş

  • Öğle

  • İkindi

  • Akşam

  • Yatsı